Mevlana Müzesi ya da halk arasındaki adıyla Mevlana Türbesi, Konya’nın merkez ilçelerinden biri olan Karatay’ın sınırları içinde yer alır. Müzenin bahçesi dâhil toplam alanı 18.000 metrekaredir.
Mevlana’nın babası Sultanü'l-Ulemâ lakabıyla bilinen Muhammed Bahaeddin Veled doğup büyüdüğü Belh şehrini terk etmek zorunda bırakılınca Selçuklu Devleti sultanının ısrarı üzerine Konya’ya gelmiş. Muhammed Bahaeddin Veled, Sultan Alaaddin Keykubat’ın hürmet gösterdiği bir bilgin olduğundan, sultan sarayın bir parçası olan gül bahçesini Mevlana’nın babasına hediye etmiş. Bu gül bahçesi daha sonra Mevlana Dergâhı olarak kullanılmış.
Yüzlerce yıl Mevlevi dergâhı görevi gören mekân, tekke ve zaviyelerin kapatılmasını müteakip 1926 senesinde müzeye çevrilmiştir. Günümüzde müzede en çok ilgi çeken parçalar Mevlana’nın eşyaları, Mesnevi’nin hattat Mehmed bin Abdullah Konevî tarafından yazılmış 1278 tarihli en eski el yazması nüshası, Mevlana’nın türbesi (Kubbe-i Harda – Yeşil Kubbe), bugünkü kemanların atası olarak görülen sekiz telli keman, Galileo’nun idam edildiği dönemde astronomi derslerinde kullanılmış küre ve dervişlerin sabır taşlarıdır. Mevlana Müzesi’nde ayrıca 4000’den fazla el yazması eserin kayıtlı olduğu bir ihtisas kütüphanesi yer alır. Bir kompleks biçimini almış olan Mevlana Müzesi Şemsi Tebrizi Camii ve Türbesi’ne de ev sahipliği yapmaktadır.
Mevlana’nın 17 Aralık 1273 tarihli ölüm gecesi yani Allah’a kavuştuğu gün, şeb-i arûs (düğün gecesi) olarak her sene hafta boyu süren törenlerle kutlanır. Törenlerin yapıldığı hafta Mevlana’nın yerli ve yabancı sevenleri müzeye akın eder.
Yaz kış her gün açık olan müze, yazları 09.00 – 19.00, kışları ise 09.00 – 17.00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebiliyor. 17 Aralık haftasında müzeyi ziyaret edebilirseniz yapılan çeşitli etkinliklere katılabilirsiniz.
damladaki bir okyanussun..