Liman Tepe, İzmir’in Urla ilçesinde bulunan Klazomenai Örenyeri’nin sınırları içinde yer alan bir arkeolojik kazı alanı. İskele Mahallesi’nde konumlanıyor ve İzmir Körfezi’nin güney sahilinde kalıyor. Bu alan ilk olarak 1950’li yıllarda Prof. Dr. Ekrem Akurgal tarafından keşfedilmiş. Akurgal’ın Liman Tepe’nin Klasik Çağ öncesinden kültürlere dair izler taşıdığını tespit etmesi sonucunda, 1979 yılında bu alanda kurtarma kazıları başlatılmış. Söz konusu çalışmalarda Prof. Dr. Güven Bakır tarih öncesi kültürlerden kalan ilk mimari kalıntıları ortaya çıkarmayı başarmış. Böylelikle kazı çalışmalarını 1980-1981 yıllarında Ankara Üniversitesi Sualtı Arkeolojik Araştırma ve Uygulama Merkezi (ANKÜSAM) devralmış. Çalışmalara yaklaşık on yıl ara verilse de 1992 yılında ikinci dönem çalışmalar başlamış.
Liman Tepe’de yapılan kazı çalışmaları, bu alanın Urla’nın en eski yerleşim yerlerinden biri olduğunu gösteriyor. Söz konusu çalışmalar, tarih öncesi kültürler üzerine yapılan araştırmalarda Batı Anadolu sahil kesiminin ne kadar büyük bir önem taşıdığını da ortaya koymuş durumda. Anlaşılan o ki, Liman Tepe’deki kültür tarihi Kalkolitik Çağ’a kadar uzanıyor. Kalkolitik Çağ, maden endüstrisini hazırlaması açısından da ekonomik bakımdan da son derece önemli. Kazılardan elde edilen bulgular, Prehistorik Klazomenai olarak da tanımlanan Liman Tepe’nin geçmişte son derece güçlü bir savunma sistemine sahip olduğunu ve bu sistem sebebiyle birbirleriyle bağlantılı evlerden oluşan bir mimari yapının tercih edildiğini işaret ediyor.