İstanbul’un Fatih ilçesindeki tarihi Sultanahmet semtinde, geçmişin büyüsünü ve lüks konaklama deneyimiyle buluşturan bir otel var: Four Seasons Sultanahmet. Sultanahmet Camii ve Ayasofya Camii gibi simge yapılarla çevrelenen işletme, kentin tam göbeğinde, misafirlerine eşsiz bir konaklama deneyimi vadediyor. Otele ev sahipliği yapan bina, 1918 yılında Mimar Kemaleddin Bey tarafından tasarlanmış. Geçmişte hapishane olarak kullanılıyormuş, günümüzde ise lüks ve şık bir otele dönüştürülmüş durumda.
Türk neoklasik mimarisinin en etkileyici örneklerinden biri olarak görülen yapı; sivri kemerler, çiniler, kubbeler ve kuleler gibi özgün mimari detaylarla bezenmiş durumda. Geçmişin izlerini taşıyor ama aynı zamanda modern dokunuşlarla da donatılmış. Otelin bahçesi de adeta bir huzur kaynağı. Görkemli ağaçlar ve çiçeklerle bezeli olan bahçede oturup kuş sesleri eşliğinde kahvenizi yudumlarken, şehir hayatının karmaşasından bir süreliğine de olsa uzaklaşabilirsiniz. Ayrıca, otelin sunduğu yerel rehberler aracılığıyla Kapalıçarşı ve Mısır Çarşısı gibi turistik mekanları keşfedebilirsiniz.
Geçmişte Sultanahmet Cezaevi olarak adlandırılan yapı, kare planlı ve avlulu şekilde tasarlanmış. Binanın dış cephesindeki çiniler, dönemin ünlü çini ustası Kütahyalı Hafız Mehmed Emin’in imzasını taşıyor. Tarihi yansıtan bu tip detaylara zarar vermeden, binanın 5 yıldızlı bir otele dönüştürülebilmesi şaşırtıcı. Otelde konaklama birimleri misafir odaları ve süitler olmak üzere iki kategoriye ayrılıyor. Süitlerde yatak ve oturma odaları ayrı bölümlere sahip. Ayrıca, tesis içinde Kurna isimli bir spa merkezi de mevcut. Hamam, sauna, fitness merkezi ve masaj odası gibi bölümlere ev sahipliği yapan spa merkezinde hem ruhen hem de bedenen dinlenebilir, alanında uzman terapistlerden masaj ve bakım hizmetleri alabilirsiniz. Fitness merkezi 7/24, kalan bölümler ise haftanın her günü 09:00-21:00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.