İzmir’in en gözde ilçelerinden biri olan Urla’nın tarihçesi M.Ö. 2. yüzyıla kadar uzanıyor. İzmir’in kent merkezine yaklaşık 38 kilometre uzaklıkta bulunan bu sevimli ilçe; Ege Denizi, Seferihisar, Çeşme ve Güzelbahçe’yle çevreleniyor. Yüzölçümü 728 kilometrekareye ulaşan Urla, deniz seviyesinden yaklaşık 65 metre yüksekte. İlçenin isminin nereden geldiğine dair ise çeşitli rivayetler söz konusu. Bir söylentiye göre Urla ismi, Latincede ve Rumcada “sazlık, bataklık” anlamlarına gelen “vurla” sözcüğünden türemiş. Ancak başka bir inanışa göre Mehmet Çelebi’nin komutanlarından biri olan İbrahim Bey’e sefere çıkarken “Uğurola” denmesinden ötürü bu isim seçilmiş. Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde ise Urla isminin, bölgenin Kıdafe Kralı’nın kızı Ulice tarafından kurulması sebebiyle seçildiği yazıyor.
Yaklaşık kırk kilometrelik bir sahil şeridine ve tertemiz bir denize ev sahipliği yapan Urla, Ege’nin en huzurlu ve sakin köşelerinden biri. Necati Cumalı, Tanju Okan ve Yorgo Seferis gibi ünlü isimlerin de gözdesi olmuş olan bu ilçe, günümüzde turizm açısından çok önemli bir yer tutuyor. Kurulduğu ilk yıllardan itibaren bir pazar yeri olma görevini üstlenmiş Urla’nın şimdilerde de alışveriş ve eğlence başlıklarında önemli bir merkez haline geldiğini söylemek mümkün. Urla ve çevresinde mutlaka görülmesi gereken duraklar arasında ilk sıralarda Klazomenai Antik Kenti, Limantepe, Urla Sanat Sokağı, Necati Cumalı Anı ve Kültür Evi, Malgaca Pazarı, Balıklıova, Barbaros Köyü ve Bademler Köyü yer alıyor. Farklı bütçe aralıklarına hitap eden çok sayıda otele ve pansiyona da ev sahipliği yapan Urla, özellikle yaz sezonunda ziyaretçi akınına uğruyor.