Tunceli’nin tarihi ilçelerinden biri olan Çemişgezek Milattan önce 4000 yılına kadar uzanan kadim tarihi ile adından söz ettirmektedir. Çemişgezek isminin Ermeni kökenli Bizans İmparatoru Tzimiskes’den (Çimiskes) geldiği düşünülmektedir. Bu lakabın da Ermenice kırmızı çizme anlamına gelen Chmushkik kelimesinden ya da Ermenice kısa boylu anlamına gelen bir kelimeden türediği yönünde görüşler bulunmaktadır. Tarihi kaynaklara göre milattan önce 4000 yıllarından başlatılan geçmişi ile Çemişgezek’in sürekli olarak önemli bir yerleşim ve konaklama yeri olduğu tahmin edilmektedir. Hitit, Urartu, Roma ve Bizans egemenliği görülen bölge 7. yüzyılda Araplar'ın denetimine geçmiştir. Fakat 10. yüzyılda yeniden Bizans hakimiyeti ortaya çıkmıştır. Bu kadar tarihi kökene sahip Çemişgezek’te bulunan tarihi kale Tahar Çayı kenarında bir tepe üzerinde bölgeye hakim bir lokasyonda bulunmaktadır.
Çemişgezek ve çevresindeki bölgeye ilk çağ boyunca Hurriler, Mitanniler, Hititler, Urartular, Medler, Persler, Selevkoslar, Büyük Roma İmparatorluğu ve Sasaniler hakim olmuşlardır. Kalenin kapımı ve kimler tarafından inşa edildiği konusunda fazla bir bilgi bulunmasa da, açık ve net bir şekilde Çemişgezek’te hakimiyet kurmuş uygarlıklardan birine ait olduğu tahmin edilmektedir. Küçük bir olasılık da olsa bazı kaynaklara göre Urartular döneminde kalma bir kale olduğu söylenilmektedir. Kesme ve moloz taştan yapılan kaleden günümüze ne yazıkki çok az bir kısım gelebilmiştir. Yapılan incelemelerde tarihi kalenin birden fazla onarım geçirdiği fikrine varılması buranın yakın tarihte değil daha eski çağlarda yapıldığı ihtimalini arttırmaktadır. Tahar Çayı’nın kenarında oluşu bu çayın eski dönemlerde büyük bir nehir ve savunma için doğal bir set olduğu fikrini kuvvetlendirir. Tarihi bir bölge olan Çemişgezek bu kale haricinde birçok tarihi ve kültürel esere de sahiptir.