1930 yılından beri ziyaretçilerini ağırlayan Ankara Etnografya Müzesi, Altındağ ilçesinde Namazgâh olarak adlandırılan semtin sınırları içinde yer alıyor. Müslüman mezarlığı bulunan bir tepeye kurulan bu tarihi yapı, aynı zamanda Türkiye’nin müze olarak kullanılmak üzere inşa edilmiş ilk binası. Cumhuriyet Dönemi’nin önemli mimarlarından biri olan Arif Hikmet Koyunoğlu tarafından tasarlanan yapının önünde bronzdan inşa edilmiş bir Atatürk heykeli bulunuyor. 1927 yılında yapılan bu heykel de İtalyan heykeltıraş Pietro Canonica’nın imzasını taşıyor.
Halktan toplanan eserlerle kurulan Ankara Etnografya Müzesi, 18 Temmuz 1930’da ziyaretçilerine kapılarını açmış. 1938 yılında Atatürk’ün vefat etmesinin ardından Anıtkabir’in inşasının bitmesine dek, yani yaklaşık on beş yıl boyunca; müzenin iç avlusu Atatürk’ün geçici istirahatgahı olma görevini üstlenmiş. Anadolu’nun Türk İslam Dönemi’ne ait olan eserlerinin sergilendiği Ankara Etnografya Müzesi, Selçuklu döneminden günümüze dek uzanan örnekleri incelemek isteyenler için harika bir keşif cenneti Müzenin koleksiyonunda Anadolu’nun farklı yörelerinden toplanmış süs eşyaları, kıyafetler, ayakkabılar, keseler, uçkurlar, peşkirler, nevresimler, gelin ve damat eşyaları, halı ve kilimler, silahlar, porselenler ve Türk yazı sanatının örnekleri yer alıyor. Ayrıca, Ankara Etnografya Müzesi; III. Keyhüsrev’in tahtına, Ahi Şerafettin Sandukası’na, Merzifon Çelebi Sultan Medresesi Kapısı’na ve Siirt Ulu Camii minberine de ev sahipliği yapıyor. Ankara Etnografya Müzesi, haftanın her günü 09:00-19:00 saatleri arasında gezilebiliyor.