Ağva, resmi ismiyle Yeşilçay, İstanbul’un Şile ilçesi sınırlarında yer alan ve ilçe merkezinin yaklaşık kırk kilometre doğusunda kalan popüler bir sahil beldesi. 1992 yılında belediye statüsüne geçen Ağva’nın nüfusu kış aylarında 2500 civarında seyrederken yaz aylarında nüfus 15 bine kadar ulaşabiliyor. 1950’li yıllara kadar İstanbul’un odun kömürü ihtiyacını karşılamak açısından çok önemli bir rol üstlenen bu sevimli sahil kasabası; günümüzde ev sahipliği yaptığı otel, motel, pansiyon ve restoran sayısının artması sayesinde turistik açıdan da değer taşıyan bir merkez haline gelmiş durumda. Bir tarafında Göksu, diğer tarafında da Yeşilçay dereleri bulunan Ağva; ormanları, Karadeniz’e dönük kumsalları ve sakin atmosferiyle İstanbul sakinleri için cazip bir kaçış noktası.
İstanbul’un merkezine yaklaşık 97 kilometre uzaklıkta bulunan Ağva’nın ismi, Latincede “iki dere arasındaki köy” anlamına geliyor. Tarihçesi M.Ö. 7. yüzyıla dek uzanan bu kasaba tarihte ilk kez Hititlere ev sahipliği yapmış. Zaman içinde Frig, Roma, Bizans ve Osmanlı devletleri de Ağva’da çeşitli yerleşimler kurmuş. Günümüzde kasabada hâlen farklı medeniyetlerden kalan mezar taşlarını ve kilise kalıntılarını görebiliyoruz. Ağva sahillerinde kıyıya çok yakın noktalarda yerleşim yapılmadığı için, görüntü ya da deniz kirliliği riskleri de ortadan kalkıyor. Göksu deresinin oluşturduğu sahilin iki tarafında da günübirlik sosyal tesisler ve konaklama işletmeleri yer alıyor. Ağva’nın doğusunda yer alan Yeşilçay deresi için de durum farklı değil. Rıhtımı ve mendirekleri olduğu için küçük balıkçı teknelerine doğal bir liman oluşturan Yeşilçay deresinin civarında restoranlar ve kafeteryalar yer alıyor. Denize girmek için en çok tercih edilen durakların ise Kilimli ve Kadırga koyları olduğunu söylemek mümkün. Merkeze yaklaşık 10-15 dakikalık uzaklıkta bulunan her iki koyda da piknik yapılabiliyor ve denize girilebiliyor.
