İstanbul’un en köklü ve zarif mekanlarından biri olan Ayaspaşa Rus Lokantası, 1943 yılından beri ziyaretçilerini ağırlıyor. Beyaz Rus Boris İvanovich Kreschsanovsky ve Macar göçmeni Judith Krischanovski (nam-ı diğer Madam Judith) tarafından kurulan bu işletme, Gümüşsuyu'nda, Taksim’in mahşeri kalabalığından uzak, sakin bir atmosferde hizmet veriyor. Zamanla İstanbul’un en saygın lokantalarından biri haline gelen mekanda hem Rus hem de Avusturya ve Macar mutfağının en özel lezzetlerinin tatmak mümkün. Yıllarca İstanbul’un entelektüel çevreleri, gazetecileri ve yazarları arasında popüler bir buluşma noktası olan Ayaspaşa Rus Lokantası, 2024 yılında hâlen ayakta.
Ayaspaşa Rus Lokantası’nın bu kadar popüler olmasının ve kısa sürede ün kazanmasının en önemli sebeplerinden biri, Madam Judith’in kendi elleriyle hazırladığı özenli yemekler olmuş. Özellikle ünlü borş çorbası ve Rus bifteği gibi spesiyaller, menüde yıllardır değişmeyen lezzetler arasında yer alıyor. Ancak menü sadece Rus mutfağı lezzetleriyle sınırlandırılmamış. Viyana usulü schnitzel gibi Avusturya ve Macar mutfağından esinlenen lezzetler de misafirlere sunuluyor. Mekan bir süre sonra, Madam Judith’in yanında yıllarca çalışmış olan Cemal Ok tarafından devralınmış. Hâlen ilk günkü lezzet ve hizmet kalitesini koruyor.
Ülke tarihine kara bir leke olarak geçen 6-7 Eylül Olayları sırasında ne yazık ki ağır zararlar gören Ayaspaşa Rus Lokantası, buna rağmen ayakta kalmayı başarmış. Olayların ardından bir süre “Ayaspaşa Lokantası” adıyla anılsa da, mekanın her zaman müşterileri tarafından “Rus Lokantası” olarak bilindiğini de eklemek gerek. Cemal Ok, 1979 yılında devraldığı işletmenin eski ismini de geri getirmiş ve Madam Judith’in ruhunu yaşatmaya devam etti. Madam Judith, ömrünün sonuna kadar bu lokantanın baş köşesinde oturtulmuş ve günümüzde de hep saygıyla anılıyor. Cemal Ok’un ardından oğlu Serkan Ok’un yönetimine geçen Ayaspaşa Rus Lokantası, eski İstanbul’un artık kaybolmaya yüz tutmuş mekanları arasında en kıymetlilerinden.