İstanbul’un kalbinin attığı yerlerden biri olan Taksim, hareketli atmosferi ve enerjisiyle her daim keşfe değer bir destinasyon. Kentin açık ara en turistik duraklarından biri olmasının yanı sıra, zengin tarihi mirası ve kültür sanat aktiviteleriyle de cazibe merkezi olmayı sürdürüyor. Taksim Meydanı’ndan başlayarak İstiklal Caddesi’ne uzanan bu canlı bölgeyi, her adımda farklı bir hikaye fısıldayan tarihi yapıları ve birbirinden ilgi çekici müzeleri keşfetmek istiyorsanız, aşağıdaki öneriler tam size göre. Sanat, kültür, alışveriş ve eğlencenin kesiştiği Taksim’de gezilecek yerleri keşfetmek için, okumaya devam etmeniz yeterli.
1. Taksim Meydanı
Günümüzde İstanbul’un en sembolik duraklarından biri haline gelen Taksim Meydanı’nın bulunduğu bölgeye, Osmanlı döneminde İstanbul’un civarındaki semtlere su dağıtmak için bir maksem inşa edilmiş. Maksemde depolanan suyun civar semtlere dağıtılması...
İstanbul’a yolu düşen neredeyse tüm turistlerin en az bir kez ziyaret ettiği Taksim Meydanı, kentin en sembolik duraklarından biri. 1928 yılında İtalyan heykeltıraş Pietro Canonica imzasıyla inşa edilmiş Taksim Cumhuriyet Anıtı’nın hemen arkasında uzanan tarihi meydan, Beyoğlu’nda alışveriş, eğlence, kültür ve sosyallik başlıklarında bir merkez olarak kabul ediliyor. Meydanın çevresinde yüzlerce farklı mağaza, eğlence merkezi, kafe, restoran, dükkan ve sanat atölyesi de sıralanıyor.
2. Taksim Maksemi (İBB Cumhuriyet Müzesi)
İstanbul’un simge yapılarından biri olarak görülen Taksim Maksemi, hem tarihi hem de kültürel önem taşıyan, kıymetli bir eser. 1732 ile 1733 yılları arasında, Sultan I. Mahmut’un emriyle inşa edilmiş. Taksim...
I. Mahmut’un emriyle 1732-1733 yılları arasında inşa edilmiş olan Taksim Maksemi, meydana ismini veren yapı. Şehrin su ihtiyacını karşılayan Taksim Suyu Tesisleri’nin bir parçası ve Taksim Su Deposu’nun önüne inşa edilmiş. İki katlı tarihi yapı, 2024 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilerek İBB Cumhuriyet Müzesi’ne dönüştürüldü. İçinde hem Atatürk’ün kişisel eşyaları hem de Cumhuriyet’in ilk yıllarına ait belgeler ve objeler sergileniyor. Pazartesi hariç tüm günlerde 10:00-21:00 saatleri arasında ziyarete açık. Girişler ücretli.
3. Beyoğlu Aya Triada Kilisesi
İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde ve Taksim Meydanı’na çok yakın bir konumda bulunan Aya Triada Kilisesi, hem mimari hem de tarihi ve dini açıdan önem taşıyan bir Rum Ortodoks mabedi. 19. yüzyılın...
Taksim Meydanı’nın çok yakınlarında bulunan Aya Triada Kilisesi, 19. yüzyılın sonlarında dönemin Rum Ortodoks cemaati tarafından yaptırılmış. Aslında burada geçmişte Aya Yorgi’ye adanmış bir kilise varmış ama yetersiz kaldığı için yerine daha büyük ve ihtişamlı bir kilisenin inşa edilmesine karar verilmiş. Temelleri 13 Ağustos 1876’da atılan yapı, Haç Yortusu’nun olduğu 14 Eylül 1880 tarihinde tamamlanarak ibadete açılmış. Bizans mimarisinin ve gotik üslubun izlerini yansıtıyor. Kentin en büyük Rum Ortodoks kiliselerinden biri olma unvanına sahip ve hem ibadete hem de ziyarete açık.
4. Taksim Gezi Parkı
İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde ve Taksim Meydanı’nın kuzeydoğusunda yer alan Gezi Parkı, kentin en ünlü ve simgeleşmiş yeşil alanlarından biri. 1806 yılında Halil Paşa Topçu Kışlası'nın inşa edildiği bu alan, tarih...
Taksim Meydanı’nın kuzeydoğu tarafında kalan Gezi Parkı, ülkemizin yakın tarihine hakim olan herkesin ismini duyduğu bir alan. 1806 yılında Halil Paşa Topçu Kışlası’nın inşa edildiği alan, 19. yüzyılda Pangaltı Ermeni Mezarlığı olarak kullanılmış. 20. yüzyılda ise buraya hem kamusal hem de askeri yapılar inşa edilmeye başlanmış. 1940’lara gelindiğinde, dönemin İstanbul Valisi Lütfi Kırdar bu yapıları yıktırarak kente büyük bir yeşil alan kazandırmış, ki Gezi Parkı, İstanbul’a Cumhuriyet döneminde inşa edilmiş ilk park olma özelliğini taşıyor.
Yıllarca kent sakinleri tarafından bir dinlenme ve mesire alanı olarak kullanılan Gezi Parkı’nın yüzölçümü, bölgeye inşa edilen oteller ve yapılan çevre düzenlemeleri sebebiyle gitgide küçülmüş. Parka AVM ya da rezidans olarak kullanılmak üzere Topçu Kışlası’nın yeniden inşa edilmesinin planlanması sonucunda, 2013 yılında başlayan toplumsal direnişten zaten haberdarsınızdır. Tarihe Taksim Gezi Parkı Olayları olarak geçen bu toplumsal hareket, kısa sürede tüm ülkeye yayıldı. Bu sebeple de 2013 yılından beri Gezi Parkı, yalnızca bir park değil, aynı zamanda sivil direnişin ve kamusal alanların korunmasının sembolü olarak da görülüyor.
5. İstiklal Caddesi
Ülkemizin en ünlü caddelerinden biri olan İstiklal Caddesi, İstanbul’un Beyoğlu ilçesinin vazgeçilmez sembollerinden biri. Tünel Meydanı ile Taksim Meydanı’nı birbirine bağlayan caddenin uzunluğu 1,4 kilometreye ulaşıyor. Caddenin orta noktası, Galatasaray...
Taksim dendiğinde akla gelen ilk duraklardan biri de elbette İstiklal Caddesi. 1,4 kilometre uzunluğundaki tarihi cadde, Taksim Meydanı’ndan başlayıp Tünel’e kadar uzanıyor. 50. Yıl Anıtı’nın da üzerinde bulunduğu cadde, toplam 9 farklı mahallenin sınırları içinde. Tarihçesi Bizans hükümdarlığının son dönemine kadar uzanıyor. Her ne kadar eski atmosferini kaybetmiş olsa da, İstiklal’de hâlen keşfetmeye değer birçok önemli yapı ve durak var. Bazılarını hemen aşağıda sıralıyoruz.
6. Çiçek Pasajı
İstanbul’un buram buram tarih kokan Beyoğlu ilçesinin simgelerinden biri, Çiçek Pasajı. Hem köklü tarihçesi hem de nostaljik atmosferiyle ziyaretçilerini büyülemeye devam eden tarihi pasaj, İstiklal Caddesi üzerinde yer alıyor. Çiçek...
İstiklal Caddesi’nin en turistik noktalarından biri olan Çiçek Pasajı, 1870 yılında yaşanan Beyoğlu yangında yerle bir olan Naum Tiyatrosu’nun yerine, Hristaki Zografos Efendi tarafından inşa edilmiş bir yapı. Aslında ilk olarak Hristaki Pasajı ismiyle anılıyormuş ama 1940’larda hem Beyoğlu’na hem de pasajın içine çok sayıda çiçek dükkanı açılmasıyla bugünkü ismine geçiş yapmış. 1950’li yıllarda Beyoğlu’nun sanat camiası tarafından yoğun ilgi görmeye başlayan tarihi pasaj, 1998’de kapsamlı bir restorasyondan geçirilerek eski parlak günlerine dönmüş. Bugün de pasajın içinde restoran, kafe, dükkan ve mağazalar bulunuyor. Nostaljik atmosferiyle Çiçek Pasajı, sizi zamanda bir yolculuğa çıkmaya davet ediyor.
7. St. Antuan Kilisesi
Sent Antuan Bazilikası ve Aziz Antuan Kilisesi isimleriyle de bilinen St. Antuan Kilisesi, İstanbul’un göbeğinde, İstiklal Caddesi’nin kalbinde bulunuyor. Kentin en görkemli ve önemli Katolik kiliselerinden biri olan bu tarihi...
İstiklal’in kalbinde yükselen St. Antuan Kilisesi, nam-ı diğer Aziz Antuan Kilisesi, 1906-1911 yılları arasında inşa edilmiş bir Katolik kilisesi. 1912 yılında, Aziz Antuan’ın naaşının Padova Bazilikası’na taşındığı tarihin yıl dönümü olan 15 Şubat’ta ibadete açılmış. Bazilika unvanını 1932 yılında Papa XI. Pius’un onayıyla kazanan yapı, Gotik Revival tarzının ihtişamlı bir örneğini oluşturuyor. Kırmızı tuğlalarla örülmüş dış cephesi, vitray pencereleri, göz alıcı mozaikleri ve ustalıklı işçiliğin örneği freskleriyle Katolik sanatına ilgi duyanları büyüleyebilecek nitelikte.
8. Hüseyin Ağa Camii
İstanbul’un en turistik duraklarından biri olan İstiklal Caddesi’nin hareketli atmosferi içinde gizlenmiş Hüseyin Ağa Camii, Beyoğlu’nun en dikkat çekici tarihi yapılarından biri. 1596 yılında Galata Sarayı ağalarından Hüseyin Ağa tarafından...
Galata Sarayı ağalarından olan Hüseyin Ağa’nın emriyle 1596 yılında inşa edilen Hüseyin Ağa Camii, İstiklal Caddesi’nin kalabalık ve gürültülü dünyasına inat, huzurlu ve sakin atmosferini koruyor. II. Mahmut döneminde iki kez ihya edilmiş olan yapı, uzun yıllar atıl halde kaldıktan sonra 1934 yılında baştan aşağı onarılmış. Avlusunda, Mimar Sinan imzalı bir şadırvan da var. Gölcük depreminde aldığı ağır hasarlar nedeniyle yıllarca kapalı kalmıştı ama 2014 yılında yeniden hayata döndürüldü. Günümüzde ibadete açık.
9. Mısır Apartmanı
İstanbul’un Beyoğlu’nun ilçesinin simge yapılarından biri olan Mısır Apartmanı, İstiklal Caddesi’nin üzerinde bulunuyor. Hem tarihi dokusu hem de ustalıklı mimarisiyle dikkat çeken tarihi yapı, 1910 yılından beri tüm ihtişamıyla ayakta....
İstiklal Caddesi’ne 1910 yılında inşa edilen Mısır Apartmanı, kentin ilk betonarme binalarından biri. Art Nouveau üslubunun görkemli bir örneğini oluşturan yapı, Mısırlı Abbas Halim Paşa’nın kışlık konağı olarak kullanılmak üzere, ünlü mimar Hosvep Aznavuryan tarafından tasarlanmış. İlk etapta 6 katlıymış ama 1940 yılında 2 kat daha ilave edilmiş. Mehmet Akif Ersoy ve Mithat Cemal Kuntay gibi ünlü edebiyatçıların hayatının bir bölümünde yaşadığı tarihi apartman, aynı zamanda Atatürk’ün diş hekimi Sami Günzberg’in muayenehanesine de ev sahipliği yapıyormuş. Ustalıkçı taş işçiliği ve zarif mimarisiyle günümüzde de çok etkileyici bir görünüme sahip. 2000’lerin başından beri sanat galerilerine, restoranlara, kafelere ve ofislere ev sahipliği yapıyor.
10. Casa Botter Sanat ve Tasarım Merkezi
İstanbul’un en eski ve etkileyici Art Nouveau yapılarından biri olan Casa Botter, Beyoğlu’nun turistik cazibe merkezi Taksim’de, İstiklal Caddesi üzerinde yer alıyor. II. Abdülhamid döneminde sarayın terzisi olarak görev yapan...
Art Nouveau demişken, bu üslubun kentteki ilk örneğinden de söz etmek gerek. İstiklal Caddesi üzerine 1901 yılında inşa edilen Casa Botter, II. Abdülhamit’in terzisi Jean Botter için İtalyan mimar Rajmondo D’Aronco tarafından inşa edilmiş. Bu dönemde binanın alt katı modaevi, üst katı da Botter ailesinin yaşam alanı ve atölye olarak kullanılıyormuş. Botter Modaevi imzalı kıyafetler, yıllarca saray erkanı tarafından kullanılmış. Ancak savaşlar sebebiyle modaya olan ilgi azalınca, Botter ailesi de 1917’de Paris’e taşınmış. Casa Botter de farklı işlevlerle kullanılsa da, bakımsızlık nedeniyle günden güne yıpranmaya başlamış.
İBB Miras’ın 2021 yılında gerçekleştirdiği restorasyon projesiyle hayata dönen Casa Botter, artık bir sanat ve tasarım merkezi olarak ziyaretçilerini ağırlıyor. Kültür sanat etkinliklerine de ev sahipliği yapan tarihi yapının kapıları tüm sanatseverlere açık.
11. Temel Apartmanı
İstanbul’un buram buram tarih kokan sokaklarını arşınlamak istiyorsanız, rotanızı çevirebileceğiniz en ideal adreslerden biri, Beyoğlu. Semtin tarihi sokakları içinde gizlenmiş olan tarihi apartmanlar da bu yolculuk sırasında size harika bir...
Masumlar Apartmanı ya da Şahsiyet dizilerini izleyenlerin hemen tanıyacağı Temel Apartmanı, Beyoğlu’nun tarihi apartmanlarından bir diğeri. Her iki dizinin de çekimlerine ev sahipliği yapan yapı, 1892 yılında, II. Abdülhamit’in İtalya’dan getirttiği müzisyenleri konaklaması için özel olarak inşa edilmiş. Yapımında da İtalya’dan ithal edilen malzemeler kullanılmış. Aslında ilk etapta ismi Nikitiç Hanı’ymış ama 1950’lerde Kenan Temel tarafından satın alındıktan sonra günümüzdeki ismiyle anılmaya başlanmış.
Her biri 190 metrekare genişliğinde 12 daireye ev sahipliği yapan Temel Apartmanı da Art Nouveau üslubunun örneklerinden. Yıllarca sanatçıların ve entelektüellerin konakladığı tarihi apartman, 1977 yılından beri boş. Yakın geçmişte satılığa çıkarıldı ve 2024 yılı itibarıyla hâlen alıcı bulabilmiş değil.
12. Santa Maria Draperis Kilisesi
İstanbul’un Beyoğlu ilçesinin tarihi sokaklarına gizlenmiş olan Santa Maria Draperis Kilisesi, kentin en eski Katolik kiliselerinden biri olma unvanına sahip. Tarihçesi 1584 yılına kadar uzanan tarihi yapı, Fransisken tarikatı üyesi...
Taksim sokaklarında dolaşırken karşınıza çıkabilecek tarihi yapılardan bir diğeri, İstanbul’un en eski Katolik kiliselerinden olan Santa Maria Draperis Kilisesi. Bu kilise aslında ilk olarak 1584 yılında inşa edilmiş ama yangın ve deprem gibi felaketlerde aldığı hasarlar sebebiyle birçok kez yeniden ayağa kaldırılmış. Günümüzdeki hali, 1904 yılında İtalyan mimar Guglielmo Semprini’nin tasarımıyla inşa edilmiş. Giriş kapısında II. Abdülhamit’e ve dönemin Belediye Başkanı Rıdvan Paşa’ya kilisenin inşasına izin verdikleri için teşekkür eden bir plaket de bulunuyor. 1678 yılında yangından kurtarılan Meryem tablosu başta olmak üzere birçok sanat eserine ev sahipliği yapan Santa Maria Draperis Kilisesi, ziyarete ve ibadete açık.
13. Surp Hovhan Vosgeperan Ermeni Katolik Kilisesi
İstanbul’un Beyoğlu ilçesindeki Fransız Konsolosluğu’nun ardında yer alan Surp Hovhan Vosgeperan Ermeni Katolik Kilisesi, kentin en büyük ve en görkemli Ermeni Katolik mabetlerinden biri. Kentin en turistik duraklarından birini oluşturan...
Fransız Konsolosluğu’nun arkasında yer alan Surp Hovhan Vosgeperan Ermeni Katolik Kilisesi, 1837 yılından beri ayakta. İstanbul’un en büyük Ermeni Katolik kiliselerinden biri. Tıpkı Aya Triada’nın geçmişinden söz ederken aktardığımız gibi, burada da önceleri bir ahşap kilise varmış ama zamanla ağır hasarlar görünce Garabed ve Andon Tülbentçiyan kardeşler tarafından alana yeni bir kilise inşa edilmiş. Neoklasik üslubu yansıtan tarihi ibadethane, ülkemizdeki Ermeni Katolik cemaati için önemli bir buluşma ve ibadet noktası. 1979 yılında Papa II. Jean Paul’u ağırladığından beri, uluslararası alanda da ün sahibi.
14. Galatasaray Hamamı
1481 yılında Sultan II. Beyazıt’ın emriyle inşa edilen Galatasaray Hamamı, Galatasaray Külliyesi’nin bir parçası. İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde ve Galatasaray Lisesi’nin arka kapısına çok yakın bir konumda bulunan tarihi yapı, kentteki...
Galatasaray Külliyesi’nin bir parçası olarak 1481 yılında inşa edilen Galatasaray Hamamı, Galatasaray Lisesi’nin arka kapısına çok yakın bir noktada bulunuyor. İstanbul’un en ünlü hamamlarından biri olan yapının içinde Gül Baba’nın mezarı da var. Aslında Galatasaray Hamamı yıllarca yalnızca Galatasaray Lisesi öğrencilerinin kullanımına açıkmış. Ancak ilerleyen süreçte dışarıdan gelen misafirleri de ağırlamaya başlamış, ki bir dönem Hollywood yıldızı John Travolta bile hamamı ziyaret etmişti. Muhteşem Yüzyıl dizisinin bazı sahnelerinin çekimine de ev sahipliği yapan hamam, geleneksel Türk hamam kültürünü yaşatmak isteyen herkesi ağırlamayı bekliyor.
15. Pera Müzesi
Tepebaşı’nda bulunan Pera Müzesi, İstanbul’un en çok ilgi gören özel müzeleri arasında bulunuyor. Suna ve İnan Kıraç Vakfı tarafından kurulmuş olan müze, 2005 yılından beri ziyaretçilerini ağırlıyor. Ülkemizin en nitelikli...
2005 yılında Suna ve İnan Kıraç Vakfı tarafından kurulmuş olan Pera Müzesi, İstanbul’un en ünlü ve ilgi çekici müzeleri arasında yer alıyor. 12 yaşından küçük çocukların ücretsiz giriş yapabileceği müze, pazartesi hariç her gün 10:00-19:00 saatleri arasında ziyarete açık. Yalnızca cuma günleri 18:00-19:00 aralığında olmak kaydıyla, herkes müzeye ücretsiz giriş yapabiliyor. Müzeye ev sahipliği yapan tarihi bina, 1893 yılında Achille Manoussos tarafından inşa edilmiş. Oryantalist Resim Koleksiyonu, Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri Koleksiyonu ve Kütahya Çini ve Seramikleri Koleksiyonu’nu her daim görebileceğiniz Pera Müzesi’nde, çok sayıda dijital ve geçici sergi de yer alıyor.
16. Pera Palace (Pera Palas) Hotel
İstanbul’un kalbinde, tarihi zarafetle harmanlayan özel bir konaklama işletmesi var: Pera Palas Hotel. Ziyaretçilerine kapılarını 1895 yılında açan işletme, bir asırdan uzun süredir kent tarihine tanıklık ediyor. Beyoğlu ilçesine bağlı...
Pera’ya uzanmışken, kentin en ünlü otellerinde olan Pera Palas’a da uğramak gerek. 1895 yılından beri hizmet veren bu tarihi otel, Orient Express’in Paris-İstanbul seferleri başladığında Batılı turistlerin kentte kalacağı seçkin bir konaklama işletmesi olması için inşa edilmiş. Agatha Christie’nin ünlü Doğu Ekspresi’nde Cinayet isimli romanını burada yazdığı düşünülüyor. Atatürk’ü de sık sık konaklama şerefine erişmiş olan otelde, 101 numaralı oda Atatürk’ün kişisel eşyalarının sergilendiği bir müzeye dönüştürülmüş. Müzeyi her gün maksimum 50 kişinin ziyaret etmesine izin veriliyor.
Art Nouveau, Neoklasik ve Oryantalist üslupların başarılı bir sentezini oluşturan Pera Palas, Alexandre Vallaury’nin imzasını taşıyan mimari bir başyapıt. İstanbul’un ilk elektrikli asansörünü de içinde barındıran işletmede 115 oda, spa merkezi kapalı havuz, fitness salonu ve Haliç manzaralı bir restoran da bulunuyor.
Sıra | İçerik | Kullanıcı Puanı |
---|---|---|
1 | Taksim Meydanı | 8,9 |
2 | Taksim Maksemi (İBB Cumhuriyet Müzesi) | 9,5 |
3 | Beyoğlu Aya Triada Kilisesi | 9,5 |
4 | Taksim Gezi Parkı | 9,0 |
5 | İstiklal Caddesi | 9,1 |
6 | Çiçek Pasajı | 9,5 |
7 | St. Antuan Kilisesi | 9,5 |
8 | Hüseyin Ağa Camii | 9,0 |
9 | Mısır Apartmanı | 9,5 |
10 | Casa Botter Sanat ve Tasarım Merkezi | 9,5 |