Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en turistik lokasyonu olan Mardin, farklı dinlerin ve kültürlerin uzun süre boyunca huzur içinde yaşadığı kadim topraklara sahip. 2021 yılında yapılan nüfus sayımına göre Mardin’de 861.364 kişi hayatını sürdürüyor. Bu kadar zengin köklere sahip olduğu için her yıl milyonlarca turist bölgeyi ziyaret ediyor. Ayrıca yurt içinde yapılan kültür turları arasında en revaçta olan destinasyonlardan bir tanesi olduğu biliniyor.
Bilimsel kayıtlar incelendiği zaman, Mardin’in bilinen tarihinin Paleolitik devre kadar uzandığı görülüyor. Hırbe Helâle yerleşim yerinde yapılan arkeolojik kazılarda ortaya çıkan taşlar bu teorinin doğruluğunu gözler önüne seriyor. Paleolitik çağ, insanların yeryüzünde yaşamaya başlamalarından 10.000 yıl öncesine dayanıyor. İnsanlığın başından beri hayatın var olduğu düşünülen bu kentin sayısız uygarlığa ev sahipliği yaptığı da biliniyor.
Mardin’in milattan önce 2000’li yıllarda Asur Devleti’ne ait olduğu biliniyor. Daha sonrasında Hititler ve Urartular gibi uygarlıkların hakimiyeti altına giriyor. İslam orduları bölgeyi fethetmeden önce, Mardin’in çok uzun bir süre boyunca Bizans Devleti egemenliğinde kalıyor. Mardin’in islam topraklarına katılması milattan sonra 640 yılında geçekleşiyor ve büyük bir Arap topluluğuna ev sahipliği yapıyor. Daha sonra Selçuklu Devleti ve Osmanlı Devleti tarih sahnesine giriyor. Köklü uygarlıkların izlerini taşıyan bu topraklar için kültürel ve etnik bir mozaik demek kesinlikle abartı olmaz.
Türkler, Kürtler, Hristiyan Süryaniler, Sünni Araplar, Ermeniler ve Yezidilerin bir arada hayatını sürdürdüğü barış şehri Mardin’de mutlaka görülmesi gereken sayısız destinasyon bulunuyor. Medreselerden manastırlara, kalelerden harabelere çok farklı tarihi ve kültürel güzelliğe ev sahipliği yapan Mardin’i ziyaret etme planınız varsa hava koşullarını göz önünde bulundurmayı unutmamalısınız. Genellikle karasal iklimin gözlemlendiği bölgede yaz mevsimi çok sıcak ve kurak geçiyor. Kış mevsimi de bir o kadar soğuk oluyor ve hava birkaç ay boyunca sıfırın altında seyrediyor. Bundan dolayı bölgeyi ziyaret etmek için en doğru zaman ilkbahar ve sonbahar mevsimleri. Ayrıca bu dönemlerde güzel havaların tadını çıkartmak için düzenlenen festivallere katılarak seyahatinizi çok daha keyifli bir hâle dönüştürme imkanınız bulunuyor. Ayrıca Mardin seyahatiniz boyunca nerede kalabileceğiniz hakkında fikir edinmek için “Mardin Butik Otelleri: Mardin’de Mutlaka Gidilmesi Gereken 5 Butik Otel” yazısını inceleyebilirsiniz.
Ben Mardin’de uzun süre geçirdiğim için bu listeyi hazırlarken zorluk yaşadım. Bölge o kadar zengin bir kültüre sahip ki gezilmesi gereken yerleri sınırlandırmak oldukça zorlu bir görev. Eğer Mardin seyahati planınız varsa ve nereye gideceğinizi bilmiyorsanız, tarih kokan bu coğrafyada mutlaka görülmesi gerektiğini düşündüğüm yerlere göz gezdirebilirsiniz. Konaklamanızda da Mardin'in o mistik atmosferini yaşamaya devam etmek için Mardin Butik Otelleri yazımızı da göz atmanızı öneriririm. Keşke bu listede olsa dediğiniz destinasyonlar varsa yorumlara ekleyebilirsiniz.
1. Deyrulzafaran Manastırı
Mardin’in Artuklu ilçesinde bulunan Deyrulzafaran Manastırı, Mardin Ovası’nı kucaklayan konumu ile sizleri etkileyecek bir tarih abidesi olarak kabul ediliyor. Mardin merkezine 4 kilometre uzaklıkta bulunduğundan dolayı hem turlar hem de...
Deyrulzafaran Manastırı, Mezopotamya’nın büyüsünü en güzel şekilde yansıtan mimari eserlerden bir tanesi. Mardin merkeze yalnızca dört kilometre uzaklıkta bulunan manastırın tarihi kökenin 5. yüzyıla kadar uzandığı biliniyor. Elbette bugüne kadar bazı eklemeler ve değişiklikler de yapılmış fakat yapının orijinalliği hiçbir şekilde bozulmamış. Bu kültürel varlık Roma İmparatorluğu zamanında kale olarak kullanılıyormuş. Romalılar bu bölgeden ayrıldığı zaman Aziz Şleymun tarafından manastır hâline dönüştürülmüş ve bölgede sıklıkla görülen safran bitkisi sayesinde Deyrulzafaran Manastırı adını almış. Benzersiz bir taş işçiliği ile yapılmış olan bu manastırı 08:30 – 17:00 saatlerinde dolaşabiliyorsunuz. Fakat manastıra girerken bilet satın almanız gerekiyor ve Müzekart ile giriş yapılmıyor.
2. Zinciriye Medresesi
Mardin’i ülkemizdeki en farklı şehirlerden bir tanesi hâline getiren ve tarihin dar geçitlerinde bir rehber konumuna sokan şey aslında farklılıkların uyumudur. Bu zengin topraklarda, manastırdan medreseye çok farklı kültürel ve...
Artuklu döneminden günümüze kadar ulaşmış olan Zinciriye Medresesi, Mardin’in Artuklu ilçesinde bulunuyor. 1385 yılında dönemin sultanı İsa Bey’in emriyle yaptırıldığı için medresenin asıl ismi İsa Bey Medresesi olarak biliniyor. Fakat daha sonra halkın kendi arasında verdiği bir karar ile Zinciriye Medresesi adına dönüştürülüyor. Medrese hafta sonlarında ziyaret kapatılıyor. Hafta içi her gün, saat 09:00 ile 17:00 arasında kapılarını ziyaretçilerine açıyor. Zinciriye Medresesi otantik süslemeleri ile dikkat çeken çok ihtişamlı bir bina. Osmanlı Devleti’nde bir hapisane olarak kullanılmış fakat daha sonra büyük bir restorasyondan geçerek müzeye dönüştürülmüş. Ayrıca günümüzde pek çok sosyal ve kültürel etkinliğe de ev sahipliği yapıyor.
3. Mor Gabriel Manastırı
Mardin’in Midyat ilçesinde bulunan Mor Gabriel Manastırı, Süryaniler için çok büyük bir öneme sahip olan bir din merkezi olarak biliniyor. Hatta günümüzde ayakta duran en eski Süryani Ortodoks Manastırı olma...
Dünyanın en eski Süryani Ortodoks Manastırı olma ünvanına sahip olan Mor Gabriel Manastırı, Mardin’in Midyat ilçesinde bulunuyor. Mor Şeman (Simon) tarafından 397 yılında yaptırılmış olan manastır beklentilerinizin çok üzerinde bir mimariye sahip. O dönemlerde Hristiyan mimarisinde kullanılan mozaikler, çan kuleleri ve benzersiz taş işlemeciliğini çok net bir şekilde görebiliyorsunuz. Mor Gabriel Manastırı bugünkü ismini Turabdin bölgesinin önemli din adamlarından bir tanesi olan Mor Gabriel’den almış. Mor o zamanlarda “Efendimiz” anlamında kullanılıyormuş. Bu büyüleyici yapıyı hafta içi ve hafta sonu her gün 08:30 ile 11:00 ve 13:00 ile 17:00 saatleri arasında ziyaret edebiliyorsunuz.
4. Mardin Müzesi
Mardin Merkez’de bulunan Mardin Müzesi, bölgenin tarihi ve kültürel güzelliklerini sergileyen çok önemli bir merkez. Ayrıca Mardin’in turistler tarafından en çok ziyaret edilen lokasyonlarından bir tanesi. Müze hafta sonları da...
Mardin’in Artuklu ilçesinde yer alan Mardin Müzesi, bölge topraklarının tarihsel ve kültürel varlıklarını kapsayan arkeolojik ve etnografik koleksiyonlara sahip. Müzede Bronz Devri’nden başlayarak Osmanlı İmparatorluğu’na kadar olan süreçte toplanan eserler sergileniyor. Milattan önce 4000’li yıllara ait olan eserleri yakından görebiliyorsunuz. Aynı zamanda Mardin Müzesi’nin etnografik bölümünde Mardin ve çevresindeki topraklarda tarih boyunca kullanılmış olan eşyaları inceleyebiliyorsunuz. Mezopotamya’nın eşsiz tarihi ve kültürü hakkında detaylı bilgi edinebileceğiniz müzeyi cumartesi, pazar ve pazartesi günleri haricinde saat 08:00 ile 16:00 saatleri arasında ziyaret edebiliyorsunuz.
5. Kasımiye Medresesi
Rotanızı Nusaybin’e doğru çevirdiğinizde, Mardin Stadyumu’nu geçtikten sonra sizi dimdik ayakta duran Kasımiye Medresesi karşılıyor. Artuklu dönemi mimarisinin mükemmel bir örneği olan medreseyi haftanın her günü 09:00 ile 18:00 saatleri...
Mardin için medreseler ve manastırlar cenneti demek abartı olmaz. Bölgenin hemen hemen her yerinde yüzyıllarca geçmişe sahip olan bu ihtişamlı yapıları görebiliyorsunuz. Artuklu ilçesinde bulunan Kasımiye Medresesi de bu eserlerden bir tanesi. Artuklular döneminde yapımına başlanan medrese, o dönemdeki Moğol saldırıları nedeniye sekteye uğramış ve Cihangir dönemine kadar tamamlanamamış. Akkoyunlu döneminde yapımı tamamlayabilmişler. Kasımiye Medresesi’nin en parlak dönemleri 16. yüzyıl olarak biliniyor. Artuklu mimarisinin en güzel örneklerinden bir tanesi olan binada iki mescit, bir türbe ve bir tane de çeşme bulunuyor. Otantik ve süslü kapı işlemeleri, dikdörtgen şeklindeki mescidi ve yirmi üç odası ile oldukça görkemli olan Kasımiye Medresesi’ni ziyaret etmek için haftanın her günü 09:00 ile 18:00 arasında gidebilirsiniz.
6. Mardin Kalesi
“Kartal Yuvası” ismiyle de bilinen Mardin Kalesi, Mardin Merkez’de bulunuyor. 970 yılında yaptırılmış olan kale, bin yıldan fazla süredir bu topraklarda bulunuyor. Mardin Ovası’ndan 1200 metre yüksekliğe inşa edilen kale,...
Mardin Kalesi, Merkez Merkez’de bulunan ve tarihi 10. yüzyıla kadar uzanan oldukça önemli bir yapı. Hamdaniler tarafından inşa edilmiş olan bu kale “Kartal Yuvası” adıyla da biliniyor. Sümerler öncesinde başlayıp Osmanlı Devleti’ne kadar kullanılmış. 1200 metre yüksekliğindeki Mardin Kalesi bölgedeki tüm savaşlara, yıkımlara ve önemli olaylara şahit olmuş ve günümüze kadar ulaşmış. Bu kale hakkında pek çok rivayet bulunuyor. Özellikle mimarisinin ne kadar muhteşem ve sağlam olduğu hakkında. Öyle ki, üç defa denemesine rağmen Timur bile Mardin Kalesi’nin duvarlarını aşmayı başaramamış. Mardin seyahatiniz sırasında bu tarihi eseri yakından görmek isterseniz 08.30 - 12.00 ve 13.00 - 16.30 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
7. Dara Mezopotamya Harabeleri
Mardin’in Suriye sınırında yer alan Oğuz Köyü'nde bulunan Dara Mezopotamya Harabeleri, bu toprakların köklü tarihini gün yüzüne çıkaran bir ören yeri. Medeniyetlerin buluşma yeri olan Mezopotamya’nın her taşının altından bir...
Dara Antik Kenti olarak adlandırılan Dara Mezopotamya Harabeleri, yukarı Mezopotamya’nın en önemli kenti olarak bilinen Dara’ya ait. Nusaybin karayolu üzerinde bulunan antik kent hem ülkemizden hem de yurt dışından milyonlarca turisti ağırlıyor. Dara Mezopotamya Harabeleri’ni pazartesi günleri hariç haftanın her günü ziyaret edebiliyorsunuz. Antik kent 09:30 ile 18:30 saatleri arasında ziyaretçilere kapılarını açıyor. Dara Antik Kenti önemli bir yerleşim merkezi olarak İmparator Anastasius tarafından 505 yılında yaptırılmış. Asıl amacı Sasanilere karşı güvenlik sağlamak ve halkını korumakmış. Dört kilometrelik surlarla korunmuş olan Dara Kenti için Perslerin Anadolu’ya armağan ettiği en önemli eser demek abartı olmaz. Dara Mezopotamya Harabeleri çok büyük bir alana yayılmış ve yalnızca bir kısmı ziyaret edilebiliyor. Fakat gördüğünüz kısımlar bile sizi fazlasıyla etkilemeye yetiyor.
8. Eski Mardin
Mardin’in ruhunu ve atmosferini gerçek anlamda deneyimleyebilmek için Eski Mardin’e gitmek gerekiyor. Bu topraklara ilk defa gelip, dar sokaklarında dolaşan pek çok insan, burnumuzun dibinde olan bu güzelliği bunca sene...
Ayrı dillerin, dinlerin ve kültürlerin bir araya geldiği Mardin’in otantik yüzü olan Eski Mardin, seyahatiniz sırasında mutlaka vakit ayırmanız gereken lokasyonlardan bir tanesi. İnişli çıkışlı dar sokakları, taş evleri, bakır döven zanaatkarları ve sayısız çarşısı ile Eski Mardin bölgesi Mezopotamya’nın en kadim bölgeleri arasında bulunuyor. Burası modern zamanlara karşı çıkan, sanki hâlâ eskide yaşıyorlarmış gibi hissettiren bir yer. Tüm bölge adeta bir müzeyi dolaşıyormuş gibi hissettiriyor. Ayrıca burası Mardin’e özel hediyelikleri, kakuleli kahveleri, badem şekerlerini ve daha pek çok lezzeti denemek ve satın almak için de en doğru yer.
9. Midyat Mağaraları
Mardin’in Midyat ilçesinde bulunan Midyat Mağaraları, bu toprakların yalnızca tarihi ve kültürüyle değil aynı zamanda büyüleyici doğasıyla da ne kadar büyük bir önem taşıdığını gözler önüne seriyor. İnsanoğlunun geçmiş yaşamında...
Mardin, coğrafi koşullarından dolayı mağaralarıyla ünlü bir şehir. Doğanın sihirli elleriyle yarattığı ve insanların zorlu şartlardan ve savaşlardan korunabilmek için sığındığı mağaralar Mardin’in tarihinde ve kültürel dokusunda çok önemli bir yer tutuyor. Zaman içerisinde yalnızca sığınmak için kullanılmayan ve insan eliyle oluşan birçok değişikliğe uğramış olan mağaralar bölgenin kültürel varlıkları olarak kabul ediliyor ve her yıl milyonlarca turist tarafından ziyaret ediliyor. Mardin’de onlarca farklı mağara bulunuyor. Fakat en önemlilerini ziyaret etmek için Nusaybin ve Midyat bölgelerine gidebilirsiniz. Özellikle Mardin Gızzelin Mağarası ve Midyat Linveyri Şifa Mağarası mutlaka görülmesi gerekenler arasında.
10. Midyat Konuk Evi
Mardin’in Midyat ilçesinde bulunan ve Midyat Kaymakamlığı tarafından turizme kazandırılan üç katlı Midyat Konuk Evi, bölgeyi ziyaret ettiğiniz zaman seyahat planınıza mutlaka eklemeniz gereken destinasyonlardan bir tanesi. Pazar günleri haricinde...
Midyat ilçesinde bulunan Midyat Konuk Evi, Mardin’in en çok ziyaret edilen turistik cazibe merkezlerinden bir tanesi olarak görülüyor. Pazar günleri hariç haftanın her günü açık olan konuk evini 08:15 ile 20:00 saatleri arasında gezebiliyorsunuz. Toplamda üç kattan oluşan Midyat Konuk Evi’nde yöresel tarzı yansıtan odaları, avluyu, mükemmel bir manzaraya sahip olan teras bölümünü ve eski zamanlarda kullanılan tarihi su kuyusunu görebiliyorsunuz.
Sıra | İçerik | Kullanıcı Puanı |
---|---|---|
1 | Deyrulzafaran Manastırı | 9,0 |
2 | Zinciriye Medresesi | 9,1 |
3 | Mor Gabriel Manastırı | 9,0 |
4 | Mardin Müzesi | 9,0 |
5 | Kasımiye Medresesi | 8,7 |
6 | Mardin Kalesi | 9,5 |
7 | Dara Mezopotamya Harabeleri | - |
8 | Eski Mardin | 9,5 |
9 | Midyat Mağaraları | 9,3 |
10 | Midyat Konuk Evi | 8,7 |
İşte bu yoruma çoook sevindim! İyi eğlenceler şimdiden😊
Yorumunuz için ben teşekkür ederim Özlem Hanım🙂
Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim Kadir Bey🙂