“Kartal Yuvası” ismiyle de bilinen Mardin Kalesi, Mardin Merkez’de bulunuyor. 970 yılında yaptırılmış olan kale, bin yıldan fazla süredir bu topraklarda bulunuyor. Mardin Ovası’ndan 1200 metre yüksekliğe inşa edilen kale, tarihi anekdotlarda “Timur’u bezdiren kale” olarak geçiyor.
Doğal kayaların üzerine inşa edilmiş olan Mardin Kalesi oldukça heybetli bir görünüme sahip. Ne yazık ki surların pek çoğu zamana karşı koymayı başaramamış ama bazı kısımlarında sağlam kalmış yerleri görmek mümkün. Aynı şekilde, Mardin Kalesi’nin güney bölümünde bulunan kule de günümüzde hâlâ ayakta.
Mardin Kalesi birçok uygarlığa korunak olmuş, pek çok savaş ve hengamenin üstesinden gelmek zorunda kalmış olan kadim bir eser. Mezopotamya topraklarının misafir ettiği Sümer, Asur, Babil, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı Devletini görecek kadar yaşlı ve bilge bir yapı. Kale son derece büyük bir alana yayıldığından dolayı giriş ve çıkışlar altı farklı kapı ile sağlanıyormuş. Birçok saldırıya ve kuşatmaya karşı dayanıklı olma sebeplerinden bir tanesi, geniş ambarları ve büyük sarnıçlara sahip olmasıymış.
Mardin Kalesi en son kullanımından 220 yıl sonrasında, yani 2015 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore edilmiş. Günümüzde Mardin turları ve dünyanın her yerinden gelen turistler tarafından sıklıkla ziyaret ediliyor. Kaleyi ziyaret ederken bir rehberin size eşlik etmesi, bu görkemli yapı hakında pek çok rivayeti de öğrenmenizi sağlayacaktır. Ayrıca Mardin Kalesi’nin eteklerinde bulunan Mardin evlerinin gece karanlığı ile parıl parıl parlamasını da mutlaka görmenizi öneriyorum.