Çanakkale’nin Merkez ilçesine bağlı olan Tevfikiye Köyü, Truva Antik Kenti’ne ev sahipliği yaptığı için turistik açıdan oldukça ilgi gören bir yer. Tevfikiye ismi, Sultan Abdülmecid’in torunu olan Şehzade İbrahim Tevfik Efendi’den geliyor. Kendisinin ismi buraya, amcası olan ve onu yetiştiren Sultan II. Abdülhamit tarafından verilmiş. Troya Antik Kenti’nde 1800’lü yılların sonlarına doğru Heinrich Schliemann’ın önderliğinde başlayan kazı çalışmalarına da sahne olan Tevfikiye Köyü’nde Troya Müzesi de bulunuyor. Kısacası, Troya Antik Kenti’ni daha yakından tanımak isteyenlerin yolu mutlaka Tevfikiye Köyü’ne düşüyor.
2018 yılından beri, Tevfikiye Köyü’nün yeni ve çok önemli bir özelliği daha var: Opet tarafından desteklenen Tarihe Saygı Projesi kapsamında, Tevfikiye Köyü bir arkeo-köy’e dönüştürüldü. Gelibolu Yarımadası’nda 2006 yılından beri sürdürülen bu proje, 2018’in Troya Yılı olarak ilan edilmesinin ardından çeşitli çalışmaları da beraberinde getirdi. İşte, bu çalışmalardan biri de Tevfikiye Köyü’nü Troya dönemini günümüzde de yaşatan ve bir açık hava müzesi niteliği taşıyan bir arkeo-köy’e dönüştürmekti. Bu proje kapsamında Tevfikiye Köyü’nün giriş yolu, çevresi, köy kahvesi ve düğün salonu Troya dönemi konseptine göre yenilenerek düzenlendi. Artık köy meydanındaki düğün salonunun yerine kültür sanat merkezi ve müze yer alıyor. 1895 yılında Troya Ören Yeri’nden alınan taşlarla inşa edilen tarihi köy camisi de artık Troya dönemine uygun şekilde restore edilmiş haliyle varlığını koruyor.
Tevfikiye Köyü’nün Troya Meydanı olarak adlandırılan seyir alanında artık Paris, Helen, Hektor, Akhilleus, Agamemnon, Odysseus, Praimos ve Homeros gibi önemli isimlerin büstleri mevcut. Köyde Troya’nın pişirme tekniğiyle hazırlanan ekmeği yiyebilir, bu dönemin tatlısı olan globi’nin tadına bakabilirsiniz. Kısacası, Tevfikiye Köyü artık yaşayan bir Troya’ya dönüştürülmüş durumda. Siz de bu ilgi çekici arkeo-köy’ün misafiri olmak için vakit kaybetmeyin.