Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Behramkale Köyü sınırları içinde bulunan Assos Antik Kenti, tarihçesinin M.Ö. 6. yüzyıla dek uzanması nedeniyle dünya arkeoloji tarihi açısından büyük önem taşıyor. Sönmüş bir volkan konisi üstünde ve deniz seviyesinden yaklaşık 200 metre yükseğe kurulmuş olan bu kentte, kazı çalışmaları 1800’lü yıllardan beri sürüyor.
Alanda ilk kazılar 1881-1883 yılları arasında Amerikalı arkeologlar tarafından yapılmış, ancak çalışmalara neredeyse bir asır boyunca ara verilmiş. 1981 yılında ise Türk bilim insanları tarafından yeniden kazılara başlanmış ve mezarlıklar ortaya çıkarılmış. Kentin inşasında ağırlıklı olarak, işlenmesi zor olsa da son derece dayanıklı olan andezit taşının kullanılması sayesinde, Assos Antik Kenti’nin kalıntıları günümüze dek büyük ölçüde korunabilmiş. Kurulduğu dönemden beri yerleşim yeri statüsünü hiç kaybetmeyen Assos’ta bulunan kamusal yapılar, Helenistik dönemin en iyi korunmuş kalıntılarını oluşturuyor. Özellikle kentte bulunan lahitlerin, geçmişte Anadolu’ya ihraç edildiği de düşünülüyor.
Tarih boyunca Lidya, Pers, Pergamon ve Roma uygarlıklarına ev sahipliği yapan Assos Antik Kenti’nde, tarihin en ünlü filozoflarından olan Aristotales’in üç yıl boyunca ders verdiği bir felsefe okulu bulunuyor. Ayrıca, kentin en yüksek noktasında yer alan Athena Tapınağı da arkeolojik açıdan son derece değerli. Çünkü bu yapı, Arkaik Çağ’da Anadolu toprakları üzerine inşa edilmiş tek dor düzenli tapınak olma özelliğini taşıyor. Kentte; M.S. 9. yüzyılda mezarlık olarak kullanıldığı tespit edilen bir nekrapol, M.Ö. 4. yüzyılda inşa edilmiş surlar, kentin güney yamacında bulunan bir Roma antik tiyatrosu ve içinde hâlen Bizans döneminden kalıntıları barındıran bir agora da yer alıyor. İki farklı giriş kapısı bulunan Assos Ören Yeri, yılın her günü 08:00 - 19:00 saatleri arasında arkeoloji ve tarih meraklılarını ağırlıyor.