Kocaeli'nin Kartepe ilçesine bağlı Derbent Mahallesi'nde yer alan Hikmetiye Camii, tarihi ve kültürel açıdan büyük önem taşıyan bir ibadethane. Aynı zamanda, ilçenin tarihi mirasının da en önemli unsurlarından birini oluşturuyor. 1899 yılında Sultan II. Abdülhamid’in emriyle inşa edilen cami, etkileyici bir Osmanlı mimarisi örneği.
Aslında Hikmetiye Camii'nin inşa sürecinin ardında trajik bir hikaye var. Sultan II. Abdülhamid'in sarayda çalışan görevlilerinden biri olan Habibe Hanım, Japonya’da yaşanan Ertuğrul Firkateyni faciasında oğlunu kaybetmiş. Bugün caminin bulunduğu alan da aslında kendisine aitmiş ve oğlunu kaybettikten sonra yaklaşık 7 bin metrekarelik alanı cami yapılması amacıyla hibe etmiş. Habibe Hanım vefat ettikten sonra Sultan II. Abdülhamid, bu ricayı kırmamış ve caminin inşası için bizzat emir vermiş.
Saraydan gelen tam 22.564 kuruşluk nakit yardımıyla inşasına başlanan Hikmetiye Camii, ilerleyen süreçte köy halkından gelen maddi destekle tamamlanmış. İnşa süreci tamamlandıktan sonra ibadete açılmış ve o gün bugündür hiç kapanmamış. Üstelik, tarih boyunca birçok zorlukla da karşılaşmış. 1967 Adapazarı ve 1999 Gölcük depremleri, camiye en çok hasar veren faciaların başında geliyor. Her şeye rağmen ayakta kalmayı başaran yapı, 1982 yılında Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından tescillenerek koruma altına alınmış.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin Kocaeli Valiliği ve Kartepe Belediyesi’nin de destekleriyle 2014 yılında aslına uygun olarak restore ettiği Hikmetiye Camii, hâlen çok etkileyici bir görünüme sahip. Yalnızca bir ibadet yeri olmanın ötesinde, ilçede Osmanlı döneminin izlerini taşıyan, tarihi ve kültürel bir miras olarak varlığını koruyor. Siz de yolunuz Kartepe'ye düşerse bu etkileyici ve tarihi camiyi ziyaret edebilirsiniz. Caminin hemen karşısına da Derbent Etnografya Müzesi’nin kurulması planlanıyor, ancak 2024 yılı itibarıyla bu fikir henüz gerçeğe dönüştürülmüş değil.