Şanlıurfa Müzesi olarak da anılan Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi, Eyyübiye ilçesinde yer alır.
Bugünkü binası 2015 yılında hizmete açılan Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi’nin hikâyesi, aslında 1948 yılında Atatürk İlkokulu’nda başlamış. O dönem bulunan eserler Atatürk İlkokulu’nun deposunda bir araya getirilmiş ve daha sonra da 1956 yılında müze için Şehit Nusret İlkokulu’nda ayrı bir yer tahsis edilmiş. Böyle kadim bir şehirde bulunan eserler için ayrılan yer, elbette daha sonra yetersiz gelmiş ve dolayısıyla yeni bir müze inşa edilmesine karar verilmiş. 1965 senesinde başlayan müzenin yapımı, 1969’da tamamlanmış. Peki burası yetmiş mi? Yetmemiiiiişşş… “Kadim” kelimesinin hakkını veren Şanlıurfa’da yapılan kazılarda rastlanan tarihi eserler gün geçtikçe artınca, bu müze de yetmemiş. İşte, günümüzde gördüğümüz Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi binası bu ihtiyaca binaen 2015 yılında ziyarete açılmış.
Üç katı bulunan müze binası tam 29 bin metrekare büyüklüğünde bir kapalı alana yayılıyor. 14 ana sergi salonu ve 33 canlandırma alanına sahip olan Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi, bölgede gün yüzüne çıkarılan dünyanın en eski tapınağı unvanını taşıyan Göbeklitepe’den elde edilen eserleri de ziyaretçilerle buluşturuyor. Alan içinde aynı zamanda arkeolojiye ilgili kişilerin (özellikle çocukların) kazı eğitimi alabileceği bir arkeopark olduğunu da belirtelim.
Tarihi eserlerin dönemlere ayrılarak sergilendiği Şanlıurfa Müzesi, neolitik dönem denildiğinde dünyadaki önemli müzeler arasında adı geçen bir müzedir. Burada görülebilecek önemli eserler arasında şunları sayabiliriz: Balıklıgöl Heykeli (Urfa Heykeli), Göbeklitepe Totem Dikmesi, Eros ve Psykhe Kabartması, Yılanlı Kafa, Zafer Tanrıçası Nike.
08.00 – 19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilen müzeye toplu taşıma ile gelmek isterseniz şehir merkezinden kalkan otobüsleri kullanabilirsiniz.
Şanlıurfa’ya gidemiyor musunuz? Hiç sorun değil, şuraya tıklayarak bu muazzam müzeyi sanal olarak gezebilirsiniz.