İstanbul’un neredeyse her bir semtinde birbirinden özel ve popüler mekanlar var ama bunlardan yalnızca bazıları hem tarihi atmosferi hem de eşsiz manzaralarıyla ön plana çıkıyor. Hem Anadolu hem de Avrupa yakasının bazı semtlerinde, Boğaz’ın güzeller güzeli manzarasını en ayrıcalıklı noktalardan gören mekanlara rastlıyoruz. Üstelik, bunlardan bazıları tarihi yapıların ve eserlerin restore edilmesi neticesinde ziyaretçilerine kapılarını açtığı için, daha da etkileyici bir atmosfer sunuyorlar. Sözünü ettiğimiz mekanlardan biri de Üsküdar’ın Beylerbeyi semtinde hizmet veren Çeşmidil. Dilerseniz, bu popüler restoranı daha yakından tanıyalım.
Hem kafeterya hem de restoran konseptlerine sahip olan Çeşmidil, 1800’lü yıllardan miras kalan tarihi bir değere ev sahipliği yapıyor: mekanın bahçesinde, 1811 yılında Sultan II. Mahmud’un emriyle inşa edilen tarihi bir çeşme var. Mekana ismini veren bu çeşme, Barok mimarisinin göz alıcı örneklerinden biri. Üzerinde II. Mahmud’un tuğrası ve akantüs yaprağı figürleri var. Mermer bir saçağın üzerinde bulunan çeşme, Çeşmidil’e Osmanlı dönemi atmosferi kazandıran en önemli detay olarak karşımıza çıkıyor.
Çeşmidil’in ziyaretçilerine sunduğu güzellikler bununla sınırlı değil. Panoramik Boğaz manzarasını gören işletme, hem yazlık bahçe hem de kapalı salon bölümleriyle hizmet veriyor. Kapalı salon 20 kişi, bahçe ise 80 kişi kapasiteli. Kişi kapasitesi çok yüksek olmadığı için, ziyaretiniz öncesinde rezervasyon yaptırmanızı tavsiye ederiz. Bu sayede manzarayı en ayrıcalıklı noktadan gören masaları tercih edebilirsiniz.
Haftanın her günü 08:00 ile 00:00 saatleri arasında hizmet veren Çeşmidil’de menü Osmanlı mutfağının özel lezzetlerinden kapsamlı bir seçki sunuyor. Menüde hem deniz ürünleri ve balıklar hem de kırmızı ve beyaz et lezzetleri var. Ayrıca, burada ister serpme, ister açık büfe, ister kahvaltı tabağı konseptlerini tercih edebiliyorsunuz. Menüde içki bulunmuyor.