Hem antik çağlar hem de Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinden günümüze ulaşan çok zengin bir tarihi mirasa ev sahipliği yapan Afyon, bizce tarih ve arkeoloji meraklılarının keşfetmeye doyamayacağı bir şehir. Afyonkarahisar Müzesi de kentin geçmişten günümüze uzanan köprüsü olarak bu mirası gelecek nesillere aktarmaya ve daha geniş kitlelere tanıtmaya devam ediyor. Afyonkarahisar’da müzecilik çalışmaları, ilk olarak Cumhuriyet’in ilk yıllarında ve Asar-ı Atika Muhipleri Cemiyeti’nin girişimleriyle başlamış. İlk müze müdürlüğü, 1933 yılında Taş Medrese’de kurulmuş. 1971 yılında Konya yolu üzerindeki modern binasına taşınan müze, 2023 yılında hizmete giren yeni binasıyla artık daha geniş sergi salonlarına sahip ve daha çağdaş bir yüzle ziyaretçilerini ağırlıyor.
Kent merkezinde bulunan Afyonkarahisar Müzesi, 5 katlı bir yapı. Sergileme alanlarında Kalkolitik Çağ’dan Osmanlı ve Erken Cumhuriyet Dönemi’ne kadar uzanan kronolojik bir teşhir tercih edilmiş. Pişmiş toprak kaplardan cam eşyalara, kemik aletlerden mermer heykellere kadar pek çok eseri burada görebiliyorsunuz. Müzenin bahçesini kaplayan açık sergi alanında ise Roma ve Bizans dönemine ait lahitler, mezar taşları ve steller sergileniyor. Özellikle mermer heykellerin ve lahitlerin zenginliği, Afyonkarahisar’ın tarih boyunca önemli bir üretim merkezi olduğunu gösteren temel ipuçlarından biri.
Afyonkarahisar Müzesi’nin en üst katı, Kurtuluş Savaşı temasına ayrılmış. Burada ülkemizin bağımsızlık mücadelesine dair daha detaylı bilgiler edinebiliyor ve çok etkileyici bir deneyim yaşayabiliyorsunuz. Realistik mankenler, canlandırmalar ve multimedya uygulamaları ile zenginleştirilen sergi alanı, herkesin tüylerini diken diken edebilecek nitelikte. Haftanın pazartesi hariç tüm günlerinde ziyaretçilerini ağırlayan Afyonkarahisar Müzesi’ni, 08:30 ile 17:30 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Müzeye girişler ücretli, ancak girişte MüzeKart geçiyor.
