İstanbul’un Üsküdar ilçesine bağlı Kuzguncuk semtinde ve Boğaz kıyısında yer alan Üryanizade Ahmet Esat Efendi Camii, 1860 yılında dönemin önemli din adamlarından olan Osmanlı Şeyhülislamı olarak görev yapan Üryanizade Ahmet Esat Efendi tarafından inşa ettirilmiş. Ahşap bir yapıya sahip olan bu küçük ve şirin cami, Boğaz manzarası ve zarif mimarisiyle dikkat çekiyor. İnşa sürecinin yalnızca sadece 40 gün gibi kısa bir sürede tamamlandığı söyleniyor ama bu bilginin doğruluğundan emin değiliz. Hem ayrıcalıklı konumu hem de ahşap yapısı ve tarihi dokusu ile Kuzguncuk’un en önemli tarihi yapılarından biri olarak varlığını koruyor.
Dikdörtgen planla inşa edilmiş olan Üryanizade Ahmet Esat Efendi Camii, köşke benzer bir görünüme sahip. Alt katı taş yapıda olan ibadethanenin üst katı ise tamamen ahşap kullanılarak tasarlanmış. Özellikle kuzeybatı köşesinde yer alan minaresi hemen göze çarpıyor. Aslında küçük ve yalın bir tasarıma sahip ama üzerindeki baklava dilimi motifler, beş kollu yıldız figürleri ve kemer süslemeleri minareye özgün ve etkileyici bir kimlik kazandırıyor. Caminin şerefesi ise sekizgen formda tasarlanmış ve ucunda kurşun kaplı bir külah mevcut. İç mekanda da oldukça sade bir dekorasyona sahip olan ibadethanenin duvarları, kalem işi süslemelerle bezeli.
Yıllarca atıl halde kaldıktan sonra 2013 yılında başlatılan restorasyon çalışmaları sonucunda yeniden hayata döndürülen Üryanizade Ahmet Esat Efendi Camii, 2017 yılından beri ibadete açık. Restorasyon süreci caminin özgün yapısına uygun şekilde ilerlediği için, hâlen tarihi dokusunu koruyor. Caminin etrafında yer alan geniş avlu ve yürüyüş yolları da Boğaz kıyısında huzurlu bir ortam arayanlar için ideal. Caminin bahçesinde bir de kayıkhane bölümü bulunuyor.