Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, ilk Cumhurbaşkanı ve inkılaplarının önderi Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk 10 Kasım 1938 tarihinde hayata gözlerini yumduğunda, naaşının ilk olarak Ankara Etnografya Müzesi’nde kalacağı açıklanmış. Ancak bu esnada kendisini her yönüyle temsil edebilecek, onun ilkelerini ve inkılaplarını yansıtabilecek bir anıtmezarın inşa edilmesi kararlaştırılmış. Türk milletinin de ortak isteğiyle alınan bu karar sonucunda, Ankara’nın Çankaya ilçesinde bu tarihe dek Rasattepe olarak anılan bölgeye bir anıtmezarı kompleksi inşa edilmesinde fikir birliğine varılmış. Geçmişte bir rasat istasyonuna ev sahipliği yapmasından ötürü Rasattepe olarak anılan bu bölge, artık Anıttepe ismiyle adlandırılıyor. 9 Ekim 1944 tarihinde temel atma töreniyle inşasına başlanan Anıtkabir, yaklaşık 9 yıllık bir süreç içinde tamamlanmış. 1 Eylül 1953 tarihinde inşanın sona ermesini takiben, 10 Kasım 1953 tarihinde gerçekleştirilen bir tören eşliğinde Atatürk’ün naaşı Anıtkabir’e nakledilmiş.
Türk mimarlığının 1940 ile 1950 yılları arasını kapsayan II. Ulusal Mimarlık Dönemi’nin özelliklerini taşıyan Anıtkabir, yaklaşık 750 bin metrekarelik bir alanı kaplıyor. Temelde Barış Parkı ve Anıt Bloku olarak iki bölüme ayrılan bu anıtsal kompleksin içinde ziyaretçilerin mutlaka görmesi gereken birçok kısım ve yapı mevcut. Barış Parkı, hem Türkiye’nin hem de yabancı ülkelerin farklı bölgelerinden getirilen fidanlarla oluşturulmuş. Bu sebeple 104 farklı türden 48 bini aşkın bitkiye ve ağaca ev sahipliği yapıyor. Anıt Bloku ise kendi içinde üç bölüme ayrılıyor: Aslanlı Yol, Tören Meydanı ve Mozole.
Anıtkabir’in Tandoğan kapısından girdiğiniz takdirde Barış Parkı’nın içinde uzanan yolun devamında karşınıza Aslanlı Yol çıkacak. Aslanlı Yol’un başındaki 26 basamaklı geniş merdivenlerin girişinde, karşılıklı şekilde yerleştirilmiş İstiklal Kulesi ve Hürriyet Kulesi yer alıyor. İstiklal Kulesi’nin önüne Kadın Heykel Grubu, Hürriyet Kulesi’nin önünde ise Erkek Heykel Grubu yer alıyor.
Aslanlı Yol, Anıtkabir’i ziyaret eden kişileri Atatürk’ün huzuruna götürme misyonuna sahip. 262 metre uzunluğundaki bu yapının her iki yanında toplamda 24 adet aslan heykeli bulunuyor. Aslanlı Yol’un sonunda ise 15 bin kişi kapasiteli Tören Meydanı var. Bu noktada sağ tarafta Mehmetçik Kulesi de yer alıyor. Mehmetçik Kulesi ile Zafer Kulesi arasında yer alan yapı, Atatürk ve Türk Devrimi Kütüphanesi. Hafta içi 09:00-12:00 ile 13:30-17:00 saatleri arasında ziyarete açık olan yapı, milli mücadeleyi ve inkilapları konun alan eserlere ev sahipliği yapıyor. Zafer Kulesi ile Barış Kulesi’nin arasında bulunan galerinin ortasında ise 25 Aralık 1973 tarihinde hayata veda eden Türk Milli Mücadelesinin Batı Cephesi komutanı ve ikinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün sembolik lahdi bulunuyor. Mezar odası da lahidin alt katında.
Anıtkabir’de mutlaka görmeniz gereken birçok yapı olduğunu başlarken de belirtmiştik. 23 Nisan Kulesi, Bayrak Direği, Misak-ı Milli Kulesi, İnkılap Kulesi, Anıtkabir Atatürk Müzesi, Cumhuriyet Kulesi, Müdafaa-i Hukuk Müzesi, Sanat Galerisi, Sakarya Meydan Muharebesi Kabartması, Başkomutan Meydan Muharebesi Kabartması ve Alagöz Karargâh Müzesi; söz konusu yapılar arasında. Ancak Anıtkabir’in en önemli bölümleri elbette Mozole, Şeref Holü ve Mezar Odası. 42 basamaklı bir merdivenle çıkılan Mozole, taş kabartma üzerine altın yaldızlarla işlenmiş Atatürk’ün Türk gençliğine hitabı ve nutku yazılı. Bronz kapılardan girerek ulaşılan Şeref Holü, Atatürk’ün sembolik lahidine ev sahipliği yapıyor. Mezar Odası ise sembolik lahidin tam altında bulunuyor. Atatürk’ün aziz naaşı, mozolenin zemininde yer alan ve doğrudan toprağa kazılmış mezarın içinde yatıyor.