Samsun’un Bafra ilçesinin ev sahipliği yaptığı en büyüleyici doğal güzelliklerden biri, Derbent Barajı’nın inşa edilmesi sonucunda ortaya çıkan baraj gölü olabilir. Karadeniz’i baştan uca sarmalayan yemyeşil atmosferi bu gölün çevresinde de görebiliyoruz. Ancak Kızılırmak boyunca uzayıp giden baraj gölünü tamamlayan tarihi bir miras da var: Asarkale ve kaya mezarları.
Asarkale, gizli bir tüneldeki merdivenleri tırmanarak yukarı doğru ilerlediğinizde ulaşabileceğiniz, devasa bir kaya parçasının üzerinde bulunan bir yapı. Bu kalenin tarihçesinin M.Ö. 3. yüzyıla kadar uzandığı biliniyor. Kent merkezine yaklaşık 26 kilometre uzaklıkta olan yapı Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde de onarımdan geçirilmiş. Hem bunca köklü bir tarihi geçmişe sahip olması hem de gizli bir tünele ev sahipliği yapması sayesinde, çok etkileyici bir atmosfere sahip. Fakat burada çok önemli bir uyarı yapmak gerek: Tünelin içindeki merdivenleri çıkmak son derece tehlikeli. Başta yaşlılar ve çocuklar olmak üzere, gerekli ekipmanları ve/veya deneyimi olmayan kimsenin bu merdivenleri kullanmayı denememesi gerekiyor.
Asarkale’nin merdivenleri tırmanarak yukarı çıkmak için yeterli ekipmanınız ve tecrübeniz olsa bile, inişi de aynı yoldan yapmak mümkün değil. Geri dönmek için kalenin sağındaki patika yolu kullanmanız gerekiyor. Peki, eğer Asarkale’nin merdivenleri sizin için tehlikeliyse burada görebileceğiniz hiçbir şey yok mu? Elbette var. Baraj gölünün her iki tarafındaki uçurumlara oyulmuş kaya mezarlarını uzaktan incelemek bile müthiş bir tecrübe yaşamak anlamına geliyor. Üstelik, bu mezarların yanlarından Akalan ve Paflagonya şelaleleri akıyor.
Asarkale’de bulunan üç farklı kaya mezarı Helenistik Dönem’de inşa edilmiş. Asarkale’nin inşa amacının da bölgeyi savunmak olduğu tahmin ediliyor. Hem kale hem de kaya mezarları yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı haline gelmiş durumda. Eğer sizin de yolunuz Bafra’ya düşerse bu tarihi yapıları mutlaka görmenizi tavsiye ederiz.