Bilinen en eski ismi Pantikapion ya da Pantikapeun olan Pendik, Marmara Denizi’nin kuzeydoğusunda ve İstanbul’un Anadolu Yakası sınırları içinde bulunuyor. Tuzla, Kocaeli, Sultanbeyli ve Kartal ilçeleriyle çevrelenen bu yerleşim yerinin güneyinde de Marmara Denizi yer alıyor. Yüzölçümü 188,94 kilometrekare olan Pendik’in sahil şeridinin uzunluğu 13 kilometreye kadar ulaşıyor. Ayrıca, hem İstanbul’un en yüksek tepesi olan Aydos Tepesi’yle sınır olma hem de kentin en önemli su kaynaklarından biri olan Ömerli Barajı’nı içinde barındırma özelliklerini taşıyor.
Pendik, doğal liman niteliği taşıyan bir koyun üzerine kurulu. Ancak tarih öncesi çağlarda Marmara Denizi’nin düzey düşüklüğü ve aşırı tuzluluk gibi problemleri sebebiyle bir süre kendi haline terk edilmiş. Söz konusu problemler ortadan kalkınca, yeniden iskan bölgesi olarak değerlendirmeye başlanmış. Yakın geçmişte, Pendik’te yaşayan en eski insan topluluğunun Makedonyalılar olduğu biliniyordu. Ancak 1961 yılında bu bölgede yapılan kazı çalışmaları, Pendik’te yaklaşık üç dört bin yıl öncesinden insan kalıntılarının bulunduğunu ortaya çıkardı.
Pendik Osmanlı döneminde önce Gebze’ye bağlı bir köy, ardından da Üsküdar’a bağlı ve Kartal ancağı bünyesinde yer alan bir nahiyeymiş. Ancak 1987 yılında ilçe statüsü kazanmış ve fiilen faaliyete geçmiş. 1992 yılında da Tuzla, Pendik’ten ayrılarak müstakil ilçe statüsünü kazanmış. Bu tarihten beri Pendik sınırları içinde toplamda 36 mahalle bulunuyor.
Pendik’in sosyal anlamda en hareketli noktalarından biri; spor alanlarına, çocuk parklarına, sergi ve gösteri alanlarına ev sahipliği yapan sahili. Pendik Marina, Pendik Höyüğü ve Gözdağı Sosyal Tesisi de turistik açıdan yoğun ilgi görüyor.