Gediz Nehri veya Gediz Irmağı, Büyük Menderes ve Küçük Menderes ırmakları ile birlikte Ege Denizi’ne dökülen en büyük akarsulardan bir tanesi. Toplamda 401 kilometre uzunluğunda olan Gediz Nehri kaynağını İç Anadolu’nun batısında yer alan Murat, Şaphane ve Eğriöz dağlarından inen sulardan alıyor. Gediz havzaya sağladığı su ve besin ile birçok tarım ürününün yetişmesine ve gelişmesine büyük katkı sağlıyor. Bu bölgede yetişen tarım ürünleri Türkiye’yi ve dünyayı besliyor. Tarımsal sulamada kullanılan ve bulunduğu bölgenin can damarı bir nehir olan Gediz maalesef yanlış insan müdahaleleri nedeniyle Türkiye’nin en kirli ikinci akarsuyu haline geldi. Bu durumun değişmesi için yapılacak çalışmalar böyle devasa bir akarsuyun kurtarılmasında etkili olacak; ancak henüz Gediz Deltası ve Gediz Nehri ile ilgili bir kurtarma çalışması uygulanmadı.
İç Anadolu’dan Ege Denizi’ne uzanan Gediz Nehri Kütahya’nın Gediz ilçesinden doğuyor. Daha sonra Uşak ili sınırlarına giren Gediz Nehri buradan Manisa’ya uzanıyor. Manisa’yı dolaşıp son durak olarak Foça’yı tercih eden Gediz, İzmir Körfezi’nden Ege Denizi’ne dökülüyor. Ülkemiz için devasa su kaynaklarından ve akarsulardan olan Gediz Nehri’nin su toplama kapasitesi ise 17.500 km2.
Taşkın dönemlerinde sık sık yatak değiştiren Gediz Nehri, toplamda yaklaşık 40.000 hektarlık bir alanda delta oluşturuyor. Gediz Deltası 1998 yılında Ramsar Alanı ilan edildi ve bu kazandığı statü sayesinde koruma altına alındı. Yine de maalesef Gediz Deltası sürekli tehdit altında kalıyor ve doğal yapısının bozulması an meselesi. Gediz Nehri kirlilik nedeniyle doğal florasını ve faunasını kaybetme tehlikesiyle de karşı karşıya diyebiliriz.