Antalya-Alanya karayolu üzerinde yer alan Şarapsa Han ya da Şarapsa Hanı, ilçe merkezinden 15 kilometre uzaklıkta bulunan tarihi bir kervansaray. Serapsu Deresi’nin kıyısına inşa edilmiş olan tarihi yapının ismi, çeşitli kaynaklarda Şarafsa, Sarafsa ve Serapsu Han olarak da geçiyor. 13. yüzyılda, Anadolu Selçuklu Sultanı II. Gıyaseddin Keyhüsrev’in emriyle inşa edilmiş. İnşa edilmesinin sebebi de, Çin’den başlayıp Batı’ya kadar uzanan Tarihi İpek Yolu güzergahında ticareti canlandırmak ve kervanların güvenliği sağlamakmış.
Doğu-batı doğrultusunda uzanan dikdörtgen planla inşa edilmiş olan Şarapsa Han’ın uzunluğu yaklaşık 71 metre. Genişliği ise 12 metreye ulaşıyor. Duvarları iri kesme taşlarla örülmüş olan kervansaray, dıştan eklenen payandalarla desteklenmiş ve daha dayanıklı hale getirilmiş. Aydınlatma ihtiyacı da hem mazgal pencerelerle hem de tonozlardaki açıklıklarla sağlanmış. Yapının doğusunda gözetleme kulesini andıran bir de minare bulunuyor.
Şarapsa Hanı’nın en dikkat çekici yapılarından biri olan Taç Kapı, Selçuklu Sülüs Hattı ile Arapça yazılmış beş satırlık bir kitabeye ev sahipliği yapıyor. Kitabede Selçuklu Sultanı II. Gıyaseddin Keyhüsrev’in ismi ve unvanları yazılı. Ancak hanın kurucusunun ismi bilinçli olarak kazınmış. Yapının kurucusunun Şarab-sâlâr Emîr Esededdin Ayaz olduğu düşünülüyor. İsminin kazınmasının sebebinin de Selçuklu ailesine yönelik bir ayaklanmaya karışması sonucunda cezalandırılması olduğu tahmin ediliyor.
Geçirdiği restorasyon çalışmalarının ardından bugün restorana dönüştürülmüş olan Şarapsa Han’ın orijinal duvar dokusu, ne yazık ki çalışmalar sırasında büyük ölçüde kaybolmuş. Ancak günümüze sağlam şekilde ulaşması dahi önemli bir avantaj ve hâlen ilçedeki Selçuklu dönemi yapılarının etkileyici bir örneğini oluşturuyor. Cephe duvarlarının payandalarla desteklenmesi, kervansaraya kale ya da hisar görünümü de kazandırıyor.