İstanbul’un tarihi semtlerinden biri olan Balat’ta yer alan Tahta Minare Camii, kentin tarihi dokusunu yansıtan kıymetli bir ibadethane. Fatih Sultan Mehmet tarafından 1458 yılında inşa ettirilmiş. İsmini, geçmişte sahip olduğu ahşap minareden alıyor. Ancak yıllar içinde birçok kez onarım ve tadilat çalışmasından geçirilmiş. Bugün de kagir bir minaresi var. Yine de ismi hâlen “Tahta Minare Camii” olarak anılmaya devam ediyor.
Balat’ın huzur dolu ve buram buram tarih kokan sokaklarından birine gizlenmiş olan Tahta Minare Camii, fetih sonrası kente inşa edilen ilk ibadethanelerden biri olarak tarihe geçmiş. 1865 yılında Kantârizâde Sivaslı Halil Ağa tarafından kapsamlı bir tamirat çalışmasından geçirildiğini biliyoruz, ki minaresi de bu dönemde değiştirilmiş. Yine bu süreçte, caminin hemen yanındaki çeşme ve minber de onarılmış. Kare planlı yapı, klasik Osmanlı mimarisinin yalın ve zarif bir örneğini oluşturuyor. Tavanı hâlen ahşap ve iç mekandaki ayrıntılar, ustalıklı bir estetik anlayışını gözler önüne seriyor.
Tahta Minare Camii’nin önemi yalnızca mimarisiyle sınırlı değil. Aynı zamanda, caminin kıble duvarının önünde, İstanbul’un fethine katılan zatlardan biri olan Hüseyin Efendi’nin türbesi de var. Civarda başka hiçbir mezar bulunmadığını da eklemek gerek. Ancak caminin yakınlarında, Tahta Minare Camii ile aynı dönemde inşa edilen ve camiyle aynı ismi taşıyan bir de hamam var. Tarihi Tahta Minare Hamamı, bu bölgede Osmanlı döneminden kalan zengin mirasın önemli parçalarını oluşturuyor. Tahta Minare Camii, Balat’ın en işlek ve turistik caddelerinden biri olan Vodina Caddesi üzerinde. Eğer yolunuz Balat’a düşerse bu küçük ama sevimli camiyi ziyaret edebilirsiniz. Caminin 2024 yılında hâlen ibadete açık olduğunu da ekleyelim.