Gedik Ahmet Paşa Camii ya da halk arasında bilinen adıyla İmaret Camii, Afyonkarahisar’ın en önemli tarihi ibadethanelerinden biri. Fatih Sultan Mehmet’in sadrazamlarından Gedik Ahmet Paşa tarafından 1472 yılında Mimar Ayaz Ağa’ya inşa ettirilmiş. Aslında bu yapı yalnızca bir camiden ibaret değil; içinde hamam, medrese ve imaret gibi sosyal yapılar da bulunan bir külliye şeklinde tasarlanmış. Döneminde halka birçok farklı hizmet sunan yapı, bu özelliği sebebiyle İmaret Camii ismiyle anılıyormuş. Caminin bakım ve giderleri vakıflar aracılığıyla karşılanmış. Bakım ihtiyacı duyulmadığı dönemlerde de gelirlerin yoksul kişilere dağıtılmasına karar verilmiş.
Ters T planlı şekilde inşa edilen Gedik Ahmet Paşa Camii, sıralı iki büyük kubbe ve yanlarındaki küçük kubbelerden oluşuyor. Bursa mimarisinin etkileyici bir örneğini oluşturan bu plan, caminin iç mekanında da ferah ve düzenli bir ortam olmasını sağlamış. Yapının kuzey, doğu ve batı cephelerinde 2 sıra, güney cephesinde de ise 3 sıra pencere mevcut. Bu sayede iç mekan doğal ışıkla bol bol aydınlanabiliyor. Caminin iç dekorasyonunda yer alan geometrik desenler, kalem işleri ve ahşap oymalar büyük bir zanaatkarlığın ve ustalığın örneği. Özellikle çift kanatlı ahşap oyma kapı, Selçuklu ahşap işçiliğinin en etkileyici örneklerinden biri olarak karşımıza çıkıyor.
Gedik Ahmet Paşa Camii’nin estetik açıdan ön plana çıkan bir diğer unsuru, lacivert çinilerle süslenmiş ve yivli burma şeklinde tasarlanmış tek şerefeli minaresi. Caminin girişindeki mukarnaslı taçkapı da hem mimari hem de sanatsal açıdan dikkat çekici. Sekizgen formundaki şadırvana da ayrı bir parantez açmak gerek. Bu özelliği sayesinde şadırvan, akustik açıdan oldukça güçlü. Burada karşılıklı oturan iki kişi, konuştuklarında aralarındaki mesafeye rağmen seslerini net bir şekilde duyabiliyor.
Milli Mücadele’de Yunan işgali sırasında hapishane olarak kullanılmış olan tarihi cami, bu süreçte ne yazık ki büyük bir tahribata uğramış. Ancak ilerleyen süreçte yapılan restorasyon çalışmaları sayesinde eski görkemine kavuşmuş. Bugün de ibadete ve ziyarete açık.
