Rotanızı Nusaybin’e doğru çevirdiğinizde, Mardin Stadyumu’nu geçtikten sonra sizi dimdik ayakta duran Kasımiye Medresesi karşılıyor. Artuklu dönemi mimarisinin mükemmel bir örneği olan medreseyi haftanın her günü 09:00 ile 18:00 saatleri arasında ziyaret edebiliyorsunuz.
Kasımiye Medresesi’nin inşa edilmesi Artuklu dönemine dayanıyor fakat o zamanlar yaşanan saldırılar inşaatın yarım kalmasına neden olmuş. Bundan dolayı medresenin tamamlanması Akkoyunlular döneminde geçekleşmiş. İki katlı, büyük kubbeli ve oldukça görkemli bir avluya sahip olan medresenin yapımında kesme taşlar kullanılmış. Hem o zamanların hem de bölgenin önemli bir mimari zenginliği kabul edilen taş işçiliği, Medrese’nin yapımına verilen önemi gözler önüne seriyor. Kullanılan süsleme motifleri ve diğer dekoratif detayların hangisini fotoğraflayacağınızı şaşırmanız muhtemel.
Külliye içerisinde bulunan cami ve türbe, dönemin izlerini taşıyan geniş bir avluya açılıyor. Avlunun tam ortasına büyük bir havuz ve çeşme yer alıyor. Bu büyük medrese, Mardin’in en büyük yapılarından bir tanesi olarak göz alıcı bir güzelliğe sahip. Medrese’nin güney bölümünde Mardin Ovası’na hakim mükemmel bir manzaraya karşınıza çıkıyor.
İslam tarihinde önemli bir yere sahip olan medreseler, Mardin’in kültürel dokusunda da önemli bir yer tutuyor. Farklı dinlerin benzer amaçlarla yaptırdığı bu yapıların uyumlu beraberliği Mardin’i ziyaret edilmesi şart olan destinasyonlardan biri yapıyor. Bana kalırsa, yalnızca Mardin Ovası’na karşı uzanan Kasımiye Medresesi’ni görmek için bile bir Mardin yolculuğu düzenlenebilir.