Bingöl'ün ev sahipliği yaptığı en ilginç doğal oluşumlarından bir tanesi Zağ Mağaraları’dır. Bu doğa harikası mağaralar Bingöl Solhan ve Muş karayolunun 18. kilometresinden sonra ulaşılan Gökçeli-Kuşburnu Köy Yolu’nun 5. kilometresinde yer almaktadır. Zağ Mağaraları, sırtı dağa yaslanmış olan doğal kayalık kütlenin ön cephesinde, kayalık alanın hemen tamamına yayılmış olan mağara ve odalardan meydana gelir. Bu mağara veya odaların insan eliyle yapılmış olduğu tahmin edilmektedir. İlginç bir şekilde bu mağaraların iç bölümleri birbirine kademeli geçişlerle bağlantılı ve çok katlıdır. M.S. 5. yüzyılda Hristiyanlığın ilk dönemlerinde yapıldığı tahmin edilmektedir. Korunaklı ve ulaşılması zor bir alanda yapılmış olması Roma İmparatorluğu’nun baskısı altında olan, Hristiyan inancına sahip toplulukların gizli yerleşim, yaşam ve ibadet alanı olarak kullanıldığı sonucunu doğurur.
Tabanda bulunan ilk mağaradan sonra kademeli geçiş ve merdivenler takip edilerek en üst kata geçiş yapılabilmektedir. Bu açıdan bakılırsa mağaraların zemin kat dahil beş katlı olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. O dönemlerin olanaklarına göre insanüstü bir gayretle yapıldığı açıkça görülmektedir. Tam bir yaşam alanı olduğu tahmin edilen mağaraların bazı odalarında bulunan anakaya tabanına oyulmuş ve içleri sıvalı küp biçimindeki çukurların, tahıl ve yağ, içki benzeri sıvı deposu olarak kullanıldığı tahmin edilmektedir. Bu bilgilerin ışığında mağara odalarının bir kısmının günlük yaşam alanı, bir kısmının mutfak ve depo, bir kısmının ibadet alanı olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır. Mağaranın bulunduğu bölgenin dışında doğa özellikle bahar ve yaz aylarında çok güzel görüntüler oluşturmaktadır. Manzarası Murat Nehri’ne bakan tarafı yerden yaklaşık 300 metre yüksekliktedir ve müthiş bir görünüme sahiptir. Fotoğraf meraklıları ve doğa yürüyüşü yapmak isteyenler için bu doğal güzellikler harika bir rota oluşturmaktadır.