İstanbul’un en güzel semtlerinden bir tanesi olan Sarıyer, kahvaltı severlere birbirinden keyifli alternatifler sunuyor. Müşteri yorumları ve memnuniyeti incelendiği zaman, mutlaka gidilmeli denilen yerlerin başında Gazebo geliyor. Boğaz manzarasına karşı eşsiz bir kahvaltı imkanı sunan restoran, her şeyden önce şık dekorasyonu ve huzurlu ambiyansıyla dikkat çekiyor. Bundan dolayı, sakin ve stresten uzak bir pazar kahvaltısı için ideal bir yer olduğu söylenebilir.
Gazebo’nun kahvaltı menüsü insanı kararsız bıracak türden. İsterseniz içinde aklınıza gelebilecek her türlü kahvaltılığın yer aldığı serpme kahvaltıyı tercih ederek seçim derdinden kurtulabiliyorsunuz. Serpme kahvaltı bana göre değil, ben kendim seçeyim derseniz, menüde yok yok. Gözlemeden menemene, granoladan kruvasana ve pancake’e kadar burada her damak zevkine hitap edecek bir ürün var.
Deniz ve martıların eşliğinde kahvaltınızı beklerken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. Zaten hizmet çok hızlı ve kısa süre içerisinde en taze ürünlerden yapılmış kahvaltı tabakları masanıza servis ediliyor. Fakat çok popüler ve sevilen bir mekan olmasının bir dezavantajı var. O da kahvaltı için masa kullanımına yalnızca iki saat izin veriyor olmaları. Eğer hafta sonu deniz kıyısındaki bir masada kahvaltı yapmak istiyorsanız ya rezervasyon yaptırmanız ya da çok erken saatte gelmeniz gerekiyor. Çünkü deniz kıyısındaki masalara çok fazla talep var.
Gazebo Sarıyer’de kahvaltı çeşitliliği insanı şaşırtacak cinsten. Özellikle pek çok insan için kahvaltının en önemli parçası olan peynir çeşitleri ve damağınızı şenlendirecek reçelleri keyfinize keyif katıyor. Denize karşı yapılan sınırsız çay keyfi de cabası! Her şeyden önemlisi, alanında uzman servis elemanları sayesinde kahvaltı keyfiniz boyunca hızlı ve güler yüzlü bir hizmet alıyorsunuz. Tüm bu detaylar bir araya geldiği zaman, Gazebo tercih edebileceğiniz en iyi kahvaltıcılardan bir tanesi oluyor.
Yeniköy haftada üç - dört kez farklı mekanlarına uğradığım ve Sarıyer’de yaşadığım için bana şanslı hissettiren bir yer. Gazebo’nun içinde yer aldığı tarihi Faruk Sezer Yalısı da hem Yeniköy hem de Boğaz’a güzel bir kompliman niteliğinde. Zevkler tartışılmaz fakat Yeniköy sahil yolunda hoşlanmayacağınız mekan pek yok gibi. Girdiğiniz mekanda bir şeyler ters gittiyse de iki dakika denizi izleyip unutuyorsunuz zaten. Alt katı kafe - restoran olarak hizmet verirken, biraz daha lüks dekore edilmiş üst katı ise daha ziyade iş, nişan - düğün, doğumgünü yemekleri gibi özel davetler için rezerve ediliyor. Güzel bir sohbet, keyifli bir yemek ve efil efil Boğaz esintisiyle dolu bir akşam hayal ediyorsanız, burası denemeniz gereken bir yer.
Boğaz manzarasından sıkıldıkça sevimli bahçesindeki “gazebo”ya, oradan sıkılınca tekrar denize dönersiniz. Açık konuşmak gerekirse, restoran aynı güzellikte fakat eskiden daha nezih ve daha keyifli geliyordu Gazebo. Bir sene kadar önce kahvaltı ve kahve için son bir iki gidişimde aynı servisi ve rahatlığı yakalayamadım ama en iyisi kendiniz gidip karar vermeniz. Dünya mutfağı lezzetlerinden oluşan menüde noodle ve risottolar, salatalar, makarnalar, et ve balık yemekleri, sandviçler, tatlılar, beyaz ve kırmızı şaraplar bulunuyor.
Yeniköy genelde park açısından zor bir yer değil. Vale yerine sahil boyunca yol üstünde park yasağı bulunmayan bir yere park edebilirsiniz.