İstanbul’un Çekmeköy ilçesinde yer alan Alemdağ Ormanı, Anadolu yakası sınırları içindeki en geniş yeşil alanlardan biri. Üsküdar ile Şile hattı üzerinde uzanan geniş ormanlık alan, İstanbul’un yoğun şehir hayatından ve kalabalığından kaçmak isteyenler için ideal bir kaçış noktası seçeneği sunuyor. Alemdağ, 442 metre yüksekliği ile İstanbul’un en yüksek ikinci tepesi. Yüksek rakım sayesinde ormanın sunduğu temiz ve serin hava, bu bölgeyi özellikle yaz aylarında çok popüler bir cazibe merkezine dönüştürüyor.
Zengin bitki örtüsü ve biyolojik çeşitliliği ile dikkat çeken Alemdağ Ormanı’nda çam, meşe, kayın ve köknar ağaçlarının yanı sıra pek çok bitki türünü bir arada görmek mümkün. Ormanın daimi sakinleri arasında çeşitli kuş türleri, böcekler ve yaban hayvanları da var elbette. Ormanın içinde yer alan patikalar ve geniş yürüyüş yolları, hem bireysel hem de grup etkinlikleri için oldukça uygun. Trekking aktiviteleri için sıklıkla ziyaret edilen ormanın derinliklerine doğru ilerledikçe, şehrin gürültüsünden tamamen uzaklaştığınızı ve doğayla baş başa kaldığınızı hissedebiliyorsunuz. Bisiklet turuna çıkmak isteyenler için de burada oldukça uygun koşullar mevcut. Üstelik, yürüyüş ve bisiklet parkurları farklı zorluk seviyelerine sahip. Ormanda spor yapmak yerine dinlenmek ya da piknik yapmak isteyenler için ise en cazip noktalar, su kaynaklarının ve göletlerin civarı oluyor.
Alemdağ Ormanı, aynı zamanda İstanbul’un doğal tarihinin de önemli bir parçası. Bu bölgede Birinci Zaman’a (Paleozoik Dönem) ait kayaçlar var. Milyonlarca yıl önceki jeolojik hareketler neticesinde şekillenmiş olan alan, bugün hem doğal hem de tarihi zenginlikleriyle ön plana çıkıyor. Alemdağ’ın kuzeye bakan yamaçlarında nemli ormanlar, güneye bakan yamaçlarında ise kuru ormanlar mevcut. Ekosistem yapısının farklı olması, bitki örtüsünün zenginliği açısından da çok önemli rol oynuyor. Alemdağ Ormanı’nın hemen yanı başında da 800 dönümlük Taşdelen Ormanı var.