İstanbul’un Fatih ilçesine bağlı Cibali semtinde ve Haliç kıyısında yer alan Cibali Tütün Fabrikası, Osmanlı İmparatorluğu’nun ekonomik zorluklar yaşadığı 19. yüzyılda inşa edilmiş. 1884 yılında tütün mamulleri üretimine başlayan fabrika binası, ünlü mimar Alexandre Vallaury’nin imzasını taşıyor. Cibali Tütün Fabrikası, Osmanlı’nın borçlarını ödeyememesi nedeniyle kurulan Düyun-ı Umumiye’nin denetlediği Reji İdaresi bünyesinde faaliyet göstermiş. Tütün ticaretini tekelleştiren Reji İdaresi’nin, Osmanlı topraklarında üretilen tüm tütünleri kontrol ettiğini ve bu fabrika çatısı altında işledikten sonra sattığını biliyoruz.
Cibali Tütün Fabrikası bir üretimhane olmasının yanı sıra, aynı zamanda içinde birçok sosyal ve ekonomik birimi barındıran bir kompleks olarak faaliyet gösteriyormuş. Binanın içinde tütün depolama, işleme, paketleme alanlarının yanı sıra; işçilerin kullandığı yemekhane, çocuk yuvası ve sağlık birimi gibi sosyal tesisler de yer alıyormuş. O dönemde fabrika çalışanlarının çoğu kadınmış, çünkü kadın işçilerin daha ince parmaklara sahip olması nedeniyle sigara yapımında daha becerikli olduğu düşünülüyormuş. İlk dönemlerinde ağırlıklı olarak Yahudi ve Rum kadınların çalıştığı fabrika, 1925 yılında Türkiye Cumhuriyeti tarafından devralınmasının ardından Türk kadınlarını da istihdam etmeye başlamış.
Türkiye Cumhuriyeti döneminde de tütün üretiminde önemli bir yer tutmuş olan Cibali Tütün Fabrikası, 1960’lı yıllara gelindiğinde ülkenin tütün ihtiyacının büyük bir kısmını karşılamaya başlamış. Zaman ilerleyip de teknoloji gelişince, işin içine bir de yabancı sermayeli fabrikalar girince, yavaş yavaş çağın gerisinde kalmış. Nihayetinde de 1994 yılında kapanmış, ancak 1998 yılında Kadir Has Vakfı’na devredilmiş. Vakfın kapsamlı bir restorasyon çalışmasından geçirdiği yapı, 2003 yılından bu yana Kadir Has Üniversitesi’nin ana yerleşkesi olarak varlığını sürdürüyor. Restorasyon çalışması sırasında fabrikanın altında Bizans dönemine ait bir sarnıç ile bir Osmanlı hamamı bulunmuş. Bu alanlar da günümüzde Rezan Has Müzesi adıyla ziyaretçilerini ağırlıyor.