İstanbul’un Fatih ilçesine bağlı Ayvansaray Mahallesi’nde ve Balat semtinin yanı başında yer alan Atik Mustafa Paşa Camii, Bizans döneminde Kristos Pantepoptes Kilisesi olarak inşa edilmiş tarihi bir yapı. Orta Bizans döneminden günümüze ulaşan ibadethane, 1059 yılında İmparator II. İsaakios Komnenos tarafından yaptırılmış. Kare içinde haç planıyla inşa edilen kilisenin mimari üslubu Bizans döneminin karakteristik özelliklerini yansıtıyor. İstanbul’un fethinin ardından kentteki diğer birçok Bizans kilisesi gibi, bu yapı da camiye dönüştürülmüş. Böylelikle 15. yüzyıldan itibaren Atik Mustafa Paşa Camii olarak adlandırılmaya başlanmış.
Sadrazam Koca Mustafa Paşa tarafından camiye dönüştürüldüğü için bugünkü ismini alan yapı, Osmanlı dönemi boyunca ibadethane olarak hizmet vermeye devam etmiş. Caminin Hz. Cabir ismiyle de adlandırılmasının sebebi ise, Cabir bin Abdullah’ın, İstanbul’un fethi sırasında buraya gömüldüğüne inanılması. Tarihi ibadethanenin içindeki Bizans dönemine ait orijinal süslemeler günümüze dek korunamamış. Keza Osmanlı döneminde yapılan restorasyonlar esnasında freskler ve diğer bezemeler de gizlenmiş. Ancak, 1957 yılında yapılan bir restorasyon çalışmasında, binanın güney cephesinde freskler keşfedilmiş. Ayios Kosmas, Hagios Damianos ve baş melek Mikail’e ait sahneleri tasvir eden freskler, hâlen varlığını koruyor. Caminin zeminini kaplayan Bizans dönemi mozaik döşemeleri de zeminin altında sergilenmeye devam ediliyor.
1792 yılında meydana gelen Balat yangını sırasında ağır hasarlar alan Atik Mustafa Paşa Camii, tarih boyunca çok sayıda onarım çalışmasından geçirilmiş. Son restorasyon çalışması 2021 yılında tamamlanan yapı, günümüzde hem Bizans hem de Osmanlı dönemlerine ait izler taşıyor. Bu sayede hem yerel halkın hem de turistlerin ilgisini çekmeyi başarıyor. Siz de ibadethane ve tarihi miras olarak varlığını sürdüren bu kıymetli yapıyı yakından inceleyebilir, yolunuz Tarihi Yarımada'ya düştüğünde ziyaret edebilirsiniz.