İstanbul’un Üsküdar ilçesine bağlı bir semt olan Kuleli, Boğaziçi'nin Anadolu yakasında uzanıyor. Kuzeyde Kandilli, doğuda Küçüksu, güneyde de Çengelköy semtleriyle komşu. Semtin ismi, Osmanlı döneminde kurulmuş olan ve uzun yıllar boyunca Türk Silahlı Kuvvetlerine subay yetiştiren Kuleli Askeri Lisesi’nden geliyor.
İstanbul’un tarihi dokusunun önemli parçalarından birini oluşturan Kuleli, epey köklü bir tarihçeye sahip. Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethetmesinden sonraki süreçte, bu bölgede içinde bir manastır da olan bir koru varmış. Yavuz Sultan Selim döneminde de manastır, Yeniçeri ordusu için kışla olarak tahsis edilmiş. Kanuni Sultan Süleyman döneminde bahçeye, kuleli ve fıskiyeli havuzlarla süslü büyük bir kasır inşa edilmiş. III. Ahmed döneminde de sarayın hasbahçesi olarak kullanılmaya başlanmış. Ancak sarayı oluşturan diğer yapılar ve kule zamanla yıkılmış. Semtin, günümüzde hâlen ayakta olan en önemli tarihi yapısı, Kuleli Askeri Lisesi.
Osmanlı döneminde subay yetiştirmek amacıyla kurulan Kuleli Askeri Lisesi, ilk olarak 1845 yılında “Mekteb-i Fünun-u İdadi” ismiyle hizmet vermeye başlamış. Ancak 1872 yılında Dolmabahçe'den bugünkü Kuleli Kışlası’na taşındığı için ismi, Kuleli Askeri İdadisi olarak değiştirilmiş. 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşen darbe girişimi neticesinde, diğer askeri okullar gibi kapatıldı. Günümüzde ise Milli Savunma Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu olarak kullanılıyor.
Kuleli, yalnızca tarihi yapılarıyla değil, aynı zamanda doğal güzellikleriyle de dikkat çeken bir semt. Boğaziçi kıyısında uzanan yemyeşil alanları, Boğaz’ın eşsiz manzaralarına komşu sahil şeridi ve sakin atmosferiyle ön plana çıkıyor. Günümüzde hâlen yeşil alanlarının görece fazla, nüfusunun da nispeten düşük olması da önemli bir avantaj. Kuleli’den başlayarak keyifli bir Boğaz yürüyüşü yapabilir, havanın güzel olduğu günlerin tadını çıkarabilirsiniz. Sahil şeridi boyunca karşınıza çok sayıda kafe ve restoran seçeneği de çıkacak.