İstanbul’un Avrupa Yakası’nda bulunan ilçeleri arasında yer alan Sarıyer; Şişli, Beşiktaş, Eyüpsultan ve İstanbul Boğazı ile çevreleniyor. Kuzeyinde Karadeniz’e kıyısı bulunan bu ilçe, yaklaşık 151 kilometrekarelik bir yüzölçümüne sahip. 1930 yılında Beyoğlu ve Çatalca’dan ayrılarak ilçe statüsü kazanan Sarıyer, günümüzde İstanbul’un yaz turizmi açısından en ön plana çıkan ilçelerinden biri. Ayrıca, kentin en büyük ve görkemli yeşil alanlarının bazıları da ilçe sınırları içinde bulunuyor.
Sarıyer’in yerleşim tarihi oldukça eski. Bu sebeple günümüzde de hâlen tarihi çeşmelere, hamamlara ve camilere ev sahipliği yapıyor. Ancak özellikle doğal güzellikler açısından çok zengin olduğunu vurgulamak gerek. Sarıyer’in doğası, bir nevi kentin de akciğerleri görevini görüyor.
Sarıyer, Boğaz’daki en eski yerleşim bölgelerinden biri. Antik çağda ismi “Simas” olarak anılıyor. Simas’ın nasıl olup da Sarıyer’e dönüştüğüne ilişkin birtakım söylentiler var, ancak hiçbirinin doğruluğu kanıtlanmış değil. Sarıyer, Bizans dönemi boyunca esas yerleşim merkezleri arasında değilmiş. Bu dönemden de önce genellikle boş tepeleri ve arazileri bulunduğu için, Bizans İmparatorluğu tarafından kilise, liman ve ayazması bulunan küçük köylerin konumlandırıldığı bir yer olmuş. Ancak İstanbul’un fethini takiben Adalar’dan ve Anadolu’dan gelen göçmenler Sarıyer köylerine yerleşince, bu bölgede zaman içinde gelişmeye başlamı. 17. yüzyıla gelindiğinde, Sarıyer dönemin modern semtleri arasında yerini çoktan almış.
1960’lı yıllarda hem sahil yolunun genişletilmesi hem de kara yollarının inşa edilmesi, Sarıyer’in büyük bir değişime uğramasını sağlamış. Kıyı bölgelerine lüks konutlar inşa edilmiş, ancak arkadaki bölgeler de gecekondu mahalleleriyle dolmaya başlamış. Kontrolsüz büyüme ve çarpık kentleşme bir süre önlenememiş. Ancak 1980’lerde ulaşım olanaklarının genişlemesi sonucunda, Sarıyer’in toplumsal durumu ve konut yapısı da yeniden gelişme göstermiş.
Sarıyer, Belgrad Ormanı başta olmak üzere, birbirinden güzel yeşil alanlara ev sahipliği yapıyor. Rumeli Hisarı, Emirgan Korusu, Sakıp Sabancı Müzesi, Garipçe Köyü ve Otomobil Müzesi gibi turistik açıdan yoğun ilgi gören birçok durak da ilçe sınırları içinde yer alıyor. Ayrıca, Sarıyer’in Kilyos semtinde bulunan plajlar ve beach club’lar her yaz sezonunda ziyaretçilerle dolup taşıyor.