Alanya kent merkezinin 37 kilometre batısında bulunan Alara Han, ilçenin tarihi ve kültürel mirasını oluşturan en önemli yapılardan biri. 13. yüzyılda Anadolu Selçuklu Devleti tarafından bir kervansaray şeklinde inşa edilmiş. Alara Çayı’nın yanı başında bulunuyor. Alara Kalesi ile arasındaki mesafe de 800 metre civarında. Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubad’ın emriyle 1231-1232 yıllarında inşa edilmiş olan han, yıllar boyu Alanya ve Konya arasındaki güzergahta popüler bir konaklama noktası olmuş.
İnşasında çoğunlukla kesme taş kullanılan Alara Han, 2 bin metrekarelik geniş bir alanı kaplıyor. Kuzeydoğu-güneybatı yönünde uzanan dikdörtgen plan üzerine inşa edilmiş. Hanın ana giriş kapısı, iki kulenin arasına yerleştirilmiş. Kapının hemen üzerinde, Sultan Keykubad’ın unvanlarının yazılı olduğu bir kitabe bulunuyor. Mimari açıdan, Alara Han’ın klasik Anadolu kervansaraylarından daha farklı bir yerde durduğunu da söylemek gerek. Klasik kervansaraylardan farklı olarak, bu yapının girişinde küçük bir avlu, avlunun çevresinde de odalar ve koridorlar mevcut. Geçmişte yolcular ve kervanlar bu odalarda konaklıyormuş. Hanın merkezindeki uzun koridor da odalarla çevreleniyor.
Alara Han’ın iç mekanlarına girdiğinizde, Selçuklu dönemine ait etkileyici mimari detayları görebiliyorsunuz. Süslü tonozlu bir eyvanın içinde bulunan çeşme, mescit ve hamam gibi yapıların her biri ustalık örneği. Ayrıca, bu yapılar sayesinde Alara Han’ın yalnızca bir konaklama yeri olmadığını, aynı zamanda bir sosyal merkez gibi hizmet verdiğini de anlayabiliyoruz. Günümüzde restorasyondan geçirilmiş ve hem alışveriş merkezi hem de restoran olarak kullanılmaya başlanmış olan tarihi han, özellikle yabancı turistlerden yoğun ilgi görüyor. Siz de bu tarihi atmosferi soluyabilir, Alara Han’da keyifli bir yemek ya da alışveriş molası verebilirsiniz.