Adatepe Köyü’nün girişindeki patika yolu takip ederek yaklaşık on ila on beş dakikalık bir yürüyüşün sonucunda ulaşabileceğiniz olan Zeus Altarı, Kaz Dağları’nın en tepe noktalarından birinde konumlanıyor. Adatepe Köyü’nün de sırtını yasladığı bu nokta, görkemli manzarasıyla nefes kesiyor. Zeus Altarı’na çıktığınızda, karşınızda tüm Edremit Körfezi’ni ve Midilli Adası’nı ayaklarınızın altına seren bir manzarayla karşılaşıyorsunuz. Burası, ismini de çok tanrılı dinlerde tanrılar tanrısı olarak kabul eden Zeus’tan alıyor. Oyuk basamakları çıkarak ulaşabileceğiniz altar, kayanın işlenmesi sonucunda inşa edilmiş. Sarnıç mekanında da yine içi oyularak oluşturulmuş oturma yerleri ve sunak nişleri yer alıyor. Sunağın hemen altında konumlanan bu sarnıç da Zeus Mağarası olarak adlandırılıyor.
Mitolojiye göre tanrılar tanrısı Zeus, Truva Savaşı’nı tam da bu noktadan izlemiş. Ayrıca, Troya Antik Kenti’ni ve bu altarı keşfeden kişi olan Heinrich Schliemann, buranın Homeros’un ünlü İlyada Destanı’nda Gargaros ismiyle geçen tepe olduğu iddiasını ortaya atmış. Elbette bu iddiayı kesin olarak doğrulamak ya da yalanlamak pek mümkün değil. Ancak Homeros’un eserinde Gargaros’a ilişkin tasvirlerinin Zeus Altarı’yla aynı özellikleri taşıması, bu iddianın doğruluk payını güçlendiriyor. Gargaros’ta da merdivenle çıkılan kayadan bir taht ve körfeze tümüyle hakim bir manzara tasvir ediliyor. Truva ve çevresinde bu özelliklere sahip başka bir nokta olmadığı için, Schliemann’ın iddiasının doğru olma olasılığı yüksek.