İstanbul’un Şişli ilçesine bağlı Bomonti semti özellikle son yıllarda kültür, sanat, gastronomi ve sosyal hayat başlıklarında büyük gelişmeler gösterdi. Artık hem İstanbul sakinlerinin hem de yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası haline gelen semt, birbirinden popüler çok sayıda restorana da ev sahipliği yapıyor. Bunlardan bazıları da aynı ikilinin, Cihan Kıpçak ile Üryan Doğmuş’un ortak imzasını taşıyor. İstanbul’un birkaç farklı yerinde popüler şubeleri bulunan bir burger restoranı olan Zula, Uzak Doğu mutfağının fine dining restoranı Saku ve İtalyan restoranı The Ordinary; ikilinin imzasını taşıyan restoranlardan birkaçı.
Bu listenin bir diğer üyesi de yine Bomonti’de bulunan Batard İstanbul. Kıpçak ve Doğmuş bu kez tercihini Fransız restoranından yana kullanmış. Hem lezzetleriyle hem de sofistike dekorasyon stiliyle ön plana çıkan Batard İstanbul’un kapısından içeri girdiğiniz anda kendinizi Paris’in kafelerine giriş yapmış gibi hissedebiliyorsunuz.
Batard İstanbul’un Murat Dede’nin dokunuşlarıyla kusursuz görünümüne kavuşan iç dekorasyonu hakikaten çok etkileyici. Loş aydınlatmalar, doğru renk seçimleri, şatafattan uzak ama şık tercihler dekorasyonu mükemmel hale getiren detaylar arasında. Mekanın menüsünü az ve öz olarak nitelendirmek mümkün. Yüzlerce farklı seçenekle karşılaşıp kafa karışıklığı yaşamıyorsunuz, fakat burada her damak zevkine hitap edebilecek kadar çok ve sofistike lezzetler bulmak çok kolay. Keza menü sabah ve akşam olmak üzere iki kez değişiyor. Her koşulda menüde geniş bir içki seçkisi ve kokteyl alternatifleri bulabiliyorsunuz.
Batard İstanbul’da nefis başlangıçlar, kallavi ana yemekler, Fransız mutfağının nefis tatlıları ve elbette burger seçenekleri var. Burgerlerin ne kadar başarılı olduğunu zaten Zula’dan da biliyoruz, ki burger ekmekleri de doğrudan Zula’dan getiriliyor. Batard İstanbul’u keyifli bir pub olarak tanımlamak da mümkün, fine dining restoranı da. Bize sorarsanız bu iki konsepti çok başarılı bir şekilde harmanlamış bir mekandan söz ediyoruz.