Diyarbakır'da Gezilecek Yerler

Mezopotamya'nın kadim şehirlerinden biri olan Diyarbakır, binlerce yıllık tarihi, kültürel zenginlikleri ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan surları, ihtişamlı camileri, kiliseleri, hanları ve geleneksel evleriyle Diyarbakır, keşfedilmeyi bekleyen bir hazine.

Diyarbakır'ın en büyük cazibe merkezlerinden biri, hiç şüphesiz 5.5 kilometre uzunluğundaki surları. Dünyanın en uzun ve en geniş surlarından biri olan Diyarbakır Surları, şehrin simgesi haline gelmiş durumda. Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde inşa edilen ve günümüze kadar korunan surlar, mimari açıdan bir başyapıt olarak kabul ediliyor. Surların üzerinde yürürken, farklı medeniyetlerin izlerini sürebilir ve şehrin büyüleyici manzarasına tanıklık edebilirsiniz. Surların içinde yer alan Dağ Kapı, Urfa Kapı, Mardin Kapı ve Yeni Kapı, geçmişin ihtişamını yansıtan eşsiz yapılar olarak dikkat çekiyor.

Diyarbakır'ın tarihi dokusu içinde yer alan Ulu Cami, şehrin en önemli dini yapılarından biri olarak öne çıkıyor. 11. yüzyılda inşa edilen ve Selçuklu mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan Ulu Cami, etkileyici taş işçiliği ve zarif süslemeleriyle dikkat çekiyor. Caminin avlusunda yer alan şadırvan ve medrese kalıntıları da ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Ulu Cami'nin hemen yanında bulunan Mesudiye Medresesi ise 12. yüzyıldan kalma bir başka etkileyici yapı. Bu iki eseri ziyaret ederek, İslam kültürünün ve sanatının nadide örneklerini yakından görme fırsatı yakalayabilirsiniz.

Diyarbakır'ın dar sokaklarında gezerken, geleneksel evlerin arasında kendinizi adeta bir masal dünyasında hissedeceksiniz. Bazalt taşından inşa edilen ve avlulu yapısıyla dikkat çeken bu evler, yüzlerce yıllık geçmişe sahip. Evlerin kapılarındaki ince işçilik, cumbaları ve avlularındaki çiçekler, Diyarbakır'ın büyüleyici atmosferini yansıtıyor. Cahit Sıtkı Tarancı Evi, Ziya Gökalp Evi ve Ahmet Arif Evi, şehrin kültürel mirasını yansıtan müze evler arasında yer alıyor. Bu evleri ziyaret ederek, Diyarbakır'ın yetiştirdiği önemli şahsiyetlerin yaşamlarına ve eserlerine dair daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

Diyarbakır'ın çok kültürlü yapısının en güzel örneklerinden biri de Meryem Ana Süryani Kadim Kilisesi. 3. yüzyılda inşa edildiği düşünülen bu kilise, dünyanın en eski Süryani kiliselerinden biri olarak kabul ediliyor. Kilisenin etkileyici mimarisi ve zengin iç dekorasyonu, ziyaretçileri adeta büyülüyor. Meryem Ana Kilisesi'ni ziyaret ederek, farklı dinlerin ve kültürlerin bir arada yaşadığı Diyarbakır'ın zengin tarihine tanıklık edebilirsiniz. Ayrıca, şehirdeki Ermeni Katolik Kilisesi, Keldani Kilisesi ve Mar Petyun Keldani Kilisesi de görülmeye değer diğer dini yapılar arasında yer alıyor.

Diyarbakır mutfağı da zengin yöresel lezzetleriyle ünlü. Özellikle ciğer kebabı, meftune, kaburga dolması ve kadayıf, şehrin en meşhur yemekleri arasında yer alıyor. Bu lezzetleri Diyarbakır'ın geleneksel restoranlarında ve yerel pazarlarında deneyebilir, yörenin mutfak kültürünü keşfedebilirsiniz. Ayrıca, şehrin simgelerinden biri olan Hasan Paşa Hanı'nda yer alan restoranlarda da Diyarbakır'ın otantik tatlarını tadabilirsiniz. Tarihi bir mekânda yemek yemenin ayrıcalığını yaşarken, geçmişin izlerini de sürebilirsiniz.

Diyarbakır, Mezopotamya'nın binlerce yıllık tarihine, kültürel zenginliğine ve doğal güzelliklerine ev sahipliği yapan eşsiz bir şehir. Surlarından geleneksel evlerine, camilerinden kiliselerine, hanlarından yöresel lezzetlerine kadar keşfedilecek pek çok hazineye sahip olan Diyarbakır, ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim vadediyor. Bu kadim şehri gezerken, farklı medeniyetlerin izlerini sürebilir, zengin bir kültürel mirasa tanıklık edebilirsiniz. Diyarbakır, tarih, kültür ve gastronomi tutkunları için benzersiz bir destinasyon olarak öne çıkıyor. Kendinizi Diyarbakır'ın büyüleyici atmosferine bırakın ve Mezopotamya'nın kalbinde unutulmaz bir yolculuğa çıkın.

Diyarbakır'ın Gezilecek En İyi Yerleri

Güneydoğu Anadolu'nun en önemli kentlerinden biri olan Diyarbakır, binlerce yıllık tarihi, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan surları, zengin kültürel mirası ve özgün atmosferiyle ziyaretçilerine eşsiz deneyimler sunmaktadır. Mezopotamya'nın kadim medeniyetlerinden günümüze uzanan zengin geçmişiyle her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlayan kent, tarih ve kültür turizminin önemli merkezlerinden biridir.

Diyarbakır'ın en dikkat çekici özelliği, kenti çevreleyen ve dünya üzerindeki en iyi korunmuş surlar arasında yer alan tarihi surlarıdır. Bazalt taşından inşa edilen bu görkemli yapı, burçları ve anıtsal kapılarıyla dönemin savunma mimarisinin en etkileyici örneklerini sergilemektedir. Surların üzerinden kentin panoramik manzarasını seyretmek mümkündür.

Kentin tarihi dokusu, farklı medeniyetlerden kalan tarihi camiler, kiliseler, hanlar ve hamamlarla şekillenmiştir. Artuklu, Akkoyunlu ve Osmanlı dönemlerinden günümüze ulaşan bu yapılar, taş işçiliğinin en güzel örneklerini sergilemektedir. Tarihi yapıların çoğu hala aktif olarak kullanılmakta ve ziyaretçilere canlı bir tarih deneyimi sunmaktadır.

1. Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi, Diyarbakır’ın Sur ilçesi sınırları içinde yer alır. Ulu Camii'nin arka sokağında bulunan müze, bir diğer Diyarbakırlı şair olan Ahmed Arif için hazırlanan Ahmed Arif Edebiyat Müzesi’nin bitişiğindedir. Cahit Sıtkı’nın 1910 senesinde hayata gözlerini açtığı ev, 1973’te Kültür Bakanlığı tarafından alınarak 1974 senesinde müze olarak faaliyete sokulmuştur.

2. Keçi Burcu Diyarbakır Surları üzerindeki en eski ve en büyük burç olan Keçi Burcu, şehrin Sur ilçesi sınırları içinde yer alır. Surların dış kale bölümündeki Mardin Kapı’nın doğusunda bulunan Keçi Burcu’nun ne zaman yapıldığı bilinmemektedir. Bununla birlikte burcun içinde yer alan kitabeden buranın 1223 senesinde Mervaniler tarafından onarıldığına dair veri elde edilmiştir.

3. Ziya Gökalp Müzesi Ziya Gökalp Müzesi, Diyarbakır’da Sur ilçesi sınırları içinde yer alır. Sosyolog, siyasetçi, şair ve yazar Ziya Gökalp’in 1867 senesinde doğduğu ev, 1806’da inşa edilmiştir. Yapımında bazalt taş kullanılan eve Gökalp ailesi ise 1824 senesine taşınmıştır.

4. Behram Paşa Camii Behram Paşa Camii, Diyarbakır’ın Sur ilçesi sınırları içinde yer alır. Diyarbakır Surları’nın Mardin Kapısı yakınlarında bulunan yapıdan Mimar Sinan’ın hayatı ve eserlerinin anlatıldığı Tuhfetül Mimarin adlı eserde bahsedildiğinden, bu cami bir Mimar Sinan eseri olarak kabul edilir.

5. Hazreti Süleyman Camii Hazreti Süleyman Camii (ya da diğer isimleriyle Nâsıriyye Camii, Murteza Paşa Camii, Meşhed Camii veya Kale Camii) Diyarbakır’ın Sur ilçesi sınırları içinde yer alır. Diyarbakır Arkeoloji Müzesi ile aynı avlu içinde bulunması dolayısıyla müzeyi ziyaret edenlerin buraya da kesinlikle uğramasını öneririm.

6. Mesudiye Medresesi Mesudiye Medresesi, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yer alır. Diyarbakır Ulu Cami’nin bir parçası olan medrese, cami avlusunun kuzeydoğusunda kalır. Medresede, buranın inşa tarihiyle ilgili bilgilerin verildiği beş farklı kitabe vardır. Bu kitabelerden alınan bilgiler ışığında medrese inşaatının 1193 yılında başlayıp eklemelerle birlikte 1224 senesine kadar devam ettiği düşünülmektedir.

7. Diyarbakır Zinciriye Medresesi Zinciriye Medresesi, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yer alır. Diyarbakır Ulu Cami’nin bir parçası olan medrese, caminin güneybatısında kalır. Burası halk arasında aynı zamanda Sincariye Medresesi adıyla da bilinir. Dikdörtgen planlı tek katlı medrese açık avluya sahiptir.

8. Diyarbakır Surları Diyarbakır’ın simgesi haline gelmiş ve bulunduğu ilçeye adını vermiş olan Diyarbakır Surları, toplam 5 kilometre uzunluğa sahiptir. Sur ilçesi içinde yer alan surlar, uzunluk açısından dünyada Çin Seddi ve İstanbul Surlarından sonra gelir. Surların yüksekliği ise 10 – 12 metre olmakla birlikte bazı kısımlarda bölge sakinlerinin müdahalesi dolayısıyla daha kısa kalabilmektedir.

9. Saint George Kilisesi Saint George Kilisesi, Diyarbakır’ın Sur ilçesi sınırlarında İçkale olarak anılan bölgede yer alır. Bu yapı aynı zamanda Kara Papaz Kilisesi olarak da anılır. Diyarbakır Arkeoloji Müzesi ile aynı yerde bulunan Saint George Kilisesi’nin yapım tarihiyle ilgili henüz kesin bir veriye ulaşılamamıştır.

10. Diyarbakır Arkeoloji Müzesi Diyarbakır Arkeoloji Müzesi, Diyarbakır’ın Sur ilçesi sınırları içinde bulunur. Öncelikle 1934 senesinde Zinciriye Medresesi içinde faaliyete geçen müze, 1985’e gelindiğinde günümüzdeki yerine taşınmıştır. Diyarbakır Arkeoloji Müzesi’nin halka açılması ise 1993 yılında gerçekleşmiştir.

11. Meryem Ana Süryani Kilisesi (Mor Yakup Kilisesi) Meryem Ana Süryani Kilisesi, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yer alır. Ortodoks Süryanilere ait bu kilise, aynı zamanda Mor Yakup Kilisesi adıyla bilinir. Yapılış tarihinin üçüncü yüzyıl olduğu ve bir pagan tapınağı üzerine inşa edildiği tahmin edilen kilise, haliyle günümüze dek çeşitli badireler atlatmış.

12. Ahmed Arif Edebiyat Müzesi Ahmed Arif Edebiyat Müzesi, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yer alır. Ulu Camii’nin arka sokağında kalan müze, Diyarbakırlı bir başka şairimiz Cahit Sıtkı için yapılmış olan Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi’nin bitişiğindedir. Müzenin bulunduğu konak, 120 yaşını aşkın bir Diyarbakır konağı olup Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından evin sahiplerinden satın alınarak 2011 yılında müzeye dönüştürülmüştür.

13. Şeyh Mutahhar Camii (Dört Ayaklı Minare) Şeyh Mutahhar Camii (ya da diğer isimleriyle Şeyh Mattar Camii, Dört Ayaklı Minare, Kasım Bey Camii veya Kasım Padişah Camii), Diyarbakır’ın Sur ilçesi sınırlarında yer alır. Şeyh Mutahhar Camii, 1500 yılında Akkoyunlu Devleti beylerinden biri olan Kasım Bey tarafından yaptırılmıştır.

14. Surp Giragos Ermeni Kilisesi Surp Giragos Ermeni Kilisesi (ya da Aziz Kyriakos Kilisesi), Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yer alır. Ünlü Dört Ayaklı Minare’nin bir üst sokağında bulunan kilise, 1518 yılında inşa edilmiştir. Bununla birlikte yapı tarih boyunca çeşitli dönemlerde onarımdan geçmiştir.

15. Dengbej Evi Diyarbakır’ın Sur ilçesinin tarihi merkezinde yer alan Dengbej Evi, Kürtçe sözlü edebiyat ürünlerinden stranları dinleyebileceğiniz bir mekân. Çalgı kullanmadan söylenen türküler olarak tanımlayabileceğimiz stranları icra eden kişilere dengbej deniyor.

16. Cemil Paşa Konağı Cemil Paşa Konağı, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde, tarihi Suriçi bölgesinde yer alır. Osmanlı Devleti zamanında valilik görevinde bulunan Cemil Paşa’nın yaptırdığı konağın inşaatı 1887 yılında başlamış ve yaklaşık bir yıl içinde tamamlanmış. Haremlik ve selamlık kısımları bulunan konak, tipik bir Diyarbakır evi olarak bir avluyu çevreleyen ahır, mutfak, hizmetli odaları gibi mekanlardan oluşur.

17. Sülüklü Han Sülüklü Han ya da diğer adıyla Kazancılar Hanı, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yer alır. Diyarbakır’da bulunan yapılarda sıklıkla kullanılan bazalt taşıyla inşa edilmiş olan Sülüklü Han, Hanilioğlu Mahmut Çelebi ve kız kardeşi Atike Hatun tarafından 1683 yılında yaptırılmıştır.

18. Diyarbakır Ulu Camii Diyarbakır Ulu Camii, şehrin merkez ilçesi olan Sur’da yer alır. Bugün Ulu Cami’nin olduğu yerde Mar Toma adında bir kilise olduğu bilinir ancak kilisenin mimari yapısıyla ilgili detaylı bilgi bulunmamaktadır. Emeviler döneminde Diyarbakır ve çevresinde İslamiyet’in yayılmasını takiben bu kilise camiye çevrilmiş ve sonraki dönemlerde yıkımlar görse de onarılarak kullanılmaya devam edilmiştir.

19. İskender Paşa Konağı İskender Paşa Konağı, Diyarbakır’ın Sur ilçesi sınırlarında yer alır. Diyarbakır’da kahvaltı denince adı çok sık anılan Hasan Paşa Hanı’nın yanı sıra İskender Paşa Konağı da tercih edilebilecek kahvaltı mekânlarından biri olarak karşımıza çıkıyor. İskender Paşa Konağı, adını Kanuni Sultan Süleyman döneminde Diyarbakır valisi olan İskender Paşa’dan alıyor.

20. Hasan Paşa Hanı Hasan Paşa Hanı, Diyarbakır’ın Sur ilçesi sınırları içinde yer alıyor. Diyarbakır’a gelen turistlerin en yoğun ziyaret ettiği mekânlardan olan Hasan Paşa Hanı, 1573 senesinde Osmanlı’da valilik görevinde bulunan Vezirzade Hasan Paşa tarafından yaptırılmıştır.

21. On Gözlü Köprü (Dicle Köprüsü) Dicle Köprüsü olarak da bilinen ancak On Gözlü Köprü adı daha da bi’ havalı olan köprü, Diyarbakır’ın Sur ilçesi sınırları içinde yer alır. Hemen söyleyelim, buranın bir adı daha var ki o da Silvan Köprüsü. Neden üç farklı adı var, açıklayıverelim. Dicle Köprüsü denmesinin sebebi malumunuz, köprünün Dicle Nehri üzerinden geçiyor oluşu ve vakti zamanında Diyarbakır’a ulaşmak için Dicle Nehri üzerinde bundan başka köprü bulunmaması (şu anda başka köprüler de var).

22. Hevsel Bahçeleri 8000 yıllık bir geçmişe sahip olan Hevsel Bahçeleri, Diyarbakır’ın Sur ilçesi sınırları içinde ve Dicle Nehri’nin kıyısında yer alır. 2015 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesine alınarak önemi ve değeri tescillenmiş olan bu bahçeler, Diyarbakır’dan gelip geçmiş 30’u aşkın uygarlığın izlerini taşır.

23. Malabadi Köprüsü Malabadi Köprüsü, Diyarbakır’ın merkez ilçesi Sur’a 98 kilometre kadar uzaklıkta bulunan Silvan ilçesi sınırlarındadır. Artuklular zamanında yapılmış olan köprünün inşa tarihi 1147’dir. Timurtaş Bin-i Gazi’nin yaptırdığı köprü, 40,86 metre açıklığındaki ana kemeriyle dünyadaki taş köprüler arasında en büyük kemere sahip köprü unvanını elinde tutar.

24. Bırkleyn Mağaraları Bırkleyn Mağaraları, Diyarbakır’ın merkezine 90 kilometre kadar uzaklıkta, Lice ilçesinin Abalı köyü yakınlarında bulunur. Mağaraların adında geçen “bırkleyn” kelimesi “yükselme, kabarma” anlamına gelir. Arkeolojik sit alanı olan mağaralar karstik yapıdadır.

25. Çermik Kaplıcaları Çermik Kaplıcaları, Diyarbakır’ın merkezine 87 kilometre kadar uzaklıkta bulunan Çermik ilçesi sınırları içindedir. Çermik kaplıcalarının bir hikâyesi var tabii ki. Acem kralının kızı Melike Belkıs hastalanır. Vücudunda çıkan yaralarla kendini gösteren hastalık dolayısıyla kız pis kokar ve saraya giremez olur.

Diyarbakır'ın geleneksel çarşıları, alışveriş tutkunları için özgün deneyimler sunmaktadır. El sanatları ürünleri, bakır işlemeli eşyalar, dokuma ürünleri ve yöresel lezzetler, tarihi çarşılarda ziyaretçilerle buluşmaktadır. Çarşıların otantik atmosferi, geleneksel ticaret kültürünü yaşatmaya devam etmektedir.

Yöresel mutfağı ile de ünlü olan Diyarbakır, Mezopotamya mutfağının en güzel örneklerini sunmaktadır. Geleneksel kebap çeşitleri, çiğ köfte, kaburga dolması ve tatlılar, bölgenin gastronomi kültürünün önemli parçalarıdır. Tarihi hanlarda ve geleneksel restoranlarda bu lezzetleri tatmak mümkündür.

Kentin geleneksel el sanatları da kültürel mirasın önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Bakırcılık, kuyumculuk, ahşap işçiliği ve dokumacılık gibi zanaatlar, yerel ustalar tarafından yaşatılmaya devam etmektedir. Ziyaretçiler, ustaların çalışmalarını yakından gözlemleme ve özgün el sanatı ürünleri satın alma fırsatı bulmaktadır.

Dicle Nehri'nin kıyısında konumlanan Diyarbakır, nehir boyunca uzanan yeşil alanlarıyla da dikkat çekmektedir. Bu bölgeler, piknik ve dinlenme alanları olarak hizmet vermekte, aynı zamanda muhteşem manzaralar sunmaktadır. Özellikle gün batımında nehir kıyısı, fotoğraf tutkunları için ideal kareler oluşturmaktadır.

Bölgenin sivil mimari örnekleri de kentin önemli değerleri arasındadır. Geleneksel Diyarbakır evleri, bazalt taşından inşa edilmiş avlulu yapılarıyla dikkat çekmektedir. Bu evlerin bir kısmı restore edilerek müze ve kültür merkezlerine dönüştürülmüş durumdadır.

Diyarbakır'da kültürel etkinlikler ve festivaller önemli bir yer tutmaktadır. Yıl boyunca düzenlenen müzik, edebiyat ve sanat etkinlikleri, kentin kültürel yaşamını zenginleştirmektedir. Bu organizasyonlar, yerel kültürü ve gelenekleri yaşatma açısından önemli bir işlev görmektedir.

Kentin iklimi, tipik karasal iklim özelliklerini taşımaktadır. Yazları sıcak ve kurak, kışları ise soğuk geçen bu iklim, özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarını ziyaret için ideal kılmaktadır. Tarihi yapıların bazalt taşından inşa edilmiş olması, yaz aylarında doğal bir serinlik sağlamaktadır.

Ulaşım açısından avantajlı bir konumda bulunan Diyarbakır, havayolu, karayolu ve demiryolu bağlantılarıyla kolayca erişilebilir durumdadır. Modern havalimanı ve ulaşım altyapısı, kenti bölgenin önemli merkezlerinden biri haline getirmektedir.

Konaklama seçenekleri açısından da çeşitlilik sunan Diyarbakır'da, modern oteller, butik oteller ve restore edilmiş tarihi konaklar bulunmaktadır. Bu tesisler, farklı bütçe ve tercihlere uygun seçenekler sunmaktadır.

Sonuç olarak Diyarbakır, tarihi surları, kültürel mirası, geleneksel çarşıları ve özgün atmosferiyle keşfedilmeyi bekleyen açık hava müzesi niteliğinde bir kenttir. UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki değerleriyle dünya çapında bir üne sahip olan şehir, her köşesinde farklı bir tarihi hikaye barındırmaktadır. Ziyaretçilerine otantik bir Mezopotamya deneyimi sunan Diyarbakır, tarih tutkunları, kültür meraklıları ve gastronomi severler için unutulmaz deneyimler vaddetmektedir.

Diyarbakır'a Gitmek İçin 10 Neden

1. Tarihi Diyarbakır Surları: Diyarbakır'ın en büyük simgesi ve UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Diyarbakır Surları, şehrin mutlaka görülmesi gereken yapılarının başında gelmektedir. 5.5 km uzunluğundaki surlar, dünyada hala ayakta kalan en uzun ve geniş surlardan biridir. Surların üzerinde yürümek, tarihi kapıları geçmek, burçlara çıkmak ve şehrin panoramik manzarasını seyretmek, ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunmaktadır. Diyarbakır Surları, şehrin tarihini, kültürünü ve ihtişamını yansıtan en etkileyici yapıdır.
2. Zengin Tarihi ve Kültürel Miras: Diyarbakır, binlerce yıllık geçmişi ve farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan zengin bir tarihi ve kültürel mirasa sahiptir. Ulu Cami, Mesudiye Medresesi, Zinciriye Medresesi, Hasanpaşa Hanı, Cahit Sıtkı Tarancı Müze Evi ve geleneksel Diyarbakır evleri gibi önemli tarihi yapılar, şehrin kültürel zenginliğini gözler önüne sermektedir. Bu tarihi mekanları gezmek, Diyarbakır'ın geçmişine tanıklık etmek ve farklı dönemlerin mimari üsluplarını keşfetmek için benzersiz fırsatlar sunmaktadır.
3. Lezzetli Diyarbakır Mutfağı: Diyarbakır, zengin ve lezzetli mutfağıyla ünlüdür. Meftune, kaburga dolması, kibe, ciğer kebabı, pıçık ve kadayıf dolması gibi yöresel lezzetler, Diyarbakır mutfağının en özel tatlarıdır. Özellikle Diyarbakır'a özgü kahvaltı kültürü, zengin içeriği ve yöresel ürünleriyle ünlüdür. Diyarbakır'daki yerel restoranlarda ve kahvaltı mekanlarında bu eşsiz lezzetleri deneyimlemek, gastronomi tutkunları için unutulmaz bir deneyim olacaktır.
4. Hevsel Bahçeleri: Dicle Nehri kıyısında yer alan Hevsel Bahçeleri, Diyarbakır'ın doğal güzelliklerinden biridir. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde "Kültürel Peyzaj Alanı" olarak yer alan bu bahçeler, binlerce yıldır tarımsal faaliyetlerin sürdürüldüğü verimli bir alandır. Hevsel Bahçeleri'nde gezintiye çıkmak, Dicle Nehri'nin güzelliğini seyretmek ve doğayla iç içe vakit geçirmek, ziyaretçilere huzur ve dinginlik sunmaktadır.
5. Dengbêj Evi ve Müzik Kültürü: Diyarbakır, zengin bir müzik kültürüne sahiptir ve bu kültürün en önemli temsilcilerinden biri de dengbêjlerdir. Dengbêjler, Kürt halk müziğinin sözlü geleneğini sürdüren ozan ve hikaye anlatıcılarıdır. Diyarbakır'daki Dengbêj Evi, bu geleneği yaşatmak ve tanıtmak amacıyla kurulmuştur. Dengbêj Evi'nde dengbêjlerin canlı performanslarını dinlemek, bu köklü müzik geleneğini deneyimlemek için benzersiz bir fırsattır.
6. Geleneksel El Sanatları: Diyarbakır, geleneksel el sanatlarıyla da ünlüdür. Bakırcılık, kuyumculuk, taş işlemeciliği, dokumacılık ve seramik sanatı gibi geleneksel zanaatlar, nesilden nesile aktarılarak günümüze kadar ulaşmıştır. Özellikle bakır işlemeciliği, Diyarbakır'ın simgesi haline gelmiştir. Bakırcılar Çarşısı'nda geleneksel yöntemlerle üretilen bakır ürünleri keşfetmek ve satın almak, Diyarbakır'ın el sanatlarına yakından tanık olmak için harika bir fırsattır.
7. On Gözlü Köprü ve Dicle Nehri: Dicle Nehri üzerinde yer alan On Gözlü Köprü, Diyarbakır'ın simgesel yapılarından biridir. 12. yüzyılda Artuklular döneminde inşa edilen bu tarihi köprü, mimari açıdan etkileyicidir. Köprünün üzerinde yürümek, Dicle Nehri'nin büyüleyici manzarasını seyretmek ve fotoğraf çekmek, ziyaretçilerin keyifle yapabileceği aktivitelerdendir. On Gözlü Köprü ve çevresi, Diyarbakır'ın tarihi ve doğal güzelliklerini bir arada sunan önemli bir noktadır.
8. Kültürel Etkinlikler ve Festivaller: Diyarbakır, yıl boyunca düzenlenen kültürel etkinlikler ve festivaller ile canlı bir şehirdir. Diyarbakır Kültür ve Sanat Festivali, Dengbêj Festivali, Uluslararası Diyarbakır Fotoğraf Günleri ve Diyarbakır Film Festivali gibi etkinlikler, şehrin kültürel yaşamına renk katmaktadır. Bu festivallerde konserler, sergiler, atölye çalışmaları, film gösterimleri ve söyleşiler gibi birçok etkinlik düzenlenmektedir. Diyarbakır'ı ziyaret ederken bu kültürel etkinliklere katılmak, şehrin sanatsal ruhunu daha yakından hissetmenizi sağlayacaktır.
9. Misafirperver İnsanlar: Diyarbakır halkı, misafirperverliği ve sıcakkanlılığıyla ünlüdür. Diyarbakırlılar, konuklarına karşı son derece nazik ve yardımseverdir. Şehri gezerken yerel halkla sohbet etmek, onların hikayelerini dinlemek ve kültürlerini yakından tanımak, Diyarbakır deneyiminizi daha da zenginleştirecektir. Diyarbakır'ın samimi ve dostane atmosferi, ziyaretçilerin kendilerini evlerinde gibi hissetmelerini sağlamaktadır.
10. Gezilecek Yakın Yerler: Diyarbakır, çevresindeki tarihi ve doğal güzellikleriyle de dikkat çekmektedir. Ergani'deki Çayönü Tepesi Neolitik Yerleşimi, Silvan'daki Malabadi Köprüsü, Çermik'teki kaplıcalar, Eğil'deki tarihi kalıntılar ve Lice'nin doğal güzellikleri, Diyarbakır'a yakın mesafedeki gezilecek yerler arasındadır. Diyarbakır'ı bir üs olarak kullanarak, çevredeki bu değerli mekanları keşfetmek, seyahatinizi daha da zenginleştirecektir.

Sonuç olarak, Diyarbakır, zengin tarihi ve kültürel mirası, lezzetli mutfağı, doğal güzellikleri, müzik kültürü, geleneksel el sanatları, festivalleri, misafirperver insanları ve yakın çevresindeki gezilecek yerleriyle ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan yapıları, binlerce yıllık geçmişi, farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan sokakları ve canlı atmosferiyle Diyarbakır, keşfedilmeyi bekleyen bir hazinedir. Bu eşsiz şehri ziyaret etmek, tarih ve kültür yolculuğuna çıkmak, lezzetli tatları keşfetmek ve sıcak insanlarla tanışmak için Diyarbakır'a mutlaka gitmelisiniz. Diyarbakır, sizlere unutulmaz bir seyahat deneyimi vaat ediyor.

Diyarbakır Gezilecek Yer Önerileri

Diyarbakır'ın tarihi ve kültürel açıdan en zengin ilçelerinden biri olan Sur, sahip olduğu eşsiz değerlerle ziyaretçilerine adeta bir açık hava müzesi deneyimi sunmaktadır. Dünyanın en uzun ve geniş surlarından biri olan Diyarbakır Surları, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer almakta olup, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinin izlerini taşıyan mimari bir başyapıt niteliğindedir. Ziyaretçiler, surların üzerinde yürüyerek farklı medeniyetlerin izlerini takip edebilir ve şehrin muhteşem manzarasına tanıklık edebilirler.

Sur'un tarihi dokusu içinde, 11. yüzyıldan kalma Ulu Cami, bölgenin manevi atmosferini yansıtan önemli bir yapı olarak öne çıkmaktadır. Anadolu'nun en eski camilerinden biri olan bu etkileyici eser, Selçuklu mimarisinin zarif detaylarını bünyesinde barındırmaktadır. Cami avlusundaki şadırvan ve medrese kalıntıları da ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.

Yörenin kültürel mirasını yansıtan bir diğer önemli unsur ise geleneksel Diyarbakır evleridir. Sokak aralarında karşılaşılan bu eşsiz sivil mimari örnekleri, Sur'un otantik atmosferini yaşamak isteyenler için benzersiz bir deneyim sunmaktadır. Bazalt taşından inşa edilmiş bu yapıların ince işçilikleri, cumbaları ve avlularındaki çiçekler, ziyaretçileri zamanda bir yolculuğa çıkarmaktadır.

Sur'un geçmişine ve çok kültürlü yapısına ışık tutan tarihi eserlerden bir diğeri de 19. yüzyıldan kalma Ermeni Katolik Kilisesi'dir. Farklı inanç ve kültürlerin bir arada yaşadığı bu ilçede yer alan kilise, zarif mimarisi ve iç dekorasyonuyla dikkatleri üzerine çekmektedir. 

Gastronomi tutkunları için de zengin bir yelpaze sunan Sur mutfağı, yöresel tatların başkenti olarak öne çıkmaktadır. Bölgeye özgü lezzetler arasında ciğer kebabı, meftune, pejmürde ve kadayıf dolması gibi spesiyaller başı çekmektedir. Tarihi hanlar ve çarşılarda yer alan geleneksel restoranlarda bu eşsiz tatları deneyimlemek mümkündür.

Sonuç olarak; UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan muhteşem surları, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait görkemli camileri, kiliseleri, hanları, geleneksel Diyarbakır evleri ve lezzetli mutfağıyla Sur, kültür ve tarih tutkunları için benzersiz bir seyahat deneyimi vadeden nadide bir ilçedir. Dünyanın farklı yerlerinden gelen ziyaretçilere, medeniyetler beşiğinin zengin mirasını keşfetme imkanı sunan Sur, Güneydoğu Anadolu turizminin parlayan yıldızı olarak dikkat çekmektedir.

Diyarbakır Gezi Rehberi: UNESCO Mirası Surlardan Mezopotamya'nın Kalbine Tarih ve Kültür Yolculuğu

Mezopotamya'nın kadim medeniyetlerine ev sahipliği yapan Diyarbakır, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan surları başta olmak üzere, binlerce yıllık tarihi mirası ve zengin kültürel değerleriyle Türkiye'nin en önemli turizm destinasyonlarından biri olarak öne çıkmaktadır. Dünyanın en uzun ve en geniş surlarından biri olan 5.5 kilometrelik Diyarbakır Surları, Roma'dan Osmanlı'ya uzanan zengin bir tarihin izlerini günümüze taşımaktadır.

Şehrin tarihi dokusunun merkezinde yer alan 11. yüzyıl yapımı Ulu Cami, Selçuklu mimarisinin en seçkin örneklerinden biri olarak dikkat çekmektedir. Etkileyici taş işçiliği ve zarif süslemeleriyle öne çıkan cami, avlusundaki şadırvan ve medrese kalıntılarıyla birlikte şehrin İslam mimarisine ışık tutan önemli bir yapı kompleksi oluşturmaktadır.

Diyarbakır'ın çok kültürlü yapısını yansıtan Meryem Ana Süryani Kadim Kilisesi, Surp Giragos Ermeni Kilisesi ve Saint George Kilisesi gibi dini yapılar, farklı inançların bir arada yaşadığı bu kadim kentin zengin tarihsel mirasını gözler önüne sermektedir. Bu yapılar, şehrin kültürel mozaiğinin en değerli parçaları arasında yer almaktadır.

Dicle Nehri kıyısında yer alan UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki Hevsel Bahçeleri, şehrin doğal güzelliklerinin başında gelmektedir. 8000 yıllık bir geçmişe sahip olan bu bahçeler, binlerce yıldır kesintisiz olarak tarımsal faaliyetlerin sürdürüldüğü eşsiz bir kültürel peyzaj alanı olarak öne çıkmaktadır.

Diyarbakır'ın gastronomi kültürü de şehrin önemli çekim noktalarından biridir. Ciğer kebabı, meftune, kaburga dolması ve kadayıf gibi yöresel lezzetler, geleneksel tariflerle hazırlanarak kuşaktan kuşağa aktarılmaktadır. Tarihi Hasan Paşa Hanı ve çevresindeki geleneksel restoranlar, ziyaretçilere özgün bir damak tadı deneyimi yaşatmaktadır.

Sonuç olarak Diyarbakır, surlarından hanlarına, camilerinden kiliselerine, tarihi konaklarından geleneksel çarşılarına kadar pek çok değeriyle keşfedilmeyi bekleyen açık hava müzesi niteliğinde bir kenttir. Modern ulaşım imkanları, çeşitli konaklama alternatifleri ve misafirperver yerel halkıyla şehir, her mevsim ziyaret edilebilecek özelliklere sahiptir. UNESCO Dünya Mirası listesindeki surları ve Hevsel Bahçeleri, zengin tarihi dokusu, özgün mimarisi, çok kültürlü yapısı ve geleneksel lezzetleriyle Diyarbakır, kültür turizmi, inanç turizmi ve gastronomi turizmi açısından ziyaretçilerine unutulmaz deneyimler vadeden bir destinasyon olarak öne çıkmaktadır.