Ziyaretçilerine kapılarını 1982 yılında açan Barba Yani Burgazada, Burgazada’nın ilk ve en köklü meyhanesi. Denizin kıyısındaki ayrıcalıklı konumu sayesinde, konuklarına müthiş bir manzara sunuyor. Barba Yani’nin kurucusu olan Yanni Lorencu, hayatta olduğu yıllarda bu meyhaneyi şu cümleyle özetlemiş: Ben burada yemek değil, sevgi satıyorum. Mekanı Yanni Lorencu’nun vefatından sonra devralan bugünkü işletmeciler de tam olarak bu şiarla hareket etmeye, Barba Yani’nin artık günümüzde çok nadir rastlanan klasik Rum meyhanesi atmosferine sahip çıkmaya özen gösteriyorlar. Barba Yani Burgazada’dan içeri adımınızı attığınız anda Burgaz’ın kendine has ada havasını hissedebiliyorsunuz. Fonda size Rumca şarkıların ezgileri eşlik ediyor ve karşınıza son derece zengin bir menü çıkıyor.
Barba Yani Burgazada’nın menüsünde farklı mutfak kültürlerinin buluştuğunu söylemek mümkün. Rum ve Ermeni usulü mezeleri oldukça başarılı bir şekilde hazırlayıp sunan ekip, sizi yaklaşık altmış farklı meze alternatifiyle buluşturuyor. Haliyle damak zevkinize uygun seçenekler bulamamanız neredeyse olanaksız. Ara sıcaklarda da çeşitlilik bol. Özellikle karides söğüş, ahtapot salatası, fesleğenli mezgit marin, pazı yaprağında levrek sarma, zeytinli hamsi ve lakerda gerçekten nefis.