Karadeniz Bölgesi'ndeki Gezilecek Yerler
Türkiye'nin kuzeyinde yer alan ve eşsiz doğal güzellikleriyle büyüleyen Karadeniz Bölgesi, seyahat tutkunlarının mutlaka keşfetmesi gereken bir hazine. Yeşilin bin bir tonuyla bezeli yemyeşil yamaçları, göz alabildiğine uzanan çay bahçeleri, mis gibi tertemiz havası ve eşsiz kültürel zenginlikleriyle ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim vadediyor.
Karadeniz'in büyüleyici coğrafyasında, doğayla iç içe geçireceğiniz her anın tadını çıkarırken, bölgenin zengin tarihini ve otantik yaşam tarzını da yakından tanıma fırsatı bulacaksınız. Yöre insanının sıcakkanlı misafirperverliği, geleneksel lezzetleri ve samimi sohbetleri, sizi kendinizi evinizde hissettirecek.
Karadeniz Bölgesi'nin sunduğu sayısız gezilecek yer arasından, size en uygun olanı seçmekte zorlanabilirsiniz. İster huzur dolu bir doğa kaçamağı, ister heyecan dolu bir macera, isterseniz de keşfedilmeyi bekleyen tarihi ve kültürel hazineler... Hepsi bu muhteşem coğrafyada sizi bekliyor.
Gelin, Karadeniz'in büyüsüne kapılın ve unutulmaz bir seyahate çıkın. Doğanın kucağında geçireceğiniz her an, size hayatın gerçek değerlerini hatırlatacak. Stresinizden arınıp, iş hayatının yoğun temposundan uzaklaşarak kendinizi şımartın. Karadeniz Bölgesi'ndeki gezilecek yerleri keşfederken, hayatınıza yepyeni renkler katacak ve taze bir başlangıç yapma şansı yakalayacaksınız.
Siz de bu eşsiz deneyimi yaşamak ve Karadeniz'in saklı cennetlerini keşfetmek için fazla beklemeyin. Sevdiklerinizle birlikte unutulmaz bir yolculuğa çıkın ve bu muhteşem coğrafyanın sizlere sunduğu her anın tadını çıkarın. Karadeniz Bölgesi, tüm güzellikleriyle sizi bekliyor!
Karadeniz Bölgesi'nin Gezilecek En İyi Yerleri
Karadeniz Bölgesi, eşsiz doğal güzellikleri, zengin kültürel mirası ve misafirperver insanlarıyla gezginlerin ilgisini çekmeye devam ediyor. Bu büyüleyici coğrafya, ziyaretçilerine unutulmaz deneyimler yaşatacak pek çok muhteşem lokasyona ev sahipliği yapıyor. Yemyeşil doğası, enfes yöresel lezzetleri, tarihi dokusu ve sıcakkanlı atmosferiyle Karadeniz'in keşfedilmeyi bekleyen sayısız hazinesi var.
Bölgenin en popüler ve gezilmeye değer yerleri arasında, doğa harikası milli parklar, şelaleler, yaylalar ve kanyonlar başı çekiyor. Bu noktalarda, doğayla iç içe geçireceğiniz eşsiz anlar, size hayatın stresinden ve yoğun temposundan uzaklaşma fırsatı sunacak. Yemyeşil ormanların arasında yürüyüş yaparken, gürül gürül akan derelerin sesini dinleyip, tertemiz dağ havasını ciğerlerinize çekebileceksiniz. Burada, huzurun ve dinginliğin gerçek anlamını kavrayacaksınız.
Tarih ve kültür tutkunları için de Karadeniz'de keşfedilecek pek çok değerli miras var. Bölgenin kadim geçmişine tanıklık eden antik kentler, kaleler ve müzeler, sizlere zamanda yolculuk yapma imkanı sunuyor. Bu noktalarda, Karadeniz'in zengin tarihini ve kültürel dokusunu yakından inceleyebilir, geçmiş medeniyetlerin izlerini sürebilirsiniz.
Uzungöl Doğal güzelliği ile turistlerin en çok ilgisini çeken destinasyonlardan bir tanesi olan Uzungöl, Trabzon’a yaklaşık 100 km uzaklıkta bulunan Çaykara beldesi sınırları içindedir. Türkiye'nin Amazonu denilebilecek kadar yemyeşil yağmur ormanlarının bulunduğu, Soğanlı ve Kaçkar Sıradağları’nın birleşim noktasında bulunmaktadır.
Abant Bolu’nun turistik açıdan en gözde bölgelerinin başında gelen Abant, doğa tutkunları için adeta bir yeryüzü cenneti. Balayı çiftlerinden doğa kaçamağı yapmak isteyenlere, adrenalin sporlarına tutkun olanlardan biraz huzur ve dinginlik arayanlara kadar, herkese hitap edebilecek bir zenginliğe ve güzelliğe sahip.
Abant Gölü Bolu'nun en büyüleyici doğal güzelliklerinden biri olan Abant Gölü, eşsiz manzarası ve sunduğu aktivite seçenekleriyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. Şehrin stresinden uzaklaşmak ve doğayla iç içe huzurlu vakit geçirmek isteyenler için ideal bir kaçış noktası olan Abant, her mevsim ayrı bir güzelliğe bürünüyor.
Ziraat Botanik Çay Bahçesi Binbir farklı doğal güzellikleri aynı sınırlar içinde buluşturmuş olan Rize, doğayla iç içe vakit geçirmeyi sevenler için dört başı mamur bir keşif cenneti. Burada uzun haftalar geçirseniz dahi Rize’de gizlenmiş olan tüm doğal güzellikleri keşfetmeniz neredeyse imkansız.
Hamsiköy Trabzon’da sütlaç denilince akla gelen destinasyon olan Hamsiköy, kelime olarak “beş köy” anlamına geliyor. Trabzon’un Maçka ilçesinde yer alan Hamsiköy’e Gümüşhane yolu üzerinden ulaşabilirsiniz. Hamsiköy yalnızca sıradan bir köy olmaktan çok daha fazlasıdır.
Dipsizgöl Tabiat Parkı Kastamonu’nun Tosya ilçesinin Çiftler Köyü sınırlarında bulunan Dipsizgöl Tabiat Parkı, yaklaşık 5 hektarlık bir alana sahip. 2011 yılından bu yana tabiat parkı statüsü taşıyan park, Batı Karadeniz’in ekoturizm bakımından en çok ilgi gören destinasyonları arasında yer alıyor.
Çakraz Bartın ev sahipliği yaptığı doğal güzelliklerin zenginliği sayesinde zaten başlı başına Batı Karadeniz’in en turistik kentlerinden biri. Ancak Bartın’ı da turistik açıdan gördüğü ilgi bakımından bir sıralamaya tabi tutarsak, Amasra ilçesinin ilk sırada yer aldığını söyleyebiliriz.
Küpkaya Kanyonu Ordu’nun Ulubey ilçesine bağlı Kardeşler Köyü’nün sınırları içinde bulunan Küpkaya Kanyonu, kentin ev sahipliği yaptığı en büyüleyici doğal güzelliklerden biri. Karadeniz’in yemyeşil doğası ile sarıp sarmalanan bu doğa harikası hem yerli ve yabancı turistlerin hem de adrenalin sporlarını seven kişilerin ilgi odağı haline gelmiş durumda.
Bolaman Kalesi Ordu’nun Fatsa ilçesine bağlı Bolaman beldesinde yer alan Bolaman Kalesi, kent merkezinden yaklaşık 30 kilometre mesafede bulunan ilginç bir tarihi yapı. Beldenin denize doğru hafifçe giren burnunun üzerine ve zincirleme şekilde inşa edilmiş. Kalenin inşa tarihi hâlen net olarak bilinmiyor.
Kaçkar Dağları Milli Parkı 1994 yılından beri milli park statüsüne sahip olan Kaçkar Dağları Milli Parkı, Rize’nin Çamlıhemşin sınırları içinde bulunuyor. İlçe merkezine yaklaşık 16 kilometre uzaklıkta olan milli parkın bir bölümü hem Artvin’e hem de Erzurum’a kadar uzanıyor. Kaçkar Dağları Milli Parkı’nın içinde toplamda dokuz farklı köy ve otuz üç farklı yayla yerleşimi mevcut.
Karagöl Sahara Milli Parkı Artvin’in Şavşat ilçesi sınırlarında bulunan ve ilçe merkezine 25 kilometre uzaklıkta yer alan Karagöl Sahara Milli Parkı, 1994 yılından bu yana milli park statüsüne sahip. 3251 hektarlık bir alana yayılan milli park, başta yaz ayları olmak üzere yılın neredeyse her döneminde bölge halkından yoğun ilgi görüyor.
Borçka Karagöl Tabiat Parkı Artvin’in Borçka ilçesi sınırları içinde bulunan Borçka Karagöl Tabiat Parkı, çevre sakinlerinin doğaya olan özlemlerini gidermek için sık sık ziyaret ettikleri bir adres. 2002 yılından beri tabiat parkı statüsüne sahip olan bu doğa harikası Artvin şehir merkezine 57 kilometre, Borçka’nın ilçe merkezine ise 25 kilometre uzaklıkta konumlanıyor.
Yenice Ormanları Karabük’ün Yenice ilçesi sınırları içinde bulunan ve ismini de ilçeden alan Yenice Ormanları, ülkemizin blok haldeki en büyük ormanlarından biri. El değmemiş ve büyüleyici doğasıyla ziyaretçileri kendine hayran bırakan bu doğa cenneti, ev sahipliği yaptığı yaban hayatı ve biyolojik çeşitlilik bakımından da ilgi odağı haline gelmiş durumda.
Abant Gölü Tabiat Parkı Abant Gölü, Bolu’nun il merkezine yaklaşık 34 kilometre uzaklıkta bulunan ve Abant Dağları’nın üstünde oluşmuş olan bir birikinti ve krater gölü. 127 hektarlık bir alana yayılan gölün derinliği 18 metreye kadar ulaşıyor. 1988 yılından beri koruma altında olan Abant Gölü Tabiat Parkı da içinde, yükseklikleri 1400-1700 metre aralığında değişiklik gösteren irili ufaklı birçok tepeyi barındırıyor.
Yedigöller Milli Parkı 1965 yılından bu yana milli park statüsüne sahip olan Yedigöller Milli Parkı, 1642 hektarlık bir alana yayılan Yedigöller Havzası’nı kapsıyor. İçinde barındırdığı doğal güzellikler ve yemyeşil atmosferi bakımından gerçek bir yeryüzü cenneti olarak değerlendirilen bu havza, Bolu’nun Merkez ilçesi sınırlarında bulunuyor.
Sülüklü Göl Yaklaşık 300 yıl önce bir heyelanın düşmesi sonucunda oluşan Sülüklü Göl, Bolu’nun Mudurnu ilçesinde bulunan Akyokuşkavağı Köyü’nde yer alıyor. Gölün ilçe merkezine olan uzaklığı 50, Mudurnu-Akyazı yoluna olan mesafesi ise yaklaşık 9 km. Sülüklü Göl’ün ismi geçmişte içinde yaşayan sülüklerden geliyor.
Koçkayası Tabiat Parkı Giresun’un Dereli ilçesindeki Kümbet Köyü sınırları içinde yer alan Koçkayası Tabiat Parkı, 2011 yılından beri tabiat parkı statüsüyle koruma altında. Yaklaşık 350 hektar genişliğindeki park, hem içinde barındırdığı doğal ve kültürel değerler, hem de açık hava rekreasyonu bakımından son derece özel bir alan olma özelliğini taşıyor.
Alaçam Mübadele Müzesi Samsun’un Alaçam ilçesine bağlı Çeşme Mahallesi’nde ve Samsun Sinop karayolunun 55. kilometresi üzerinde bulunan Alaçam Mübadele Müzesi, kentin turistik açıdan en çok ilgi gören müzeleri arasında. Alaçam’ın merkezinden kolayca ulaşım sağlanabilen bu tematik müzede etnografik eserler sergileniyor.
Asarkale ve Kaya Mezarları Samsun’un Bafra ilçesinin ev sahipliği yaptığı en büyüleyici doğal güzelliklerden biri, Derbent Barajı’nın inşa edilmesi sonucunda ortaya çıkan baraj gölü olabilir. Karadeniz’i baştan uca sarmalayan yemyeşil atmosferi bu gölün çevresinde de görebiliyoruz.
Çetinkaya Köprüsü Her şehir ve ilçe kendi tarihi içinde birçok farklı sebepten önem arz eden, onlarca ya da yüzlerce yıldır varlığını koruyabilmiş kıymetli eserlere ve yapılara ev sahipliği yapıyor. Samsun’un Bafra ilçesindeki en önemli tarihi yapılardan biri de Çetinkaya Köprüsü.
Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti Karadeniz baştan başa doğal güzelliklerle dolu bir yeryüzü cenneti. Ancak Karadeniz Bölgesi’ndeki doğal alanların, sahip oldukları özellikler bakımından daha da ayrı bir yerde durduğunu söylemek mümkün. Söz konusu alanlardan biri de Samsun’un 19 Mayıs, Bafra ve Alaçam ilçesi sınırları içinde kalan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti.
Tekkeköy Mağaraları İsmini Samsun’un içinde bulunduğu ilçesinden alan Tekkeköy Mağaraları ya da tam ismiyle Tekkeköy Mağaraları Arkeoloji Vadisi, kent sınırları içinde insanlık tarihinin izini sürmek için ziyarete edebileceğiniz en ilginç ve köklü noktalardan biri. Bildiğiniz üzere, Karadeniz coğrafyasında arkeoloji tarihinin izlerini neredeyse insanlığın yerleşim tarihinin başlangıcına kadar sürebiliyoruz.
Canik Oyuncak Müzesi Tarihçesi neredeyse insanlığın varoluşuna dek uzanan oyuncaklar, çağlar boyu hayatımızın önemli bir parçası oldu. Dünya genelinde yapılan çeşitli arkeolojik kazılarda ve çalışmalarda, tarihçesi M.Ö. 5. yüzyıla kadar uzanan oyuncak kalıntılarına rastlandığını biliyoruz.
Bandırma Gemi Müzesi Hepimizin bildiği gibi, Kurtuluş Savaşı’nın başlangıç tarihi, Atatürk ve silah arkadaşlarının Samsun’a ayak bastığı 19 Mayıs 1919 olarak kabul ediliyor. Bu tarihi ana ev sahipliği yapan Samsun’da da Milli Mücadele’nin izlerini sürmemize olanak tanıyan birçok önemli müze var.
Çakırlar Korusu Samsun’un sahil şeridinde bulunan ilçelerinden biri olan Atakum, aynı zamanda kentin turistik açıdan en çok ilgi gören noktaları arasında. Atakum sosyalleşme başlığında diğer ilçelere nazaran daha fazla keşif durağına ev sahipliği yapıyor. Atakum sahil yolu, belediyeye ait olan seyir tesisi ve kent ormanı gibi noktalar kent sınırlarından çıkmadan keyifli ve doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenlerin gönül rahatlığıyla rotasını çevirebileceği adresler arasında.
Sevgi Gölü Samsun’da hem kent sakinlerinin hem de şehri gezmeye gelen yerli ve yabancı turistlerin doğayla iç içe vakit geçirmenin keyfini çıkarabileceği birçok farklı keşif noktası var. Bunların kentin dört bir yanına dağıldığını söylemek mümkün ama özellikle Atakum ve İlkadım içinde binbir farklı keşif durağı yer alıyor.
Samsun Kent Müzesi Samsun’un İlkadım ilçesine bağlı Zafer Mahallesi’nde bulunan Samsun Kent Müzesi, şehrin turistik açıdan en popüler müzelerinden biri. Samsun’un demiryolu tarihi açısından büyük önem taşıyan bir yapının içine kurulmuş olan müze, 2011 yılında kentte düzenlenen Her Kente Kent Müzesi isimli Tarihi Kentler Birliği toplantısında hayata geçirilmiş bir projenin ürünü.
Samsun Panorama Müzesi Samsun’un İlkadım ilçesine bağlı Kale Mahallesi’nde bulunan Samsun Panorama Müzesi (diğer ismiyle Panorama Samsun Dijital Gösterim Merkezi), Karadeniz Bölgesi’nin üstü kapalı şekilde inşa edilen ilk panoramik müzesi olma unvanına sahip. Projesi 2014 yılının ilk yarısında Samsun Büyükşehir Belediyesi, Samsun İl Özel İdaresi ve Gençlik ve Spor Bakanlığı ortaklığında başlatılan müze, Yaşar Doğu Kapalı Spor Salonu’nun yenilenmesi sonucunda ziyaretçilerine kapılarını açmış. 2018 yılından beri ziyaretçilerini ağırlamayı sürdüren müze, ilk olarak Panorama 1919 Müzesi ismini taşıyordu.
Gazi Müzesi Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 tarihinde ayak bastığı Samsun, Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcına tanıklık etmesi sayesinde milli belleğimizde çok önemli bir yere sahip. Yine aynı sebepten, günümüzde Samsun’da hem Atatürk’ün siyasi ve askeri mücadelesinin hem de Kurtuluş Savaşı’nın izlerini sürmenize olanak tanıyan birbirinden değerli müzeler bulunuyor.
Atatürk Parkı ve Onur Anıtı Atatürk’ün on sekiz silah arkadaşıyla birlikte Bandırma Vapuru’na binerek Samsun’a ulaştığı an, yani 19 Mayıs 1919 tarihi, milli tarihimizdeki en önemli anlardan biri. Hepimizin de bildiği üzere, Samsun’a ayak basıldığı an Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcı olarak kabul ediliyor.
Kurtuluş Yolu (Tütün İskelesi) Ülkemizin bağımsızlığını ve özgürlüğünü kazanması uğruna ulu önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından başlatılan Kurtuluş Savaşı, içinde yaşadığımız coğrafyanın yüzlerce farklı noktasında izini hâlen sürebildiğimiz bir kahramanlık destanı. Hepimizin bildiği üzere, Kurtuluş Savaşı’nın başladığı anın Mustafa Kemal Paşa ve on sekiz silah arkadaşının 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’a ayak bastığı an olduğu kabul ediliyor.
Nebiyan Yaylası Samsun’un 19 Mayıs ilçesi sınırları içinde kalan Nebiyan Yaylası ve Nebiyan Dağı, kentin en büyüleyici doğal güzellikleri arasında. İlçe merkezine yaklaşık 30 kilometre uzaklıkta bulunan yaylada her mevsim birbirinden etkileyici doğa manzaralarıyla karşılaşmak mümkün.
Ladik Akdağ Kış Sporları Merkezi Ladik Akdağ Kış Sporları Merkezi ya da yaygın bilinen diğer ismiyle Akdağ Kayak Merkezi, Samsun’un Ladik ilçesinde bulunan popüler bir tesis. Ladik ilçesinin sırtında bulunan ve uzunluğu 1800 metreye ulaşan Akdağ, kış aylarında karlarla kaplandığını zaten ismiyle de fark ettiriyor.
Amisos Tepesi Samsun’un İlkadım ilçesine bağlı Baruthane Mahallesi’nde bulunan Amisos Tepesi, Karadeniz’in büyüleyici manzaralarına tanıklık etmek için kentte rotanızı çevirebileceğiniz en ideal adreslerden biri. Samsun Sinop karayolu üzerinde kalan ve kent merkezine yaklaşık 4 kilometre uzaklıkta olan bu tepe, geçmişte Baruthane Tepesi olarak da adlandırılıyordu.
Amazon Köyü Yunan mitolojisinde tümüyle kadın savaşçıların oluşturduğu bir ulus olarak nitelendirilen Amazonların öyküsüne birçoğumuz aşinayız. Daha iyi ok ve yay kullanmak adına bir memelerini kesen bu savaşçı ve anaerkil toplum, Heredot ve Apollon gibi birçok önemli tarihçiye göre Samsun’un doğusunda ve Ordu’nun sınırları içinde kalan Terme’de (eski ismiyle Temiskira) yaşarmış.
Göğceli Camii İsmi bazı kaynaklarda Gökçeli Camii olarak da geçen Göğceli Camii, Samsun’un Çarşamba ilçesi sınırları içinde bulunan çok kıymetli bir ibadethane. Göğceli Mezarlığı’nın içinde yer alan bu tarihi cami, aslında ülkemizin en eski ibadethanelerinden biri.
Şahinkaya Kanyonu Ülkemizdeki ikinci büyük kanyon olma unvanına sahip olan Şahinkaya Kanyonu, Samsun’un Vezirköprü ilçesi sınırları içinde yer alıyor. Büyüklük sıralamasında Ulubey Kanyonu’nu takip eden bu doğa harikası Altınkaya Barajı’nın da en derin noktasını oluşturuyor.
Havza Atatürk Evi Müzesi Atatürk ve silah arkadaşlarının 19 Mayıs 1919 tarihinde Bandırma Vapuru’yla geldikleri Samsun’a ayak bastıkları an, Kurtuluş Savaşı’nın ve Milli Mücadele tarihimizin de başlangıcı kabul ediliyor. Bu nedenle her birimiz için Samsun çok önemli bir yere sahip.
Paşakonağı Yaylası Giresun, tıpkı Doğu Karadeniz’de yer alan diğer tüm kentler gibi, birbirinden güzel yaylalara ev sahipliği yapan bir şehir. Her ne kadar Dereli ilçesinde bulunan Kümbet Yaylası ve Kulakkaya Yaylası turistik açıdan çok daha popüler olsa da, aslında Bulancak ilçesinde de yeryüzü cenneti olarak nitelendirebileceğimiz bir yayla gizli: Paşakonağı Yaylası.
Tirebolu Kalesi Giresun’un Tirebolu ilçesinin merkezinde yer alan Tirebolu Kalesi, ismi Saint Jean Kalesi olarak da geçen tarihi bir yapı. İlçenin kuzey tarafında kalan tarihi kale, yüzölçümü bakımından çok büyük değil. Denizin üzerindeki bir yarımadada bulunuyor ve bölgenin en etkileyici tarihi eserlerinden birini oluşturuyor.
Şebinkarahisar Meryem Ana Manastırı Giresun’un Merkez ve Dereli ilçelerinde doğal güzellikler daha çok ön plana çıkarken, Şebinkarahisar ilçesinde de tarihi yapıların turistik açıdan yoğun ilgi gördüğünü gözlemleyebiliyoruz. Şebinkarahisar’ın ev sahipliği yaptığı en önemli tarihi yapıların başında da Meryem Ana Manastırı geliyor.
Şebinkarahisar Atatürk Evi ve Müzesi Ülkemizin hemen hemen tüm kentlerinde, Mustafa Kemal Atatürk’ün söz konusu kenti ziyaret ettiğinde konuk olduğu ve/veya konakladığı evler müzeye dönüştürülmüş durumda. Giresun’da da Şebinkarahisar ilçesi sınırları içinde Atatürk Evi ve Müzesi yer alıyor.
Kulakkaya Yaylası Hem Doğu hem de Batı Karadeniz sınırları içinde, ev sahipliği yaptıkları doğal güzellikleri bakımından birbirleriyle yarışan onlarca farklı yayla mevcut. Ülkemize ekoturizm başlığında da çok önemli katkılar sağlayan bu güzeller güzeli yaylaların birçoğunda konaklama, yeme içme ve spor aktiviteleri yapma olanakları da yer alıyor.
Kümbet Yaylası Doğu Karadeniz’de bulunan diğer tüm kentler gibi, Giresun da doğal güzellikleri bakımından dört dörtlük bir keşif cenneti olarak nitelendirilebilir. Karadeniz’in hırçın doğası sayesinde bu kentlerin her biri birer yeryüzü cennetini andırıyor. Giresun’da da birbirinden görkemli yaylaları, şelaleleri, vadileri, gölleri ve hatta travertenleri yakından inceleyebiliyor; onların müthiş atmosferinde vakit geçirerek kent hayatının tüm stresinden uzaklaşabiliyorsunuz.
Göksu Travertenleri Giresun’un Dereli ilçesi birbirinden etkileyici doğal güzelliklere ev sahipliği yapıyor. Bunların da birçoğu ilçe merkezine 13 kilometre mesafedeki Kuzalan Tabiat Parkı’nın içinde toplanmış durumda. Yaklaşık 482 hektarlık bir alanı kaplayan tabiat parkı, ismini ev sahipliği yaptığı Kuzalan Şelalesi’nden alıyor.
Kuzalan Tabiat Parkı ve Mavi Göl Giresun’un merkezine 45 kilometre uzaklıkta ve Dereli ilçesi sınırları içinde bulunan Kuzalan Tabiat Parkı, ismini ev sahipliği yaptığı görkemli Kuzalan Şelalesi’nden alıyor. İlçe merkezinden 13 kilometre mesafedeki Alancık Köyü’nde bulunan tabiat parkı yaklaşık 482 hektarlık büyük bir alana yayılıyor.
Gelin Kayası Doğa karşımıza her zaman büyüleyici güzellikleriyle, ancak kimi zaman da ilginç görünümlü oluşumlarıyla çıkıyor. Dikkatli baktığımızda çeşitli figürlere benzediğini görebileceğimiz çiçekler ya da ağaç dalları, ilginç pozisyonlarda duran kayalıklar, gizemli mağaralar, değişik renkteki göller ve dereler… Dünyanın birçok farklı yerinde ilgi çekici ve nasıl oluştuğunu merak ettiğimiz jeolojik oluşumlara rastlamak mümkün.
Giresun Çocuk Kütüphanesi Giresun’un Merkez ilçesine bağlı Çınarlar Mahallesi’nde yediden yetmişe herkesin ilgisini çekebilecek bir kütüphane var: Giresun Çocuk Kütüphanesi. Her ne kadar çocuklar için tasarlanmış bir kütüphane olsa da, kentin önemli tarihi yapılarından birinin içinde bulunması sebebiyle yerli ve yabancı turistlerin de ilgisini çekiyor. Giresun Çocuk Kütüphanesi’nin içinde bulunduğu yapı 1850 ile 1900 yılları arasında Katolik Kilisesi olarak inşa edilmiş.
Giresun Adası Doğu Karadeniz’in en keyifli ve etkileyici kentlerinden biri olan Giresun, hem doğal güzellikleri hem de tarihi yapılarıyla çok zengin bir mirasa sahip. Bu mirasın içinde, önemli tarihi kalıntılara ev sahipliği yapan ve bugüne dek mitolojik efsanelere de konu olmuş olan Giresun Adası da bulunuyor.
Giresun Müzesi Giresun’un en önemli ve turistik açıdan ilgi gören müzelerinin başında gelen Giresun Müzesi, Merkez ilçesine bağlı Zeytinlik semtinin sınırları içinde. Bu semt de zaten başlı başına önemli bir keşif durağı ve eski ismi Gogora. Müzeye ev sahipliği yapan tarihi yapı da ilk olarak Aziz Nikola Kilisesi olarak inşa edilmiş ve ilerleyen süreçte mahallenin ismiyle anılmaya başlanınca Gogora Kilisesi adını almış.
Zeytinlik Zeytinlik, Giresun’un Merkez ilçesine bağlı tarihi bir semt. Eski ismi Gogora Mahallesi olan bu semt uzun yıllardır üçüncü derece kentsel sit alanı statüsünde. Bu statüyü almasının en önemli sebebi de günümüzden yaklaşık 200 yıl önce Avrupa’dan özel olarak getirtilen malzemelerle inşa edilmiş, senelerde Türkler ve Rumların bir arada huzur içinde yaşadığı tarihi evlere ev sahipliği yapması.
Topal Osman Ağa Anıt Mezarı (Osmanağa Kabri) Giresun’un turistik açıdan en gözde duraklarından biri olan Giresun Kalesi, Topal Osman Ağa Anıt Mezarı’na da ev sahipliği yapıyor. Halk arasında Osmanağa Kabri olarak da adlandırılan anıt mezar, Milli Mücadele kahramanı Topal Osman Ağa’nın gelecek nesillere de tanıtılması ve usulünce anılması açısından büyük önem taşıyor. 1883 yılında Giresun’da dünyaya gelen Osman Ağa, daha gençlik yılarındayken zekası ve azmi sayesinde yakın çevresinde “ağa” olarak anılmaya başlanmış.
Giresun Kalesi Giresun’un hem turistik açıdan en popüler duraklarından hem de en önemli tarihi yapılarından birini oluşturan Giresun Kalesi, kenti ikiye bölen yarımadanın en yüksek noktasındaki bir volkanik kayalığın üzerinde bulunuyor. Kent manzarasını da çok iyi gören bir konuma sahip olan kalenin ne zaman inşa edildiğine dair net bir bilgiye hâlen ulaşılabilmiş değil.
Uluyayla Batı Karadeniz’in turistik açıdan en gözde kentlerinden biri olan Bartın, başta Amasra olmak üzere birbirinden popüler keşif duraklarına ev sahipliği yapıyor. Bu cümleyi Karadeniz Bölgesi’ndeki neredeyse tüm kentler için kurmak mümkün ama Bartın’ın doğal güzellikleri hakikaten büyüleyici zenginlikte.
Tarihi Kemere Köprüsü Bartın’ın Amasra ilçesine yaklaşık üç bin yıldır varlığını koruyan ve artık çoğunlukla yıkıntılardan oluşsa da ilçenin simgelerinden birine dönüşmüş olan kadim bir yapı var: Amasra Kalesi. Amasra Kalesi, Cenevizliler tarafından inşa edilmiş olsa da ilerleyen yüzyıllarda Bizans ve Osmanlı devletleri tarafından da kapsamlı onarımlardan geçirilmiş.
Galla Pazarı Pazarlar, hem bizim hem de farklı coğrafyaların kültürlerinde asırlardır çok önemli bir yere sahip. Geleneksel alışveriş kültürünün korunmasının yanı sıra, sosyal ve ekonomik yaşamın gelişmesinde de çok önemli bir rol oynuyorlar. Günümüzde ülkemizin birçok kentinde de hâlen pazar kültürü yaşatılıyor.
Kemal Samancıoğlu Etnografya Müzesi Etnografya müzeleri bir kentin kültürel, ekonomik ve sosyal tarihinin izlerini sürmek isteyenler için ideal başlangıç noktalarından biri. Kent tarihine dair detaylı ipuçları almak istediğiniz anda rotanızı doğruca o şehrin etnografya müzesine çevirebiliyorsunuz.
Balamba Tabiat Parkı Bartın’ın Merkez ilçesi sınırları içinde bulunan Balamba Tabiat Parkı, hem merkezi konumu hem de ev sahipliği yaptığı nice doğal güzellik sayesinde uzun yıllardan beri yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağında. Kent sakinlerinin de doğayla iç içe vakit geçirmek istediklerinde sıklıkla ziyaret ettiği bu doğa harikası, 2011 yılının ortalarında tabiat parkı olarak tescil edilmiş.
Tarihi Bartın Evleri Karadeniz’in doğal güzellikleriyle ün salmış kentlerinden biri olan Bartın, aslında birbirinden kıymetli sivil mimari örneklerine de ev sahipliği yapıyor. Bartın’ın kent merkezinde çoğunluğu ortalama bir buçuk iki asırlık olan çok sayıda tarihi ev mevcut.
Bartın Kent Müzesi Bartın’ın merkezinde 2018 yılından beri ziyaretçilerini ağırlayan Bartın Kent Müzesi, kentin en çok ilgi gören müzelerinin başında geliyor. Müzeye ev sahipliği yapan bina ilk olarak 1885 yılında Rüştiye Mektebi olarak inşa edilmiş. 1924 ile 1947 yılları arasında Cumhuriyet Mektebi olarak kullanıldıktan sonra, 1953 ile 2008 yılları arasında da Bartın Belediye Binası’na ev sahipliği yapmış.
Boztepe Adası Bartın’ın Amasra ilçesi hem tarihi mirası hem de coğrafi konumu ve doğal güzellikleri bakımından çok dikkat çekici bir yerleşim yeri. Karadeniz kıyısında yer alması, bölgenin hırçın ve büyüleyici doğasından fazlasıyla nasibini alması, antik çağlardan bu yana yerleşim yeri olarak kullanılması ve yarımadasıyla ziyaretçilerini ilk görüşte kendine hayran bırakmayı başarıyor.
Çekiciler Çarşısı Bizim kültürümüzde çarşı pazar geleneği asırlar öncesine kadar uzanıyor. Bu kültürün günümüzde de yaşatılması sayesinde ülkemizin tüm kentlerinde yöresel pazarlara ve tarihi çarşılara rastlayabiliyoruz. Söz konusu Bartın olduğunda da bu başlıkta iki önemli alışveriş durağı ortaya çıkıyor: Galla Pazarı ve Çekiciler Çarşısı.
Amasra Müzesi Bartın’ın Amasra ilçesi tarih boyunca nice önemli medeniyete ev sahipliği yapmış olan ve tarihçesi antik çağlara kadar uzanan bir yerleşim yeri. Bu sebeple de Amasra ve civarında uzun yıllar boyunca yapılan kazı çalışmalarında çok sayıda önemli eser ele geçirilmiş.
Ulukaya Şelalesi Batı Karadeniz’in tüm kentlerinde doğanın bize armağan ettiği sayısız güzelliği yakından keşfetmek mümkün. Yaylalardan şelalelere, ormanlardan vadilere, kanyonlardan milli parklara kadar; bu coğrafyada doğa tutkunlarını ilk bakışta büyüleyebilecek envai çeşit keşif durağı yer alıyor.
Küre Dağları Milli Parkı Bartın ve Kastamonu illerinin sınırları içinde yer alan Küre Dağları Milli Parkı, WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) tarafından 1988 yılında Avrupa Ormanları’ndaki koruma öncelikli alanların arasında seçilmiş bir bölge. Bundan 12 sene sonra da milli park olarak ilan edildi.
Güzelcehisar Lav Sütunları Aktif volkanlardan akan lavların zaman içinde soğuması ve kristalize olması sonucunda meydana gelen lav sütunları, dünya genelinde nadir rastlanan doğal oluşumlardan biri. Kuzey İrlanda, Amerika’nın Kaliforniya eyaleti ve İskoçya’da görülebilen bu kıymetli oluşumlar, ülkemizde de yalnızca Bartın’ın Merkez ilçesine bağlı Güzelcehisar sahili üzerinde bulunuyor.
Amasra Kalesi Bartın’ın Amasra ilçesinin en dikkat çekici tarihi yapılarının başında gelen Amasra Kalesi, Bizans döneminden günümüze dek ulaşmayı başarmış bir yapı. Aslında bu kale iki ana külteden oluşuyor. Bunlardan biri Boztepe’de bulunan Sormagir Kalesi, diğeri de Amasra’da bulunan Zindan Kalesi.
Aynalı Mağara Amasya’nın Merkez ilçesine bağlı Ziyaret beldesinde bulunan Aynalı Mağara’nın tarihçesi, M.Ö. 2. yüzyıla, Helenistik Çağ’a dek uzanıyor. Merkeze yaklaşık 3.3 kilometre uzaklıkta konumlanan bu mağara, oldukça başarılı bir şekilde işlenmiş ve tamamlanmış bir forma sahip.
Perşembe Yaylası Ordu’nun Aybastı ilçesi sınırları içinde ve ilçe merkezinden 17 kilometre uzaklıkta bulunan Perşembe Yaylası, adeta yeryüzü cennetini andıran bir doğa harikası. Bu yaylada yerleşim tarihi çok eskilere dayanıyor. Bunu Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde Perşembe Yaylası’nda kurulan ve yaylayla aynı ismi taşıyan panayırdan söz etmesinden de anlayabiliyoruz.
Çamaş Kanyonu Ülkemizin en uzun dere kanyonunun Ordu’da bulunduğunu biliyor muydunuz. Uzunluğuyla 2023 yılında Guinness Rekorlar Kitabı’na da aday olan Çamaş Kanyonu, Ordu’nun Çamaş ilçesi sınırları içindeki Budak Köyü’nde bulunuyor. İlçe merkezine olan uzaklığı 5-6 kilometre civarında.
Çambaşı Yaylası Karadeniz Bölgesi’nin en önemli ve turistik yaylalarından biri olan Çambaşı Yaylası, Ordu’nun Kabadüz ilçesi sınırları içinde bulunuyor. Karadeniz yaylalarının birçoğu yalnızca ilkbahar ve yaz aylarında turistik açıdan ilgi görürken, Çambaşı Yaylası’nın kış turizmi için de uygun bir ortama sahip olması oldukça önemli bir avantaj.
Yaşayan Kültürel Miras Müzesi Ünye Müze Evi ismiyle de bilinen Yaşayan Kültürel Miras Müzesi, kentin somut olmayan kültürel mirasının korunması ve gelecek nesillere daha iyi aktarılabilmesi amacıyla kurulmuş. Ülkemizde UNESCO logosunu kullanma yetkisi bulunan tek müze olmasının yanı sıra; yaşayan kültürel miras müzesi kategorisinde de Karadeniz Bölgesi’ndeki tek örneği oluşturuyor.
Asarkaya Kent Ormanı Ordu’nun Ünye ilçesinde bulunan Asarkaya Kent Ormanı, Karadeniz Bölgesi’ndeki denize en yakın konuma sahip mesire alanı olma unvanına sahip. Sahil yolundan yalnızca üç kilometre uzaklıkta bulunan ormanın deniz seviyesinden yüksekliği 364 metreye ulaşıyor.
Ünye Kalesi Yaklaşık 2500 yıldır varlığını koruyan Ünye Kalesi, diğer ismiyle Çaleoğlu Kalesi, Ordu kentinin ev sahipliği yaptığı en eski tarihi yapılardan biri. Ünye ilçesinde ve Ünye Niksar karayolunun 7. kilometresinden sapan yolun sonunda bulunan bir tepenin üstünde yer alıyor.
Ohtamış Şelalesi Karadeniz Bölgesi’ndeki en büyük şelale olma unvanına sahip olan Ohtamış Şelalesi, Ordu’nun Ulubey ilçesine bağlı Ohtamış Köyü sınırları içinde bulunuyor. İlçe merkezine 20 kilometre, kent merkezine ise 38 kilometre uzaklıkta yer alan bu görkemli şelale, uzun yıllardan beri yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağında.
Hoynat Adası Ordu’nun Perşembe ilçesine bağlı küçük bir ada olan Hoynat Adası, kentin turistik açıdan en çok ilgi gören doğal güzelliklerinden biri. Ramazan Köyü’nün sınırları içinde bulunan Hoynat Tüneli’nin hemen yanında yer alan ada, geçmiş yıllarda Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından projelendirildi ve bu kapsamda adada çevre düzenlemesi çalışmaları yapıldı.
Yason Kilisesi Ordu’nun Perşembe ilçesine bağlı Çaytepe Köyü’nde bulunan Yason Burnu, kentin manzarası en güzel doğal alanlarından biri. İlçe merkezinden 15 kilometre uzaklıktaki yarımada, aynı zamanda Karadeniz sahili üzerindeki tek kiliseli yarımada olma unvanına da sahip.
Yason Burnu Tüm Karadeniz sahili boyunca üzerinde bir kilise bulunan tek yarımada olma özelliğini taşıyan Yason Burnu, Ordu’nun ev sahipliği yaptığı en büyüleyici doğal alanlardan biri. Perşembe ilçesi sınırları içinde ve ilçe merkezinden 15 kilometre uzaklıktaki Çaytepe Köyü’nde yer alan burun, hem ikinci derece doğal hem de birinci derece arkeolojik sit alanı statüsünde.
Gaga Gölü Tabiat Parkı Karadeniz’in müthiş doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenlerin gönül rahatlığıyla ziyaret edebileceği Gaga Gölü Tabiat Parkı, Ordu’nun Fatsa ilçesinin merkezinden yaklaşık 10 kilometre uzaklıkta. Gaga Gölü ve çevresi uzun yıllardır hem birinci hem de üçüncü derece sit alanı statüsünde.
Gölköy Kalesi Ordu’nun Gölköy ilçesi sınırları içinde ve ilçe merkezine yaklaşık 4 kilometre uzaklıktaki Kale Mahallesi’nde bulunan Gölköy Kalesi, kentin ev sahipliği yaptığı en eski ve görkemli tarihi yapılardan biri. 1997 yılında UNESCO’nun Dünya Antik Eserler Listesi’ne de dahil ettiği bu etkileyici yapı M.Ö.
Karaoluk (Çiseli) Şelalesi Doğa tutkunları için harika bir keşif durağı oluşturan Karaoluk Şelalesi, diğer ismiyle Çiseli Şelalesi, Ordu’nun merkez ilçesi olan Altınordu’ya bağlı Karaoluk Köyü’nün sınırları içinde bulunuyor. Kentin gürültüsünden, kalabalık atmosferinden ve gri görünümünden uzaklaşarak biraz doğaya sığınmak istiyorsanız, gönül rahatlığıyla bu şelaleyi ziyaret edebilirsiniz.
Boztepe Ordu’nun seyir terası olarak da nitelendirebileceğimiz Boztepe, merkez ilçesi olan Altınordu’ya bağlı bir tepe. Deniz seviyesinden 450 metre yükseklikte bulunuyor ve bu muhteşem konumu sayesinde ziyaretçilerine göz alıcı şehir ve doğa manzaraları sunuyor.
Yoroz Kent Ormanı Ordu’nun Altınordu ilçesine bağlı Saraycık beldesinde bulunan ve ilçe merkezinden yaklaşık 20 kilometre mesafede yer alan Yoroz Kent Ormanı, ilçenin en gözde doğal güzelliklerinden biri. Zengin florası, yemyeşil atmosferi ve seyir terasıyla ün salmış olan bu doğa harikası yerli ve yabancı turistler tarafından da sıklıkla ziyaret ediliyor.
Taşbaşı Kilisesi Ordu’nun merkezini oluşturan Altınordu ilçesine bağlı Taşbaşı Mahallesi’nde ve kentsel sit alanı ilan edilmiş bir bölgede bulunan Taşbaşı Kilisesi, 1853 yılında bu bölgede yaşayan Ortodoks Hristiyanlar tarafından inşa edilmiş bir Rum kilisesi. 10 Nisan 2000 tarihinden beri çok amaçlı salon ve kültür merkezi olarak kullanılıyor.
Ulugöl Tabiat Parkı Hem Ordu’nun hem de Karadeniz coğrafyasının en keyifli doğal alanlarından birini oluşturan Ulugöl Tabiat Parkı, Ordu’nun Gölköy ilçesi sınırları içinde yer alıyor. Yemyeşil doğası ve zengin bitki örtüsüyle tüm ziyaretçilerini kendine hayran bırakmayı başaran tabiat parkı, ilçe merkezinden yaklaşık 14 kilometre uzaklıkta.
Paşaoğlu Konağı Etnografya Müzesi Ordu’nun Altınordu ilçesinde, yani kent merkezinde bulunan Paşaoğlu Konağı Etnografya Müzesi, şehrin turistik amaçla en çok ziyaret edilen duraklarından biri. Günümüzde müzeye ev sahipliği yapan tarihi konak 1896 yılında Paşaoğlu Hüseyin Efendi tarafından yaptırılmış.
Rize Atatürk Evi Müzesi Sahip olduğu ekoturizm olanakları ve alanlarıyla yalnızca ülkemizde değil, dünya çapında ünlü bir yerleşim yeri haline gelen Rize; her yıl yüz binlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor. Özellikle doğa tutkunlarının keşfetmeye doyamadığı bu kent birbirinden etkileyici yaylalara, şelalelere, milli parklara ve vadilere ev sahipliği yapıyor.
Rize Müzesi Karadeniz Bölgesi’ndeki turistik açıdan en gözde kentlerden biri olan Rize, birçoğumuzun aklına ilk olarak ev sahipliği yaptığı doğal güzelliklerle geliyor. Rize’nin eşsiz coğrafyasıyla dünya çapında ünlü olması da sürpriz değil elbette. Kent sınırları içinde her biri yeryüzü cennetini andıran yaylalar, vadiler, ormanlar, şelaleler ve milli parklar bulunuyor.
Rize Kalesi Ev sahipliği yaptığı büyüleyici doğal güzellikler sebebiyle birçoğumuzun aklına Rize dendiğinde ilk olarak yeryüzü cennetini andıran bir coğrafya gelse de, aslında bu kent oldukça zengin bir tarihi mirasa da ev sahipliği yapıyor. Elbette Rize’nin uçsuz bucaksız yaylaları, görkemli şelaleleri, yemyeşil vadileri ve koruma altındaki doğal alanları; yerli ve yabancı turistlerin öncelikli olarak keşfetmek istediği bölgeler arasında.
Ağaran Şelalesi Bir sonraki tatilinizi doğayla mümkün olduğunca iç içe olarak; ormanların, vadilerin, yaylaların ve şelalelerin kalbinde keşif yaparak geçirmeyi hayal ediyorsanız, Rize bunun için harika bir destinasyon seçeneği. Ülkemiz genelinde de ekoturizm ve yayla turizmi dendiğinde akla ilk gelen şehirlerden biri olan Rize’de, istisnasız her ilçede birbirinden büyüleyici doğal güzelliklerle karşılaşabiliyorsunuz.
Gürcüdüzü Yaylası Kent hayatının kalabalığından, telaşlı atmosferinden ve gri görünümünden bunalıp da doğaya sığınmak isteyenler için, Karadeniz Bölgesi dört dörtlük bir coğrafyaya sahip. Her biri birbirinden güzel ve ünlü onlarca farklı yaylaya ev sahipliği yapan bu coğrafya, ülkemizde ekoturizmin gelişmesinde de çok önemli bir rol oynuyor.
Çağrankaya Yaylası Ziyaretçilerine her mevsimde farklı güzellikler ve manzaralar sunan yaylalar, Karadeniz Bölgesi’nde turizmin gelişmesinde çok önemli bir role sahip. Özellikle Rize sınırları içinde, ünü dünya çapında duyulmuş olan ve turistik açıdan popülerliğini gitgide artıran birçok farklı yayla bulunuyor.
Garzavan Yaylası Özellikle son yıllarda ekoturizm ve yayla turizmi başlıklarında gitgide daha da büyük gelişmeler gösteren Rize, ülkemizin doğal güzellikleri bakımından en zengin kentleri arasında. Karadeniz’in hem hırçın hem de büyüleyici doğasından bol bol nasibini alan bu kentte, yüzünüzü ne yöne doğru çevirseniz daha da görkemli ve etkileyici bir yaylayla karşılaşabiliyorsunuz.
Anzer (Ballıköy) Yaylası Karadeniz Bölgesi zaten baştan sona büyüleyici bir coğrafyaya sahip ama özellikle Rize’de karşınıza adım başı yeryüzü cennetini andıran yaylalar çıkabiliyor. Bu sayede yayla turizmi dendiğinde de ülkemizde akla ilk gelen kentlerden biri olan Rize’de, doğa tutkunlarının keşfetmeye doyamayacağı birçok farklı doğal güzellik var.
Kale-i Bala Rize’nin Çamlıhemşin ilçesi doğal güzellikleriyle ön plana çıkan bir yerleşim yeri olsa da, aslında tarih ve arkeoloji meraklılarının da bu ilçede keşfedebileceği önemli duraklar var. Bunların başında da Kale-i Bala geliyor. Çamlıhemşin’in merkezine yaklaşık 40 kilometre mesafede bulunan Hisarcık Köyü’nün sınırları içinde yer alan bu tarihi yapı, ilçenin en büyüleyici doğal güzelliklerinden biri olan Fırtına Deresi’ni de gören bir konuma sahip. Yine Çamlıhemşin’in en önemli tarihi yapıları arasında yer alan Zilkale ile Kale-i Bala, duvar işçiliği ve topografya bakımından birbirlerine benzer özellikler gösteriyor.
Zilkale Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan “Türkiye’nin En Görkemli 13 Kalesi” başlıklı sıralamada birinci seçilen Zilkale, Rize’nin Çamlıhemşin ilçesine bulunan en önemli tarihi yapılardan biri. Yalnızca ilçenin değil, kentin ve bölgenin de turistik açıdan en popüler duraklarından biri olan bu tarihi yapı tek bir yaz sezonunda bile 400-500 bin ziyaretçi ağırlıyor.
Şenyuva Köprüsü Karadeniz Bölgesi’nin coğrafyasında, belki de dünyanın başka hiçbir yerinde rastlanmayacak kadar özgün ve etkileyici bir doğa saklı. Özellikle Rize sınırları içinde bulunan yaylalar, şelaleler, vadiler, ormanlar ve milli parklar her yıl onları ziyaret eden yerli ve yabancı turistleri büyülemeyi başarıyor.
Galer Düzü Doğayla iç içe vakit geçirmek ve yeşilin binbir tonuyla süslenen doğa manzaralarının keyfini çıkarmak isteyenler için, Rize’nin Çamlıhemşin ilçesi adeta bir keşif cenneti. Yüzünüzü nereye dönseniz daha güzel bir yaylayla, şelaleyle, ormanla, vadiyle ya da tarihi yapıyla karşılaşabildiğiniz bu ilçede doğayla iç içe olmamak zaten imkansız.
Tepeköy Geleneksel Yaşam Kültürü Müzesi Müzeler ortak bir coğrafyayı ve değerleri paylaşan toplumların sahip oldukları somut ve soyut değerleri gelecek nesillere aktarmaları açısından çok önemli bir role sahip. Her ülkede ve kentte farklı konseptler eşliğinde tasarlanmış birbirinden kıymetli müzeler bulunuyor.
Ferhat ile Şirin Aşıklar Müzesi Amasya’nın Merkez ilçesinde bulunan ve yılın her döneminde çok sayıda ziyaretçiyi aynı çatı altında buluşturan Ferhat ile Şirin Aşıklar Müzesi, ülkemizdeki ilk ve tek Aşıklar Müzesi olma özelliğini taşıyor. Dillere destan olan Ferhat ile Şirin’in aşkı Amasya’da geçtiği için, bu müze de Amasya’ya kurulmuş.
Karadeniz denilince akla gelen en önemli unsurlardan biri de yöresel mutfağı. Bölgenin kendine has lezzetlerini tatmak için seyahatinizde mutlaka zaman ayırmalısınız. Doğal ürünlerle hazırlanan geleneksel yemekler, taze deniz mahsulleri ve yöreye özgü tatlılar, damak tadınıza hitap edecek ve sizi mest edecek. Karadeniz'in misafirperver sofraları, tatilinize lezzet katacak.
Karadeniz Bölgesi'ndeki gezilecek en iyi yerleri keşfetmek, unutulmaz bir seyahat deneyimi yaşamanızı sağlayacak. Doğanın, tarihin ve lezzetin kusursuz uyumunu sunan bu eşsiz coğrafya, size hayatın gerçek güzelliklerini hatırlatacak. Gelin, siz de Karadeniz'in büyüsüne kapılın ve bu muhteşem bölgenin sunduğu her anın tadını çıkarın. Seyahatinizin her adımında, kendinizi yenilenmiş ve mutlu hissedeceksiniz.
Karadeniz Gezilecek Yer Önerileri
Karadeniz Bölgesi, Türkiye'nin en büyüleyici ve keşfedilmeyi bekleyen hazinelerinden biri. Eşsiz doğal güzellikleri, zengin tarihi mirası, renkli kültürü ve lezzetli mutfağıyla ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim vadeden bu cennet köşesi, yılın her mevsiminde ayrı bir güzelliğe bürünüyor. Yemyeşil yaylaları, coşkulu dereleri, görkemli şelaleleri, oksijen deposu ormanları ve huzur dolu koy ve plajlarıyla Karadeniz, doğaseverlerin ve macera tutkunlarının vazgeçilmez rotalarından.
Bölgenin kadim tarihine tanıklık eden antik kentler, kaleler, camiler, kiliseler ve müzeler, kültür ve tarih meraklılarına zamanlar ve medeniyetler arası bir yolculuğa çıkarıyor. Karadeniz insanının sıcakkanlı misafirperverliği, yöresel lezzetleri ve kendine has yaşam tarzı da bu toprakları çok özel kılıyor. Karadar, hamsi, muhlama gibi yöresel tatları deneyimlemeden, horon tepip, kemençe dinlemeden dönmek olmazdı.
İster doğayla baş başa dinlenmek, ister tarihte bir yolculuğa çıkmak, isterseniz de heyecan dolu aktivitelere katılmak isteyin, Karadeniz Bölgesi size aradığınız her şeyi sunuyor. Artık yapmanız gereken tek şey bavulunuzu hazırlayıp yola koyulmak. Gelin, Karadeniz'in saklı güzelliklerini birlikte keşfedelim, bu toprakların hikayelerine kulak verelim. Sizi bekleyen eşsiz maceraları kaçırmayın. Karadeniz'in en güzel yerleri, en özel anılarınıza ev sahipliği yapmak için sabırsızlanıyor.
Karadeniz'in Eşsiz Güzellikleri: Doğa, Tarih ve Lezzetin Buluşma Noktası
Karadeniz Bölgesi, Türkiye'nin kuzeyinde yer alan eşsiz bir hazine olarak, gezginlere unutulmaz deneyimler sunuyor. Yemyeşil yaylaları, coşkun dereleri, görkemli şelaleleri ve zengin tarihi mirası ile bu bölge, her zevke ve ilgiye hitap eden bir destinasyon. Uzungöl'ün büyüleyici manzarası, Ayder Yaylası'nın doğal güzellikleri, Sümela Manastırı'nın tarihi atmosferi ve Fırtına Vadisi'nin heyecan verici doğası, bölgenin sadece birkaç öne çıkan noktası.
Karadeniz'in lezzetli mutfağı da seyahatinize ayrı bir tat katacak. Hamsi, muhlama, kuymak ve Laz böreği gibi yöresel lezzetleri tatmadan dönmeyin. Bölgenin misafirperver insanları, sizleri kendi evinizdeymiş gibi hissettirecek. Horon tepmek, kemençe dinlemek ve yaylalarda doğayla iç içe vakit geçirmek, Karadeniz kültürünü yakından tanımanın en keyifli yolları.
Doğa tutkunları için Kaçkar Dağları Milli Parkı, Küre Dağları Milli Parkı ve Altındere Vadisi Milli Parkı mutlaka görülmesi gereken yerler arasında. Tarih meraklıları ise Sinop Kalesi, Giresun Kalesi ve Ordu'daki Kurul Kalesi gibi tarihi yapıları keşfedebilir. Rize'nin meşhur çay bahçeleri, Trabzon'un tarihi sokakları ve Artvin'in el değmemiş doğası, bölgenin çeşitliliğini gözler önüne seriyor.
Karadeniz'in her mevsim ayrı güzel olduğunu unutmayın. İlkbaharda yemyeşil doğası, yazın serin yaylaları, sonbaharda rengarenk ormanları ve kışın karlı dağları ile her ziyaretçiye farklı bir deneyim sunuyor. Bölgeyi gezerken, yerel rehberlerden yardım almak, gizli kalmış güzellikleri keşfetmenize yardımcı olabilir.
Sürdürülebilir turizme önem veren Karadeniz Bölgesi, doğal güzelliklerini korurken ziyaretçilerine unutulmaz anılar yaşatıyor. Yöresel el sanatları ve hediyelik eşyalar alarak, bölge ekonomisine katkıda bulunabilirsiniz. Karadeniz'in eşsiz doğası ve kültürü, sizleri bekliyor. Bu benzersiz coğrafyayı keşfetmek için daha fazla beklemeyin. Karadeniz'in büyüsüne kapılmaya hazır olun!