Ülkemizin ilk zooloji müzesinin Gaziantep’te bulunduğunu biliyor muydunuz? Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin Burç Ormanları’nın içindeki yaklaşık bin dönümlük bir alana kurduğu Doğal Hayatı Koruma Alanı ve Hayvanat Bahçesi, aynı zamanda Gaziantep Zooloji ve Doğa Müzesi’ne de ev sahipliği yapıyor. Gaziantep Hayvanat Bahçesi hem ülkemizin hem de Orta Doğu’nun en büyük, Avrupa’nın üçüncü büyük, dünya genelinin ise dördüncü büyük hayvanat bahçesi olma unvanına sahip. Gaziantep Zooloji ve Doğa Müzesi de yaklaşık 750 metrekarelik bir alanı kaplıyor. Müzede milyonlarca yıl öncesinden nesli tükenmiş hayvanlardan başlayarak günümüzde de aynı dünyayı paylaştıklarımıza kadar yüzlerce farklı hayvan türünü yakından tanıyabiliyor, birçoğunu da yakından görebiliyorsunuz.
Gaziantep Zooloji ve Doğa Müzesi’nin çatısı altında sürüngen, memeli ve kanatlı gibi birçok farklı kategoriden toplamda 550 tür hayvanın örneği sergileniyor. Nesli asırlar önce tükenmiş hayvanların bile iskeletlerini burada yakından incelemeniz mümkün. Örneğin, burada dünyanın ilk memelimsi türlerinden Pelikozorların ünlü etçil üyeleri olan dinozorlardan birini, Dimegrodon’un iskeletini görebiliyorsunuz. Kılıç dişli kaplan, mamut, gergedan ve balina gibi devasa hayvan türleri de bu müzenin çatısı altında sergileniyor.
Teşhir alanları hiçbir canlıya zarar vermeden oluşturulan Gaziantep Zooloji ve Doğa Müzesi, tahnit sanatı yöntemini benimsemiş. Bu yöntem çerçevesinde, hayvanlar avlanma, beslenme ve uçma gibi; gerçek hayatlarındaki doğal pozisyon ve duruşları yansıtılarak sergileniyor. Vahşi doğa canlandırmaları hakikaten çok etkileyici olan müzede su altından 55 farklı deniz canlısı türünün kurutulmuş halini görebiliyorsunuz. Balık, timsah ve yılan gibi türler ise koruyucu sıvılarla dolu kavanozların içinde teşhir ediliyor. Çeşitli seminerlerin ve eğitici filmlerin de gösterildiği müze haftanın her günü ziyarete açık. Hayvanat bahçesine giriş ücreti ödedikten sonra, müzeye giriş için ayrıca ücretlendirilmiyorsunuz.