Çanakkale’nin Gelibolu ilçesinde yer alan Gelibolu Mevlevihanesi, içinde derviş yetiştirilen on beş Mevlevi Asitanesinden biri. 1621 yılından önce kurulduğu düşünülen Gelibolu Mevlevihanesi, sözünü ettiğimiz on beş Asitane içinde en geniş araziye sahip olanı. Ayrıca, en görkemli Semahane de bu Mevlevihaneye ait. Gelibolu Mevlevihanesi’nden günümüze yalnızca Hamza Koy askeri bölge sınırları içindeki taç kapı ve semahane kısımları ulaşabilmiş. Mevlevihane’nin banisinin Yeniçeri ağalarından biri olan Kara Hasan Ağa’nın oğlu Ağazade Mehmet Hakiki Dede olduğu biliniyor.
Gelibolu Mevlevihanesi’nin son şeyhi olan Burhaneddin Dede, I. Dünya Savaşı sürerken yedi dervişiyle birlikte Dördüncü Ordu’nun emrinde olan Mevlevi alayına katılmış. Bu sebeple üç yılını Şam’da geçirmiş. Gelibolu düşman askerleri tarafından işgal edilince, Mevlevihane de bir süre boyunca cephanelik olarak kullanılmış. 1994 yılında ise Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne satılmış ve büyük bir onarım çalışmasından geçirilmiş. Böylelikle 17 Eylül 2005 tarihinde halkın ziyaretine açılmış.
Günümüzde denetim ve kullanım hakları Gelibolu İlçe Kaymakalığı’na ait olan Gelibolu Mevlevihanesi, Çanakkale Valiliği’nin düzenlediği Şeb-i Aruz törenlerinin kapsamında Balkan Coğrafyası Çanakkale’de Buluşuyor etkinliğine de sahne oluyor. Ayrıca, Mevlevihane’de her ay Gelibolu Mevlevihanesi’ni Koruma ve Mevlevi Kültürünü Tanıtma Derneği’nin düzenlediği Sema törenleri de gerçekleştiriliyor. Yapının günümüzdeki görünümü, eklektik bir üsluba sahip. Zemin kata giriş, kuzey ve güney taraflarındaki kapılar aracılığıyla sağlanıyor. Batı cephede yer alan çift merdivenle ise mahfel katına çıkılıyor.