Gaziantep binlerce yıllık tarihi geçmişi ardında bırakmış, gerek tarihi ve kültürel gerek sanatsal ve mimari açıdan birbirinden değerli miraslara ev sahipliği yapan bir kent. Tüm bunlarla olduğu kadar, köklü ve zengin mutfağıyla da dünya çapında ün salmayı başarıyor. 2023 yılında yaşadığımız büyük deprem felaketi, ne yazık ki birçok ilimiz gibi, Gaziantep’i de etkiledi. Bu sebeple de 2024 yılında kentteki tarihi yapıların birçoğu hâlen onarımdan geçiriliyor. Umuyoruz ki her biri en kısa sürede eski görkemine kavuşur ve yeniden ziyarete açılır.
Gaziantep’i hanlar şehri olarak tanımlamak yanlış olmaz. Kentin özellikle Şahinbey ilçesinde, müzeye dönüştürülmüş ve/veya ziyarete açık olan birçok tarihi han yer alıyor. Bunlardan biri de Bayazhan. Deprem felaketinden de sağlam çıkmayı başaran bu görkemli yapı, 1909 yılında Beyaz Ahmet Efendi tarafından inşa ettirilmiş. Klasik Osmanlı han mimarisine uygun şekilde, iki katlı ve tek avlulu plana sahip. Dikdörtgen formundaki hanın duvarları düzgün kesme taştan örülmüş. Üzeri ise kırma çatıyla örtülmüş. Hem zemin hem de üst katta dükkanlar sıralanıyor. Zemin kattakiler caddeye geniş kemerlerle bağlanırken, üst katta bulunan dükkanların da cephe boyunca sıralanan balkonları mevcut.
Bayazhan, kentin tarihinin ve kültürünün daha geniş kitlelere tanıtılabilmesi ve gelecek nesillere aktarılabilmesi amacıyla 2009 yılında kent müzesine dönüştürülmüş. Günümüzde de ziyarete açık olan Bayazhan Gaziantep Kent Müzesi’nde kenti tarihi ve turistik keşif duraklarına, ekonomisine, mutfak kültürüne ve doğal güzelliklerine ilişkin detaylı bilgiler öğrenebiliyorsunuz. Müzenin tematik alanlarında cansız mankenler aracılığıyla bakır ve sedef işlemeciliği gibi yöresel el sanatlarının icrası teşhir ediliyor. Müzenin içinde sergi ve teşhir salonları ile Gaziantep’in önemli mimari yapılarının maketleri de yer alıyor.