İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde ve Taksim Meydanı’na çok yakın bir konumda bulunan Aya Triada Kilisesi, hem mimari hem de tarihi ve dini açıdan önem taşıyan bir Rum Ortodoks mabedi. 19. yüzyılın sonlarına doğru, dönemin Rum Ortodoks cemaati tarafından inşa edilmiş. İsmi, “Kutsal Teslis” anlamına geliyor ve Hristiyanlığın üçlü birliği olan Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’u sembolize ediyor. Aslında kilisenin bulunduğu arazide daha önceleri bir Rum Ortodoks mezarlığı ile Aya Yorgi’ye adanmış ahşap bir kilise varmış. Ancak bu eski yapılar cemaatin ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalınca, alana çok daha büyük ve görkemli bir kilise inşa edilmesi kararlaştırılmış.
Temelleri, Sultan Abdülaziz’in hükümdar olduğu 13 Ağustos 1876 tarihinde atılmış olan Aya Triada Kilisesi’nin yapımı dört yıl sürmüş. 14 Eylül 1880 tarihinde, yani Haç Yortusu’nda da ibadete açılmış. Rum mimar Potesaros’un çizimleri temel alınarak yapılan inşa çalışmaları, Vasilakis İoannidis Efendi tarafından tamamlanmış. Bizans mimarisinin izlerini yansıtan tarihi ibadethane, aynı zamanda Batı mimarisinin Gotik unsurlarını da içinde barındırıyor. İki yüksek çan kulesi ve görkemli kubbesiyle, İstanbul’un en büyük Rum Ortodoks kiliselerinden biri olarak varlığını koruyor. Haç planlı ve merkezi kubbeli yapısıyla son derece ihtişamlı bir görünüm sergileyen Aya Triada Kilisesi, Bizans sanatını yansıtan ikonalara ve mermer templona da ev sahipliği yapıyor.
Etrafı yüksek duvarlarla çevrili yemyeşil bir bahçenin içinde bulunan Aya Triada Kilisesi, son derece dingin ve huzurlu bir atmosfere sahip. Günümüzde aktif olarak ibadete ve ziyarete açık. Taksim Meydanı’nda her gün binlerce kişinin önünden geçtiği bu tarihi yapıyı siz de ziyaret edebilir, mistik atmosferini ve ustalıklı mimarisini daha yakından keşfedebilirsiniz.